Meclis Çalışmaları

01/10/2019

 

BAYRAKLI BELEDİYE MECLİSİNİN 2019 YILI EKİM AYI TOPLANTISININ 01.10.2019 TARİHLİ I. BİRLEŞİMİNİNE AİT TUTANAK

 

HAZIR BULUNANLAR    :

Belediye  Başkanı                 : Serdar SANDAL

Üyeler                                    : İsmail SARI- Mehmet TOPTAŞ- İbrahim BALIKÇI- Hulisi BAŞARAN- Yeşim TEKOĞLU- İrfan ÖNAL- Cindi Can POLAT-Serap KESKİN- İpek KUL- Nilgün ALPASLAN- Osman AKSEKİ- Zehra ONGUN- Gönül GÜNGÖR- Ali UĞUREL- Emel ARSLAN HÜR- Ertuğrul CİVELEK- Hasan KARABAĞ- Alim ÇANKAYA- Metin UYMA- Mukaddes IŞIN- Şentürk APAYDIN- Kıyasettin AYDEMİR- Şeyhmus BIÇAKÇI- Özgür HIZAL- Dilek YILDIZ-  Osman SAĞLAM- Abdullah AKTAŞ- Mikail BİLİCİ- Hayrullah TELLİ- Seyfettin ATBAŞ- Murat PERVANE- Ahmet ÖZTEP- Emre DEMİR- Orhan TEMİZ- Muhammet ŞAHİN- Derviş KABACIK.

HAZIR BULUNMAYANLAR: Gamze Gül ÇAMUR.

Saygı duruşu ve İstiklal Marşı

I. BAŞKAN TARAFINDAN MECLİSİN AÇILMASI

BAŞKAN- Evet değerli meclis üyelerimiz, sevgili konuklar çoğunluğumuz vardır. Ekim ayı meclis oturumunun birinci birleşimini açıyorum. Belki de Türkiye genelinde ilk meclislerini Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile açan tek meclisiz, evet örnek meclisiz. Tüm arkadaşlarımı Sayı duruşu ve İstiklal Marşına davet ediyorum. İbrahim Bey o ses sizden mi geliyor? Kimden?

II. GEÇMİŞ TOPLANTI TUTANAĞININ OYLANMASI

05.09.2019 tarihli Meclis Tutanağı.

BAŞKAN- Evet arkadaşlar geçmiş toplantı tutanağını oylarınıza sunuyorum. Yeşim Hanım?

Yeşim TEKOĞLU- Başkanım oylanmasını talep ediyoruz.

BAŞKAN- Abdullah Bey?

Abdullah AKTAŞ- Oylanmasını talep ediyoruz.

BAŞKAN- Arkadaşlar, geçmiş meclis toplantı tutanağını oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir. Gündemin diğer maddesine geçiyoruz.

 

 

III. BELEDİYE BAŞKANI VE MECLİS ÜYELERİNCE GÜNDEME İLAVE EDİLMESİ İSTENEN ÖNERGELER

Abdullah AKTAŞ- Gündeme ilave etmek istediğimiz önergelerimiz var.

BAŞKAN- Yeşim Hanım?

Yeşim TEKOĞLU- Başkanım ben söz almak istiyorum gündeme geçmeden, müsaade ederseniz yerimden konuşayım.

BAŞKAN- Arkadaşlar mikrofonlarımızda sıkıntı var, meclis usul kanuna göre ayakta konuşmak ve başkana hitap etmek ama mikrofonlarla ilgili sıkıntı olduğu için arkadaşlar yerlerinden rahatlıkla konuşabilirler, sorun yok.

Abdullah AKTAŞ-  Başkanım şu koltuklara bir el atın, böyle iki büklüm oluyoruz konuşmak için. Ya mikrofonları uzatalım.

BAŞKAN- Ya zaten Abdullah bey sen hiç kalkmadın.

Abdullah AKTAŞ-  Hayır oturarak da konuşamıyoruz yani.

BAŞKAN-  Ben Yeşim hanım için söyledim. Buyurun.

Yeşim TEKOĞLU- Sayın başkanım değerli meclis üyeleri hepinize sevgi ve saygılar sunuyorum. Bizler bu meclis çatısı altında parti kimliklerimizin de üstünde Türkiye Cumhuriyeti Türk milleti ve İzmir halkı için sorumluluk almış, halkımızdan vekâlet alarak bu koltuklara oturmuş meclis üyeleriyiz. Kuruluş amacı Cumhuriyetimizi yıkmak devletimizin bekasına, askerimizin polisimizin ve halkımızın canına kast etmek olan toplumsal birliğimizi, kardeşliğimizi ve huzurumuzu hedef alan hangi terör örgütü varsa İzmir adına, halkımız adına kınamak ve lanetlemek bizlerin gurur duyacağı, onur duyacağı ilkeli bir harekettir. Bunun içindir ki, bu tür hain terör örgütlerinin her eyleminde mensubu olduğumuz Cumhuriyet Halk Partisinin kurumsal kimliğiyle partimiz ve Bayraklı Belediyesinin birer üyesi olan bizler bu alçak terör örgütlerini her dönem lanetlemiş ve kınamışızdır. Bu alçak terör örgütlerinden daha bir hafta önce iki Mehmetçiğimizi şehit eden PKK, ülkemizin bölünmez bütününe kast etmiş asker, polis, sivil, kadın, çocuk demeden on binlerce vatandaşımızı katletmiş alçak ve hain bir terör örgütüdür. Bizim Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu konuda hiçbir zaman kafa karışıklığımız ya da tereddüdümüz olmamıştır. İzmir’de ve Ege Bölgesinde çıkan orman yangınları inanıyoruz ki, bu çatı altında birlikte çalıştığımız her meclis üyemizin yüreğini yakmıştır. İzmir’in ormanları o bölgede yaşayan binlerce canlı yok olmuş, insanlarımızın malları zarar görmüş ve yerine belkide on yıllarca geri koyamayacağımız bir flora yok olup gitmiştir. Terör örgütünün sebep olduğu anlaşılan bu yangınlarda doğamızı, canlılarımızı, İzmir’imizin ve çocuklarımızın geleceğini kundaklayan terör örgütünü Cumhuriyet Halk Partisi grubu olarak bir kez daha lanetliyor bu tür alçak eylemlerle bizleri yıldıramayacaklarını ve korkutamayacaklarını meclisimizin ve kamuoyu ile bir kez daha paylaşıyoruz. Aslında bugünkü konuşmamızda kimlerin iktidarlarını korumak uğruna terör örgütleriyle pazarlıklar yaptığını, ortaklıklar kurduğunu gizli anlaşmalar yaptığını Valilere, teröristlere karışmayın talimatı verdiğini, seçimlerden önce terörist başının mektubunu devlet televizyonlarında okutturarak medet umduğunu uzun uzun anlatabiliriz.

Abdullah AKTAŞ-  Başkanım bu dilek ve temennilerde konuşması gereken bir şey, bu meclisin gündemiyle alakalı olan bir durum değil ki ya. Hayır, grup başkan vekilimiz konuşacaksa önerge versin, oylansın.

BAŞKAN- Abdullah Bey, hayır bir saniye, bir saniye!

Abdullah AKTAŞ-  Bir saniye başkanım.

BAŞKAN- Abdullah Bey Meclisi ben yönetiyorum lütfen.

Abdullah AKTAŞ-  Meclisin konusu değil.

BAŞKAN- Meclisi ben yönetiyorum. Lütfen meclisi ben yönetiyorum tamamlayın Yeşim Hanım evet, buyurun.

Yeşim TEKOĞLU- Ancak ne bu konular üzerinden ne de orman yangınları üzerinden meclisimizde gerginlik yaratmak kavga etmek meclisimizin yetkisinde ve gündeminde olmayan konular üzerinde siyasi bir rant sağlamaya çalışmak bizim işimiz değil. Eğer birbirimizi terör üzerinden suçlayarak birbirimizi yaralayarak ortak bir yol bulmak yerine siyasi tartışmalarda kaybolursak bu kentte ve halkımıza en büyük zararı bizler vermiş olur ve terör örgütlerinin yaratmak istediği ortamı da birbirimize yaşatmış oluruz. Terör siyasi malzeme yapılmayacak kadar hassas bir konudur. Siyasi rant sağlamak için bir dönem terör örgütleriyle pazarlık yapmak başka bir dönem tüm muhalefeti terör örgütleriyle yan yana göstermeye çalışmak bu ülkeye zarar verir, siyaset uğruna ülkede kavga ve çatışma ortamı yaratır. Biz Cumhuriyet Halk Partisi belediye meclis grubu olarak çağrıda bulunuyor ve son söz olarak diyoruz ki, belediye meclisimiz tüm üyeleriyle birlikte adı ister PKK, ister İŞİD ya da FETÖ veya her ne olursa olsun tüm terör örgütlerine amasız, fakatsız lanetleme konusunda aynı noktadadır. İzmir halkı bizlerden tartışma kavga ve suçlama değil hizmet beklemektedir. Bunun bilinciyle Cumhuriyet Halk Partisi Grubu olarak meclisimizde yer alan diğer siyasi parti gruplarıyla birlikte kentimize ve ilçemize hizmet etmek için özveri ile çalışmaya devam edeceğiz. Teşekkür ederim başkanım.

BAŞKAN- Yeşim hanımın dilek ve temennilerine bizler de katılıyoruz, çok teşekkür ederiz. Buyurun Abdullah Bey.

Abdullah AKTAŞ-  Yeşim Hanım’ın bahsettiği konular zaten önergemizde var biz de aynı noktadayız. Bu ülkenin topraklarına gasp etmeye çalışanlar vatan evlatlarına gasp etmeye çalışanlar ha PKK olmuş ha FETÖ olmuş bizim için fark etmiyor, bu vatana zarar veren herkes bizim için haindir herkes bizim için bir terör örgütüdür. Dolayısıyla Yeşim Hanım’ın bahsettiği bazı şeyleri destekler amaçlı bir önergemizi verdik.

BAŞKAN- Bizim için de farklı değil zaten arkadaşımız aynı noktaların altını çiziyor. Şimdi burada mesele şu, biz Bayraklı Belediyesi olarak bir kurumuz, burada herhalde bir şüphe yok. Yeşim Hanım’ı aslında uyarırken çok doğru bir şey söylediniz. Söylemeniz gereken şeyleri temennilerde söylemeniz gerekir. Aslında Yeşim Hanım’ın söylediği şeyler ve sizin buraya gönderdiğiniz bu önerge aslında bizim aynı şey değil. Biz bu konuda Bayraklı meclisi olarak kendi iştigal alanımız dışında meclisin yetki ve sınırları dışındaki herhangi bir kararı alma yetkisine sahip değiliz. Bu bizim belediye yasamızın 18. maddesinde neyin önerge olup olmayacağı çok açık, buradan yaratılan bu siyasi polemiği de bir yerde noktalamamız gerekiyor ama terör örgütünü kınayacaksak, Yeşim Hanımın da söylediği dilek ve temennilerde bütün gruplarımız içinde Milliyetçi Hareket Partisinin de olduğu, sizlerin de olduğu Cumhuriyet Halk Partisi grubunun da olduğu ortak bir deklarasyonu bütün meclis olarak dilek ve temennilerde söyleriz ve gereğini yaparız. Doğal olarak bu önergeyi gündeme almak gibi bir şeyimiz yok.

Abdullah AKTAŞ-   Onu da okutur musunuz? Size zahmet. 

BAŞKAN- Evet okutalım, buyurun.

                                  BAYRAKLI BELEDİYESİ MECLİS BAŞKANLIĞINA

18 Ağustos 2019 tarihinde Karabağlarda çıkan yangın, rüzgârın etkisi ile Menderes ilçemiz içerisinde ormanlara da sıçramış ve yüzlerce hektarlık orman içinde yaşayan canlılar ile beraber kül olmuştur. 40 yıldır 8500 ‘den fazla asker, polis, koruyucu, ve kamu görevlisi ile 7500 den fazla sivil vatandaşımızı şehit eden eli kanlı terör örgütü PKK şimdi de İZMİR’İN ORMANLARININ DA da dahil olduğu 27 orman yangınını kendisinin çıkardığını itiraf etmiştir.  Kurtuluş Savaşında Hasan TAHSİN’in düşmana ilk kurşunu atmasıyla İzmirlilerin gönlünde yanan bir meşale olan “Vatan Sevgisi’’ bu gün daha güçlü bir şekilde İzmirlilerin kalbinde yer almaktadır. İzmir’in önemli bir parçası olan Balçova ve Onun vatansever insanlarını temsilen Belediye Meclisimizin İzmir’in her karış toprağını, ormanlarını, maddi ve manevi tüm değerini korumaya hazır olduğunu belirtmek ve bu konudaki kararlılığımızı vurgulamak için PKK terör örgütünün aşağıda belirtilen metin ile “Karabağlar ve Menderes bölgesinde çıkardığı yangınlarla, ormanlarımızı içindeki yüzlerce canlı türü ile birlikte yakan eli kanlı PKK terör örgütünü ve bu örgütü destekleyen tüm siyasal parti, kurum –kuruluş, STK ve basın organları ile bu örgütü kullanan uluslararası güçler ile yabancı devletleri Bayraklı Belediye Meclisi olarak lanetliyoruz.’’ kınanmasını öneriyoruz.

Meclis üyeleri; Abdullah AKTAŞ , Özgür HIZAL, Osman SAĞLAM, Derviş KABACIK, Muhammet ŞAHİN, Dilek YILDIZ, Emre DEMİR , Murat PERVANE,  Orhan TEMİZ, Hayrullah TELLİ,  Seyfettin ATBAŞ , Mikail BİLİCİ, Ahmet ÖZTEP imzalı önerge.                                   

Abdullah AKTAŞ-  Burada herhalde meclis üyesi arkadaşlarımız siz de farkına varmışsınızdır. Yeşim Hanımın okudukları ile bu bahsi geçen yasa ile arasında fark var biz siyasi polemik için bunu vermedik ama Yeşim Hanımın bahsettiği şeyler tamamen siyasi polemik amaçlı ne bileyim farklı yerlere giden bir konu haline geldi. Başkanım benim biraz önceki tavrım şuydu…

BAŞKAN- Bu Meclisi açtığımızda şunu söyledik, Bayraklının meselelerini ve sorunlarını tartışacağız. Burası Bayraklı meclisi, burası Türkiye Büyük Millet Meclisi değil.

Abdullah AKTAŞ-  Bizim verdiğimiz önerge İzmir’in meselesi İzmirlinin meselesi.

BAŞKAN- Eğer bakın bizim iştigal alanımız dışında bizim yetki ve sorumluluk alanımız dışında, ben size ilgili kanun maddelerini söyleyeyim, 5393 sayılı yasaya göre 18. maddesine göre hangi konuda önerge vereceğimiz açık. Bunların dışında yapacağımız herhangi bir işlemle ilgili yine aynı yasanın 30. maddesi bizi bağlıyor. İçişleri Bakanlığının talimatı ve Danıştay ile birlikte meclisin feshine kadar bile gidiyor. Meclis kendisini ilgilendirmeyen konularda herhangi bir karar alamaz.

Abdullah AKTAŞ-  Peki ben müdürümüze bir şey sormak istiyorum, Yazı İşleri Müdürümüze, sayın müdürüm.

BAŞKAN- Hayır böyle bir şey yok başkanla konuşacaksın, böyle bir şey yok.

Abdullah AKTAŞ-   Hayır mevzuatı bildiği için söylüyorum. Şimdi böyle bir konuşma meclis öncesi açılışta böyle bir şey olması normal mi? Var mı mevzuatta göstersin bir tane müdürümüz bize. Şuan yapılması gereken konuşma meclisin konuşması değil, dilek ve temennilerde konuşmasıdır ama bizim verdiğimiz önerge meclis önergesidir ve tüm İzmir’i bağlayan bir önergedir. Hayır, bir buradaki ormanlar Bayraklının, Bornova’nın diye hiçbir zaman ayırt etmedik bu ormanlar tüm İzmir’indir herkesin canı yanmıştır ve yapan da terör örgütü PKK’dır kendisi de bunu itiraf etmiştir.

BAŞKAN-  Burada çok enteresan bir durum var bu mecliste PKK yı savunan bir arkadaşımız mı var?

Abdullah AKTAŞ-  Hayır öyle bir şey yazmıyor orada PKK bizim önergemizde…

BAŞKAN- Biz bunu dilek ve temennilerde gelin hep birlikte sizin önergeniz dahil bütün arkadaşlar birleşelim hep birlikte kınayalım burada bir sorun yok. Kınamak buysa ayrı bir şey meclisi iştigal dışında herhangi bir alana sürüklemek doğru bir işlem değil.

Abdullah AKTAŞ-   Yeşim Hanımın okuduğu tamamen siyasi bir yazı ama bizim verdiğimiz önerge tamamen İzmirliyi ilgilendiren bir önergedir.

BAŞKAN- Ne yapalım yani biz bir dahaki hafta şunu mu söyleyelim, devlet kurumlarından TC’yi kaldıranları, andı yasaklayanları vs leri kınayalım mı diyelim yani.

Abdullah AKTAŞ-   Aynı şey değil mi?

BAŞKAN- Yani onu mu kınayalım. Yani bu bizim meclisimizin mi konusu bu da bizim vicdanımızı yaralıyor.

Abdullah AKTAŞ-  Başkanım meclisin konusu demiyoruz bu İzmir’in konusu.

BAŞKAN- Bakın bu da bizi…

Abdullah AKTAŞ-   Yani o genel bir şey değil o yani o İzmir’ i ilgilendiren bir konu.

BAŞKAN-  Şimdi arkadaşlar dilek ve temennilerde vereceğim Abdullah Bey,  Özgür Bey.

Abdullah AKTAŞ-  Hayır bir dakika başkanım Yeşim Hanıma verdiniz şimdi bize niye vermiyorsunuz?

Yeşim TEKOĞLU-  Ya önergeleri…

BAŞKAN- Ben başkan vekili olarak size söz verdim.

Yeşim TEKOĞLU-  Ben her mecliste böyle konuşma yapıyorum…

Abdullah AKTAŞ- Meclis açılmadan böyle bir konuşma olması uygun değil. Böyle bir şey yok belediye yasasında. Konuşmak isteyen çıkar önergelerde konuşur. Meclis açılmadan böyle konuşma yapıldığı daha ilk defa burada görülüyor ya 5 yıl 6 yıldır görmedik yani bunu.

BAŞKAN- Sevgili Abdullah Bey.

Abdullah AKTAŞ- Başkanım şuan eşitsizlik yapıyorsunuz,  eşit davranmıyorsunuz. Şuan kendi grubunuza gerekeni okutturdunuz bizimle ilgili önergeyi de bu bir önerge değildir diyorsunuz.

Yeşim TEKOĞLU-  Ben grup adına meclis öncesi konuştum. Abdullah Bey önerge vermedim.

BAŞKAN- Yeşim Hanım bir önerge vermiyor, siz önerge veriyorsunuz. Ben de diyorum ki…

Abdullah AKTAŞ- -   Dilek ve temellerde konuşursunuz bu konuyu meclisten açılmadan konuşamazsınız siz.

Yeşim TEKOĞLU-  Konuşurum siz karar veremezsiniz, başkanın insiyatifinde meclisi yönetmek.

BAŞKAN- Evet Özgür Bey, buyurun.

Özgür HIZAL- Sayın başkan çok kıymetli meclis üyeleri şimdi zannedersem Yeşim Hanım Sayın TEKOĞLU geliyor mu ses? Evet. Sayın TEKOĞLU gündem dışı bir söz aldı bu konuda Sayın TEKOĞLU’nun ifadelerinin bir kısmına katılmakla birlikte birçoğuna katılmıyoruz. Şimdi bu önergenin verilmesi konusunda ya da bu önergenin gündeme alınıp oylanması konusunda meseleyi siyasallaştırmak üzerinden değerlendirirseniz hata yaparsınız. Terörün ve terörle mücadelenin esasında bir siyasal yönünün olmadığını hepimiz çok iyi biliyoruz.

BAŞKAN- Devletimizin kurumları var.

Özgür HIZAL-  Sayın başkan ben sizi dinledim herhalde sizin de beni dinleyeceğinizi düşünüyorum.

BAŞKAN- Hiç şüpheniz olmasın.

Özgür HIZAL- Şimdi bu önergeyi bizim vermiş olduğumuz önergeyi Adalet ve Kalkınma Partisi ve aynı zamanda Milliyetçi Hareket Partisi grubu ile birlikte vermiş olduğumuz PKK terör örgütünü ve PKK terör örgütüne destek veren tüm kurum ve kuruluşların lanetlenmesi ve kınanmasına yönelik olan önergenin gündeme alınmamasını sadece belediye kanununun ilgili maddesi uyarınca siyasal bir kararmış gibi değerlendirme kabul edilebilir bir durum değil. Bu gerek Büyükşehir Belediyesinde gerek daha önceki İlçe belediye meclislerinde bu tarz kararların alındığını sizler de biliyorsunuz, bizler de biliyoruz. Hiçbir meclis yoktur ki, bir terör örgütünü kınaması nedeniyle fesh edildiğini bizler görmedik şahit olmadık, bundan sonra da olacağını düşünmüyoruz. Çok basit bir soru soruyorum, burada çok basit bir soru soruyorum bütün meclis üyesi arkadaşlarımıza. PKK terör örgütünü ya da şuanda ülkemizin için sorun teşekkül eden herhangi bir terör örgütünü ve bu terör örgütlerine destek verdiğini bildiğimiz kurum ve kuruluşları lanetlemeyecek hiçbir arkadaşımız var mı? Yok, dediniz sizler! Grup başkan vekilimiz de ifade etti biz de diyoruz ki, bunu Bayraklı meclisi olarak bir karar altına alalım ve bu önergeyi gündeme alalım ve bu önergenin gündemi ile birlikte Bayraklı meclisi az önce meclisin başlangıcında ifade ettiğiniz gibi herhalde tek diye düşündüğünüz tek diye söylediğiniz İstiklal Marşı ve Saygı Duruşu noktasında biz tüm Türkiye’ye örnek olalım bu birinci konumuz sayın başkan. Burada siyasal ya da siyasallaştırma gibi hiçbir niyetimiz yok  siyasal ya da siyasallaştırma gibi bir niyetimiz olsaydı ki, bunu Sayın TEKOĞLU yapmaya çalışıyor kısmen siz yapmaya çalışıyorsunuz sözcüklerinizin arasına bunu gizleyerek bu ifadeleri kullanıyorsunuz, biz o zaman şöyle bir ifade kullanabilir miydik, kullanalım mı? Doğru mu olur sizce? Şuanda ülkemiz için en büyük tehlikelerden biri olan FETÖ terör örgütünün tüm söylemlerini meclis çatısı altında çıkıp bangır bangır bütün Türkiye’ye yayın yapan bir partinin temsilcisi olarak FETÖ yü de lanetleyecek misiniz? Ya da FETÖ yü lanetleme noktasında bir irade ortaya koyacak mısınız? Biz koyuyoruz. Siz de koyun biz burada siyasallaştırma gibi bir amacımız hiçbir zaman olmadı biz burada özellikle orman yangınları üzerinden 27 orman yangınını üstlenmiş bir terör örgütünü ve ülkemizde yaklaşık 30 yıldan fazladır devam eden bir mücadelenin destekçileri olarak meclis çatısı altında meclis olarak bir karar almanın çabası altındayız. Bu kararın alınması noktasında bu karar alınmasa terör ile mücadele yapılmayacak mı? Terör ile mücadele sonuna kadar yapılacak şuanda nasıl yapılıyorsa bundan sonra da yapılacak. Devletimiz elbette ki çok güçlüdür, devletimiz elbette ki terörle mücadeleyi en iyi şekilde yapacaktır ama bizim burada alacağımız karar terörle mücadele noktasında bu mücadeleyi veren kurum ve kuruluşlara sembolik bir desteğimizdir esasında manevi bir desteğimizdir. Bu desteği bu desteği sadece ve sadece dilek ve temenniler bölümünde bir takım bir kısım meclis üyelerinin dilek ve temenniler kısmında bölümünde söyleyeceği ifadelerle geçiştirmemek gerektiğini düşünüyorum, hepinize saygılar sunuyorum.

BAŞKAN- Bir saniye bir cevap vereyim. Değerli arkadaşlar Cumhuriyet Halk Partisi olarak biz bütün terör örgütlerine eşit mesafedeyiz. Fethullahçı terör örgütüne en fazla karşı çıkan, siyasi ayağın ortaya çıkması ile ilgili çaba sarf eden yine Cumhuriyetçi Halk Partisidir. Fethullahçı terör örgütünün hangi kucaklarda kimin talepleri ile ama siz soruyorsunuz.  Siz Cumhuriyet Halk Partisi ile ilgili…

Özgür HIZAL- Sayın başkan hala siyaset yapıyorsunuz, eğer bu siyaseti yapmaya başlarsak biz burada siyasetin emin olun çok daha iyisini yaparız. Bakın hala siyaset yapıyorsunuz.

Yeşim TEKOĞLU- Özgür Bey başkan konuşurken sözünü kesmeseniz.

Özgür HIZAL- Hala siyaset yapıyorsunuz. Bakın ben siyaset yapmadım ama siz siyaset yapmanın çabası içerisindesiniz. Sayın TEKOĞLU’da burada siyaset yapmak…

BAŞKAN- Bakın ben sizi dinledim…

Özgür HIZAL-  Biz de suçlayalım o zaman sizi…

BAŞKAN- Ben sizi dinledim. Arkadaşlar, lütfen arkadaşlar, Abdullah Bey lütfen arkadaşlar.

Özgür HIZAL- Biz burada çok iyi niyetle verilmiş bir önergenin gündeme alınmasını…

BAŞKAN-  Bizim terör örgütleriyle herhangi bir bağımız yok bizim genel başkanımıza ateş edildi.

Özgür HIZAL- Var olduğunu iddia etmedik. Önergemizde böyle bir iddia var mı Sayın başkan?

BAŞKAN- Terör örgütleriyle Fethullah dâhil, terör örgütleriyle ilgili biz hiç hasretliğimizi dile getirmedik.

Yeşim TEKOĞLU- Başkanın sözünü kesmeseniz diyorum sayın meclis üyeleri.

BAŞKAN- Abdullah Bey lütfen sözümü kesmeyin.

Abdullah AKTAŞ- Bizim önergemizin sizinkiyle alakası yok.

BAŞKAN- Arkadaşlar bir saniye kanunlar belli arkadaşlar, biz bir kurumuz kanunlar ölçeğinde kararımızı alacağız. Böyle bir önergenin verilebilme koşulu yok, yasalara uygun değil. Doğal olarak bu mesele kapanmıştır diğer önergeleri okutuyorum. Bu konuda söz vermeyeceğim. Buyurun.

BAYRAKLI BELEDİYESİ BAŞKANLIĞINA

Kadına şiddet ve kadın cinayetleri karşısında ilgili her kurum ve kuruluşun şiddetle mücadele konusunda önleyici ve koruyucu tedbirleri alması gerekmektedir.

Evliliklerde yaşanan şiddet vakalarına baktığımızda, öfke kontrol bozukluğu olan ve şiddete eğilimli bireyler etkili olmaktadır.Bunun yanında çoğu zaman evlenecek çiftlerin evlilik yolunda adım atarken medeni haklarını, velayet haklarını, şiddet yaptırımları ve buna karşın nelere başvuracaklarını bilmediklerini görüyoruz.

Tüm bu nedenlerden dolayı, daha sağlıklı bir toplum yapısını tesis etmek amacıyla evlilik için belediyemize başvuran çiftlerin evlilik akdi gerçekleşmeden önce bu konularda kendilerine eğitim verilmesine 5393 sayılı belediye yasasının 14.maddesine istinaden meclisimizde karar alınmasını arz ve talep ederim.

Meclis üyesi Dilek YILDIZ imzalı önerge

BAŞKAN- Önergenin gündeme alınmasını oylarınıza sunuyorum arkadaşlar. Evet, bir saniye arkadaşlar.

Yeşim TEKOĞLU-  İşleyişle alakalı bir şey sizin söylemenizle zaten o kişiler eğitime tabi tutulabilir.

Abdullah AKTAŞ- Hayır şuanda orada bahsedilen tabi tutulması değil. Bir komisyonun kurulması, bir kurumun kurulması, ya da bir müdürlük kurulması o tarzda…

Yeşim TEKOĞLU-  Bizim zaten böyle bir birimimiz var, Sosyologumuz da var.

BAŞKAN- Abdullah Bey bizim bir müdürlüğümüz var, asıl işimize geri dönelim, Kadın ve Aile müdürlüğümüz. Şuan tek personel ile duruyor bu müdürlüğümüzü aktifleştireceğiz. Yani Kız misafirhanemiz, sığınma evimiz ve kadın kooperatifimizi de bunun bünyesinde değerlendireceğiz. Onun içerisinde bir içsellik olur mu? Olursa önergeyi…

Abdullah AKTAŞ-  Olabilir o varsa bir kurum, onun içinde olabilir.

BAŞKAN- Evet yani isterseniz bekletelim, daha sonraki işleyiş içerisinde… Buyurun.

Dilek YILDIZ- Başkanım öncelikle bütün meclisi saygıyla sevgiyle selamlıyorum.

BAŞKAN- Teşekkür ediyoruz.

Dilek YILDIZ- Bu önergeyi biz aslında İzmir Büyükşehir Belediyesi Toplumsal Cinsiyet Eşitliği komisyon üyeleri olarak belkide ilk defa bir kadın meselesinde Ak Parti ve Cumhuriyet Halk Partili kadınlar olarak ortak bir önerge verecektik. Ancak bu önerge Cumhuriyet Halk Partili bazı belediye başkanları tarafından gündeme dahi alınmadı, meclise getirilmedi. Bu işin ilçe belediyelerinin işi olduğu söylenerek Büyükşehirde gündeme alınmadı, biz de bu nedenle burada gündeme getirmek istiyoruz. Sizinde eğitimci bir başkan olduğunuzu düşünerek en azından bu önergenin gündeme alınmasını ve aile birimimizin evlenecek çiftleri evlenmeden önce bu eğitimi vermesini meclisimize sunuyoruz.

BAŞKAN-  Mantığına itirazım yok, yani işleyişle ilgili ise zaten bu benzer noktalarda bu Kadın ve Aile Müdürlüğümüzü aktifleştirmek istiyoruz.

Dilek YILDIZ- Benzer noktada eğitimler var ama şöyle bir uygulamamız yok.  Evlenmek için başvuran çiftler evlilik öncesi hiçbir yönlendirme ve hiçbir eğitim yok, biz bunu önemsiyoruz yani şiddet olaylarının çoğu maalesef davranış bozukluklarından kaynaklanıyor. Biz de bunu rehabilite etmek amacıyla böyle bir hizmet verilmesinin zor olacağını düşünüyoruz bu konuda Şahin Bey Belediyesi, Gaziantep Şahin Bey belediyesinin çok güzel örnekleri var hatta gidip görülebilir. Teşvik edici uygulamaları da var, meclisimize sunuyorum.

BAŞKAN-  Ben aslında yani dediğiniz şeylere mantıken itiraz edebileceğimiz bir şey yok Abdullah Bey ne diyorsunuz?

Abdullah AKTAŞ-  Başkanım o mevcut birimimiz varsa o birimin içerisinde böyle bir birim kurulması diye önergeyi değiştirebiliriz.

BAŞKAN- Tamam onu değiştirelim, içerisine bir birim yapalım. Olur mu?

Abdullah AKTAŞ-  Aynı şeyin içerisinde.

BAŞKAN- Tamam.

Abdullah AKTAŞ-  İlave bir birim daha olsun yani.

BAŞKAN- Tamam o önergeyi o zaman o hali ile halledelim.

Abdullah AKTAŞ-  Biz tekrar verelim önergeyi size öyle gündeme alalım.

 BAŞKAN- Tamam diğer önergeyi okuyalım.

                           BAYRAKLI BELEDİYESİ MECLİS BAŞKANLIĞINA

 Daha önce İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından Kentsel Dönüşüm planına alınan 62 hektarlık alan içerisinde kalan, Fuat Edip Baksı, Cengizhan ve Alparslan Mahalleleri yaklaşık 10 yıl önce kentsel dönüşüm kapsamına alınmış, fakat başarısızlıkla sonuçlanmıştır. Hala daha çözüm beklemektedir.

Geçtiğimiz 5 yıl içerisinde de Çay Mahalle, Tepekule ve Adalet Mahallelerinde imar planlarının revizyonları yapıldı. Yamanlar, Postacılar, Onur, Gümüşpala ve Emek mahallelerinin imar planları revizyonu planlamaya alındı. Çay Mahallenin imar revizyonunun üzerinden 3 yıl geçmesine rağmen o bölgeden bir tane dahi inşaat ruhsatı başvurusu yapılmadığını bir önceki mecliste ilgili müdürümüzden bilgisini almıştık. Bu günkü gelinen noktada ise Bayraklının 24 mahallesinin 7 sinde kentsel dönüşüm imar planının revizyonlarıyla vatandaşımız kendi yerinde inşaat yapamaz, tadilat yapamaz ve malını satamaz hale getirilerek vatandaşımız mağdur edilmiştir. Planlar 40-50 yıl için planlanmış olabilir fakat Bayraklının ve Bayraklı halkının 40-50 yıl kaybedecek zamanı yoktur. Hızlı çözüm ve dönüşüme ihtiyaç vardır. 80 hektarlık alan içerisinde kalan meskun ve konut dokusundan oluşan Adalet Mahallesinde de 10 kata göre imar planı revizyonu yapılmıştır. Belki kâğıt üzerinde son limitlerde hazırlanmış güzel planlar olabilir. Fakat gerçekte ve sahada uygulanması mümkün olmayan 200-300 parselin bir araya getirilmesiyle oluşturulan uygulama imar adalarında uzlaşının çok zor olacağı ya da hiç olmayacağı, imar planları ile karşı karşıyayız. 5-10 kişinin bir araya gelerek uzlaşamadığı gerçeğinden yola çıkarak 200-300 kişinin uzlaşmasını beklemek hayal kurmaktan başka bir şey değildir. Oldu bittiye getirilen ve vatandaşın rızası alınmadan vatandaşa dikte edilerek yapılan belediyemizin alacağı 100 TL’lik emlak vergisi için SMS atarken insanların hayatlarını değiştirecek bu denli önemli bir konuda Manavkuyu ve Adalet Mahallesi halkına genel bir bilgilendirmenin dahi yapılmadığı bu halde imar planlarının iptali için 1000’in üzerinde itiraz yapılmış,  açılan davalar da hala devam etmektedir. Bazı davaları Bayraklı Belediyesinin kaybettiği yönünde bilgiler alıyoruz.

Plan tadilatı yapılan 1593/1 sokak, 2131/18 sokak Haydar Aliev Caddesi, Sakarya Caddesi 278/5 sokak Şehit Pilot Üsteğmen Türker Aydın Sokağı, 271/11 Sokak Yüzbaşı İbrahim Hakkı Caddesi ve Manas Bulvarı ile çevrili 80 hektarlık alan içerisinde kalan İzmir’in en merkezi yerleşim alanı olan Adalet Mahallesinin son revizyon imar planının iptal edilerek, gerçekte ve sahada uygulanabilir olacak şekilde revizyon yapılması uygulama imar adalarının daha az parselden oluşacak şekilde tekrar revizyon yapılması, bu 80 hektarlık alan içerisinde yer alan ve aslında Osmangazi Mahallesinde mevcutta yeri var olan 5000 m2 itfaiye alanı da imar planından çıkarılarak arsa hak sahiplerine geri verilmesi hususunda, konunun Bayraklı Belediye meclis gündemine alınmasını arz ederim.

Meclis Üyesi sn Abdullah AKTAŞ imzalı önerge

 

BAŞKAN- Şimdi burada da Abdullah Bey bu dediğiniz sıkıntıları hep beraber zaten burada gündeme getirdik yani burada herhangi bir sorun yok. Biz de kendi birimlerimiz de hatta sorduğunuz sorularla da ilgili cevap hazırladık burada. Gerek Adalet ve Çay Mahallesi gerek Kentsel Dönüşüm ile ilgili 5 temel sorunun ne olduğu ve bunların çözümü ile ne yapacağımız ile ilgili arkadaşlarımız çalıştılar bu çalışmaları bize getirdiler. Bizim de bunu öncelikle Büyükşehir Belediye başkanımızla geldiğimiz tıkandığımız şeyleri bir istişare edip aslında Büyükşehir Belediye başkanımıza gitmeden önce gruplarımız da uygun görürse İmar komisyonumuz ve partilerimizin grup başkan vekillerinin de olduğu yani o bize verilen raporu bir daha bir değerlendirelim, bir daha bir gözden geçirelim uygun hale gelir haliyle Büyükşehir Belediye Başkanımızla da görüşelim her iki grubun da hem Büyükşehir’imizin hem Bayraklı Belediyemizden oluşacak bir komisyonla bu talepler doğrultusunda yeniden çalışıp vatandaşa gidelim. Yani ben burada vatandaşı ikna etmeden vatandaşın olurunu almadan aynı şekilde iş adamlarının olurunu almadan, çünkü vatandaş memnun, iş adamı memnun değil yaptıracak kimsemiz yok. Bir diğer nokta da belediyemizin memnun olacağı yani 3 tane önemli noktada o memnuniyeti oluşturduktan sonra harekete geçmek ile ilgili bir çalışmamız var, bunu hep beraber yapabiliriz. Çünkü bu ne Cumhuriyet Halk Partisi grubunun ne Milliyetçi Hareket Partisinin ne de Ak Parti grubunun meselesi bu kentin temel meselesi hepimizi ilgilendiren bir mesele bununla ilgili bu çalışmayı ve bütün görüşmeleri hep birlikte yapabiliriz, ne kadar şeffaf ne kadar açık yaparsak o kadar da sağlıklı olur. Ben de itfaiyenin orada olmasından rahatsızım çünkü Osmangazi de ayrılmış bir yerimiz var bizim. Yani Büyükşehir Belediyesi bizden bu alanı isterse çok rahatlıkla götürüp verebiliriz hiçbir sorun yok. Çünkü ilçe belediyesinin itfaiyeyle ilgili yapabilecek bir işlem yok mevzuat gereği diğer yerlerde de bunların tamamını isterseniz bu komisyonları da konuşalım tartışalım bir şey oluşuyorsa da yapalım diyorum.  

 Abdullah AKTAŞ- Toplantı yerlerini ayarlayalım, gerekiyorsa halkı buraya çağıralım. Şimdi bakın ben de o bölgeye hakim olan bir insanım, yaklaşık 42-43 yıldır da orda oturuyorum. Şu an ilk başta biz bu plan tadilatlarına biz de tamam dedik. Onay verdik Ak Parti Grubu olarak, fakat daha sonra yapılan planlara baktık ki, uygulanma şansı yok. Yani dolayısıyla şimdi oradaki halk Cengizhan’ın paylaştığı kaderi paylaşıyor. Yani şuan ne yerini satabiliyor, ne alabiliyor, ne tadilat yapabiliyor tamamen kitlenmiş vaziyette. Emlak İstimlak Müdürümüze bir konuyla ilgili söylemiştim, kendisi buradalar mı bilmiyorum. Atıl bir bina var, şimdi bu bina geçmişini anlatayım, şuan esrar eroin içenlerin ya da ne biliyim her türlü pisliğin döndüğü bir yer haline geldi. 2-3 defa ben belediyemiz kanalıyla buraları komple kapattırdım. Hatta yeniden kapattırdık. Bunla ilgili de ben kendim dilekçe verdim şeye, yani şikayette bulundum. Buna yıkım kararı çıkartıldı 5 ay 6 aydır da bu yeri yıkamıyoruz. Bizim belediyemizin gücü yetmediği için Büyükşehirden onay bekliyoruz. Şimdi buranın mal sahibi bu imar planları yapılmadan önce yani anlatmak istediğim şeyin geçmişini anlatayım. Buranın mal sahibi bu imar planı yapılmadan önce burayı satışa çıkarmıştı. Fakat tam o dönemde bu imar planları çıktı. Dolayısıyla satışlar matışlar durdu. Şuan o vatandaşlar esas mal sahipleri öldü karı koca karı koca öldü, damatlarına ve kızına kaldı. Bu vatandaşlar İstanbul’da oturuyor. Ama buradaki yerlerini ne satabiliyorlar, ne yapabiliyorlar örnek veriyorum. Şuan biz de orayı maalesef 6 aydır da yıktıramıyoruz böyle metruk binayı da yıktıramıyoruz bir de o tarafı var. Yani buranın neden önce Adalet Mahallesinde gündeme getirdik? Şimdi Adalet Mahallesi şu an sürüncemede yani devam eden bir konu, hatta bilmiyorum biz bilgi alamıyoruz ama benim aldığım bilgilere göre de zaten Büyükşehir de 5000’likleri ve 1000’likleri iptal olmuş diye duydum. Doğrumudur acaba?

BAŞKAN- Arkadaşlar bilgi versinler.

Abdullah AKTAŞ- Dolayısıyla bu sıcağı sıcağınayken bu planları tekrar revize edelim. Yani halkın yararına yapalım. Yani burada vatandaşa gideceksek, hep beraber vatandaşa gidelim, Sokakları dolaşalım, kahvehanelerde oturalım, dernekler varsa, derneklerle de buluşalım. Gerekiyorsa halkı buraya çağıralım, burada bilgilendirme yapalım. Halkın isteği doğrultusunda uygulanabilecek bir proje yapalım. Buradaki vermiş olduğum önerge bunu kapsıyor.

BAŞKAN- Buyurun Muhammet Bey

Muhammet ŞAHİN- Öncelikle tüm meclis üyelerimi saygıyla selamlıyorum. Tabi kentsel dönüşüm ve kat planlarındaki bu olumsuzluklar Bayraklı’mızın kanayan yarası. Yani Bayraklı’mızın 19 mahallesinde temel sorun, temel faktör kentsel dönüşümün yapılamaması. Çünkü kentsel dönüşümle birlikte vatandaşlarımız daha çağdaş, daha modern, daha sosyal alanları güçlü konulara kavuşacaktır. Ama dolayısıyla bunu bir şekilde bugüne kadar bu sürüncemede gelmiş ve şuanda bizim meclisimizin ve sizlerin omzundaki en büyük yük. Bu sebepten dolayı tabi bu değişimi dönüşümü yapmak sadece meclisin imkânları doğrultusunda, sadece belediyenin imkânları doğrultusunda değil. Az önce ifade ettiğiniz gibi gerekli iş adamları, gerek vatandaşlarımız, gerek de belediye imkânlarıyla bunların üç ana faktörü bir araya getirip ve üç ana faktörü de vatandaşa ikna edecek şekilde yani vatandaşa samimi gelecek şekilde…

BAŞKAN- Demin unuttum söylemeyi Büyükşehir’i de burada paratoner yapmak lazım. Yani herhangi bir müteahhitle olan sıkıntıda Büyükşehir’in de teminat olması lazım.

Muhammet ŞAHİN- Kesinlikle vatandaşa…

BAŞKAN- Müteahhit kaçtı gitti ne yapacağız?

Muhammet ŞAHİN- Vatandaşa samimi gelecek şekilde bu değişim, dönüşümün yapılması lazım. Fakat şuanda aynı zamanda bu değişim, dönüşümle birlikte sivil toplum örgütlerini Bayraklı’da yaşayan, Bayraklı’da ikamet eden vatandaşlarımızla birlikte Bayraklı’daki sivil toplum örgütlerini, kanaat önderlerini bu işin içine öncülük yapmak lazım. Vatandaşın buna inanması için, mağduriyet yaşanmayacağına emin olması için buna inanması lazım vatandaşın. Dolayısıyla bizim bunla ilgili de önerimiz ada bazında bir noktada  bu kentsel dönüşümle ilgili vatandaşımızın görüp ikna olabileceği inanabileceği somut bir yer yapılması. Vatandaş gelsin görsün somut bir şekilde vatandaşımıza anlatalım. Yaşayacağın ev bu, kat planları bu, sosyal alanlar bu, vatandaş bunu görsün. Vatandaşımız bunu görürse, somut olarak daha hızlı bir şekilde inanacağını ve dolayısıyla bu kentsel dönüşümünde kimse kırılmadan gücenmeden üzülmeden hallolacağının kanaatindeyiz. Çünkü vatandaşımız hakikaten işte Cengizhan’da, Erenler’de tüm mahallelerimizde vatandaşın bir tane evi var, kat planı dört kat. Şimdi adam müteahhitte verdiği zaman müteahhitte veriyor yerini müteahhit diyor ki, ben sana bir daire veririm haklı olarak müteahhitte diyor kendime bir daire alırım iki tanesi de masrafa gider. Şimdi bu vatandaşlara biz buraya 7 kat, 8 kat versek vatandaşında cebine 4 kat, 1 kat gireceğine 3 kat girse hem vatandaşımız da imkanları yönünden daha huzurlu imkanlara kavuşmuş olur bir kaç tane de daha fazla dairesi olmuş olur, hem de bu değişim dönüşüm hızlı bir şekilde yapmış oluruz. Yani burada benim tavsiyem sizlere başkanım, bunu vatandaşa biz öncelikle inandıralım, somut işler yaparak. Ben bu konuyla ilgili…

BAŞKAN- Bizim kentsel dönüşüm meselesinde asıl amaçlarımızdan bir tanesi bu üçlü ayağın memnuniyeti iken Büyükşehir’in teminat olması ve arkasına düştüğümüz en önemli şey yoksul insanlarımızın bu işten zenginleşerek çıkmaları. Bu da bizim olmazsa olmazlarımızdan bir tanesi…

Muhammet ŞAHİN- Kesinlikle çok doğru…

BAŞKAN- Kim olduğuna bakmadan bu bir imkan bu bir rant ve bu rantı yoksul insanlara götürmek temel hedefimiz, bu konuda hiç zerre kadar şüphemiz yok. Kim olursa olsun. Yukarda yaşayan yurttaşlarımız onların da en doğal hakkı, onların da çocuklarının gezeceği parka ihtiyaçları var. Onların da güvenli gezip dolaşabilecek alanlara ihtiyaçları var. Onların da doğru yollarda, doğru caddelerde, doğru parklarda oynama şansları var. Daha sağlıklı bir çevrede olma şansları var ve insan olarak biz zaten bunu ön göremezsek, yani kendi çocuğumuz için istediğimizi bir başka vatandaşın çocuğu için istemiyorsak zaten insani ve vicdani olarak bir yerde bir eksikliğimiz var ve bu elimizde bir imkân ve ben meclisimizdeki bütün gruptaki arkadaşlarımın da bu konuda paralel düşündüğüne inanıyorum. Hep birlikte inanıyorum bu sorunu çözeriz. Yani göçle gelen bir vatandaşın zar zor elde ettiği bir binayı üç katlı bir binayı nasıl elde ettiğini siz de biliyorsunuz, ben de biliyorum. 30 yılın mücadelesi bu ve bu vatandaşa bir daire verip üzerine para istemek vs. gibi yöntemlerin artık olmadığı, vatandaş şunu istiyor; beni mağdur etme diyor. Ben üzerime düşen fedakârlığı yapıyım diyor. İşte demin söylediği gibi getirip kentin göbeğine itfaiyeyi koyma. Yani yeni bir kent yaratacaksak evet doğru bir işlem değil. Kardeşin kardeşle anlaşamadığı bir ortamda 200 adam, 300 adam, 500 adamı bir yere toplamanın bir mantığı yok diyor. Ve öyle bir iş yapmalıyız ki, vatandaş her şeyin cevabını sonuna kadar bilmeli gizlisinin saklısının olmadığı ve biz Büyükşehir bu işin içerisinde olsun derken bu anlamdaki bütün sorumluluğu biz müteahhitle muhatap olmak istemiyoruz Bayraklı Belediyesi olarak. Büyükşehir muhatap olsun çünkü bizim bu devasa projelerde vatandaşın kaybını önleyebilme gücümüz yok. O ihalelere müdahil olma talebimiz de yok.

Abdullah AKTAŞ- Başkanım yalnız Büyükşehir bence olmasın. Cengizhan’da Alpaslan’da oldu. Adamın 1 katlı yerine 150-200 daha önce ödenmeyecek paralar çıkarttılar ve şuan o proje 10 yıldır yatıyor yani.

BAŞKAN- Şimdi arkadaşlar şimdi biz yeni bir süreç var. Yani bence bu yeni süreci doğru değerlendirelim.

Muhammet ŞAHİN- Yapılan yanlışlar da var, doğrular da var.

BAŞKAN- Doğrular da var, yanlışlar da var hepimizin

Muhammet ŞAHİN- Bu saatten sonra biz bu meclis olarak Bayraklı Meclisi olarak biz bu gariban garip gurebaya, bu Bayraklı’da yaşayan mağduriyet yaşayan vatandaşlarımıza ne kazandırırız? Bunların ekonomik olarak, sosyal olarak, çağdaş modern alanlara kavuşmasına nasıl sebebiyet veririz? Bizim bunların hesabını kitabını yapıp inanın ben çok önemsiyorum. Yani bu meclise gelirken en çok önemsediğim konu Bayraklı’da yaşayan vatandaşlarımızın mağduriyet yaşayan vatandaşlarımızın çağdaş, modern, kentsel dönüşüm sorunu hallolmuş insanlarla bir arada yaşamak.

BAŞKAN- Söylediklerinize aynen katılıyorum

Muhammet ŞAHİN- Teşekkür ederim.

BAŞKAN- Noktası virgülüne kadar. Yeşim Hanım.

Yeşim TEKOĞLU- Başkanım zaten siz geldiğinizden beri süreçle ilgili Abdullah Bey’de söz alıyor. Planlamayla ilgili yeni çalışmalar başlattınız. O nedenle bu önergenin işleme alınmasına alınmamasını talep ediyorum. Çünkü doğal olarak bunu ihtisas komisyonuna gönderdiniz takdirde sistem tersine mi çalışacak? Biz meclis üyeleri olarak ihtisas komisyonu tekrar planı iptal edip, tekrardan planlamayı yapmayacağız, o yüzden bürokratlarımızın görevidir bu, bürokratlarımız…

Abdullah AKTAŞ- Şimdi…

Yeşim TEKOĞLU- Sizin isteğiniz doğrultusunda çalışacak. Abdullah Bey sözünüzü kesmedim. Bürokratlarımız çalışır başkanımızın dediği gibi hep birlikte gideriz ona göre de tekrar meclise sunulur o zaman komisyondan çalışır. O yüzden komisyonlara havale edilmemesi gerektiğini  düşünüyorum.

Abdullah AKTAŞ- Ya başkanım şeyi anlayamıyorum ben ya diyorsunuz ki orda yazılan her şeye katılıyorum…

BAŞKAN- Şimdi şöyle…

Abdullah AKTAŞ- Hayır hayır ben bir şey özür dilerim bakın ben burada siyaset yapmıyorum.  Ben bu Bayraklı’da…

Yeşim TEKOĞLU- Ben katılmıyorum demedim ki. 

Abdullah AKTAŞ- Ben bir Bayraklı’nın evladı olarak konuşuyorum.  Ve bu süreyi, bu süreci yaşayan bir vatandaş olarak konuşuyorum. Meclis olarak konuşmuyorum. Siz ne kadar sahaları gezdiyseniz, ben de gezdim. Şuan Bayraklı’nın en büyük sorunu kentsel dönüşümdür.  Şuan ya burada mademki almak istemiyorsunuz, gündeme alın komisyonlar toplansın bakalım. 1 ay sonraya kalsın, 2 ay sonraya kalsın…

Yeşim TEKOĞLU- Abdullah Bey ihtisas komisyonuna gelince süreli oluyor biliyorsunuz o yüzden gerek yok.

Abdullah AKTAŞ- Hayır 1 ay sonraya kalabilir.  2 ay sonraya kalabilir. Ya 90 gün süresi var bunun önergenin geçmesi için.

BAŞKAN- Yeşim hanım aramızda değil.

Abdullah AKTAŞ- Yani benim başkanım bakın çok büyük mağduriyet var.  Yani her mahallede var. Biz sırayla bunları çözmekle mükellefiz bu meclis grubu olarak, dolayısıyla Adalet Mahallesinde yanlış yapılan bir iş var. Yanlış yapılan bir plan var sizde bunu söylüyorsunuz,  görüyorsunuz.  Sahada da bunu size söylediler yanlış hatırlamıyorsam bir çok yerde bunun tepkilerini aldınız yani. Çünkü vatandaş mağdur.

BAŞKAN- Tepki almadık vatandaş taleplerini söyledi.

Abdullah AKTAŞ- Evet hatta buraya gelen birçok dilekçede bir şekilde yok edildi. Önceki meclislerde gündeme getirmedi, sorduk 1000 tane ise 200 tane dendi bir sürü şeyler döndü yani.

BAŞKAN- Valla bizim dönemimizde dönmez geçmişte geçmişle ilgili bir iş.

Abdullah AKTAŞ- Evet.

BAŞKAN- Bizde dönmez.

Abdullah AKTAŞ- Başkanım o zamanki durumu söylüyorum ve gerçektende…

BAŞKAN- Vallaha bilmiyorum o dönemin, bakın şimdi biz burada bakın…

Özgür HIZAL- Mikrofonsuz konuşulduğu için deşifre edilememiştir.

BAŞKAN- Özgür Bey ben Meclis Başkanı olarak, Belediye Başkanı olarak bir şeyin artısını ve eksisini komple üzerime alabilirim. Ama ben diyorum ki biz kentsel dönüşümle ilgili bu kentin sorunlarıyla ilgili yapacağımız bütün işlerle ilgili yaptığımız her iş hepimizin ortak başarısıdır. Hem belediyemizin, bürokratlarımızın, hem Cumhuriyet Halk Partisi grubumuzun, hem Adalet ve Kalkınma Partisi grubunun, hem de Milliyetçi Hareket Partisinin ortak katkılarıyla yapılan bir işlemdir. Doğal olarak burada eksik bütün aslında hepimizin eksiği olur, bütün artı hepimizin artısı olur. Burada önemli olan şey şu, dediğiniz şeylere katılıyorum evet. Biz de bu anlamda bir çalışma yaptık ve diyorum ki biz bu çalışmayı birlikte tartışalım, sizlerde olun. Yani komisyon üyelerimizde olsun. Sonra tekrar ihtiyaç duyuyorsak tekrar gündeme alalım, yapalım yani şeyinize karşı değiliz. Verilen önergenin niteliğine vesairesin karşı değiliz. Sadece Yeşim Hanım bir tereddüttü dile getirdi. Hem bunu aşmış oluruz, hem de daha sonra daha sağlıklı bir şekilde yapmış oluruz. Önümüzdeki hafta istediğiniz gün, tarihde bu toplantıyı istediğiniz boyutlarda yaparız. Dışarıdan da arkadaşlarımızı çağırırız. Aslında bizim bu işi yaparken sadece bizim ilgili planlama birimlerimizin, teknik birimlerimizin de bazı noktalarda yeterli olmayacağını iş dünyasından da bu anlamda, üniversitelerden, her taraftan ortak destek alarak bu meseleyi çözmemiz gerekiyor.

Abdullah AKTAŞ- Başkanım doğru söylüyorsunuz. İşte önerge burada şimdiden başlayalım üniversiteler ile diyaloga girelim Büyükşehirdeki planlamacılarla diyaloga girelim ve bu işi uzatmayalım.

BAŞKAN- Peki İmar komisyonumuz bu işi yapamıyor mu?

Abdullah AKTAŞ- Bu komisyonun işi değil yalnız, yani bu işi yapmak…Bu belediyenin birimlerinin işi, komisyon karar alır birimlerde çalışır.

BAŞKAN- Tamam. Evet, Cindi Bey.

Cindi Can POLAT- Sayın başkanım kıymetli arkadaşlarım hepinizi saygı ve sevgiyle selamlıyorum. Sayın başkanım değerli arkadaşlar Abdullah Beyin vermiş olduğu ve AKP grubunun katkıda Ak Parti grubunun da katıldığı kusura bakmayın Adalet ve Kalkınma Partisi grubunun da katıldığı ve okunan metindeki yazılanlara tabiî ki katılmamak mümkün değil gerçekten büyük bir bölümde bizler de aynı şekilde katılıyoruz zaten sayın başkanımızda aynı düşüncede olduğunu ifade etti. Yeşim Hanım da farklı bir şey söylemedi evet, Bayraklının en büyük sorunu gecekondu meselesi bu kentin daha güzelleşmesi gerekiyor ve Bayraklıların daha güzel yaşanılabilir Bayraklılılara yakışır bir kent yaratmak hepimizin görevi.  Bu planlar geçmiş zamanda yapılmış olan revizyon planlarında ciddi eksiklikler vardı farkındayız zaten bir bölümü iptal edildi sizlerin de ifade ettiğiniz gibi, iptal edilmeyen bölümlerde de vatandaş tarafından genel anlamda kabul görmediğini hepimiz biliyoruz. Sayın başkanım da zaten ifade etti sonuçta hepimiz aynı şeyi düşünüyoruz ancak plan yapma yetkisi bizde değil. 5000 lik plan yapma donanımı yetkisi Büyükşehirde 1000’lik planları biz yapsak bile Büyükşehir’in onamamış olduğu planın yürürlülüğe girme şansı yok. Dolayısıyla sizin yazmış olduğunuz metnin önerge olarak sunulması çok doğru olmaz, aynı düşüncedeyiz zaten başkanım da ifade etti. Hem bürokratlarımızın hem bizlerin katkılarıyla önümüzdeki süreçte yeni bir çalışma olacak, Büyükşehirle yeni bir süreç var ve ben Büyükşehir’in de bu süreçte bizler gibi düşündüğünü ve katkı koyacağını düşünüyorum hep birlikte Bayraklıyı daha yaşanılır bir kent yapabileceğimizi önümüzdeki süreçte inanıyorum, teşekkür ediyorum.

BAŞKAN- Valla Abdullah Bey bundan sonra diyecek önergelerimize sakın bundan sonra katılmayın.

Abdullah AKTAŞ- Ya başkanım anlamış değilim.  Herkes bu önergeye katılıyor ama bunu gündeme almıyorsunuz mantıklı bir şey bulamıyorum yani.

BAŞKAN- Buyurun Özgür Bey.

Özgür HIZAL- Çok özür diliyorum sayın başkanım. Aslında sayın grup başkan vekilimizin buradaki ifade etmek istediği şey şu diye düşünüyorum, burada uzun bir dönemdir uzun bir süredir ciddi mağduriyetler söz konusu ve bu mağduriyetlerin tam manasıyla ne zaman ortadan kalkacağı konusunda sizden ya da yetkili arkadaşlardan bir söz almak gibi bir durum söz konusu. Evet bürokratlar bunlarla ilgili çalışıyor Büyükşehirle ilgili birlikte bir çalışma söz konusu ama bunlar çok soyut ifadeler. Şu anda Adalet Mahallesinde,  Çay Mahallede, Tepekulede ve benzeri mahallelerde bu tarz revizyon yapılmış mahallelerde ciddi mağduriyetler var. Bu mağduriyetler insanların mülkiyet haklarıyla alakalı mağduriyetler var çivi çakamayan ve uzunca dönemdir burada yaşayan insanlar var ve dolayısıyla bu mağduriyetin giderilmesi noktasında biz burada sabaha kadarda tartışsak bütün meclis oturumu bunun üzerinede kursak sizin ağzınızdan altı ay sonra, bir yıl sonra, üç ay sonra gibi bir ifadeyi duymadıktan sonra gerçekten orada yaşayan binlerce Bayraklılı hemşerimiz hiçbir şekilde tatmin olmayacaktır.

Yeşim TEKOĞLU- Başkanım o zaman Abdullah Bey illa bununla ilgili bilgi istiyorlar ya soru önergesi olarak onu alalım gündeme cevap versinler.

Abdullah AKTAŞ- Bu bilgi değil başkanım bu bilgi değil

Yeşim TEKOĞLU- Hayır Özgür Bey’in dediği öyle değil miydi?

Abdullah AKTAŞ- Hayır soru önergemiz var zaten bu bilgi değil. Yani bu yapılan bir yanlışın bizim yapmış olduğunuz bir hatanın tekrar hata varsa doğrultulması düzeltilmesi gereken varsa bir kez daha elden geçirelim. Neden? Şu an bu gündemde bu projeler Adalet Mahallesi şu an gündemde, Büyükşehirde tartışılıyor bizim belediyemizin önünde çalışılıyor hazır bu çalışma varken sıcağı sıcağına…

Yeşim TEKOĞLU- Önerge vermenize gerek yok ama başkanım da sürekli söylüyor sürekli…

BAŞKAN- Yeşim Hanım bir saniye. Şöyle yapalım…

Abdullah AKTAŞ- Yeşim Hanım önergeyi isterseniz bir daha okutalım. Sanırım anlaşılmadı benim önergem.

BAŞKAN- Şimdi burada bir muğlaklık var yani, iki grubumuz arasında muğlaklık var. Bunu şu an bırakalım Cumaya kadar değerlendirelim hatta biz de Perşembe bir toplanalım bu metin üzerinde, Cuma olmazsa tekrar verin görüşelim. Olur mu?

Abdullah AKTAŞ- Şöyle yapalım tamam öyle yapalım başkanım. İlgili birim müdürümüz gelsin bize brifing versin burayla yapılan planlarla ilgili. Biz de bakalım şimdi bakın Cindi Bey güzel bir şey söyledi. O planlar yapılırken kendisi itiraz etti, kendisi edemedi ama biz konuşmamıza itiraz ettiğini çok iyi biliyorum.

BAŞKAN- Bir tarih söyleyelim uygun bir tarih bu brifingi versinler bize.

Abdullah AKTAŞ- Başkanım bir şey daha sormak istiyorum. Şimdi ilgili müdürümüzden  şu bilgiyi almak istiyorum. Bu planları iptal eden birimleri yerleri neresidir? Büyükşehirde bazı yerleri iptal edilmiş geçen dönem sorduk bilgi alamadık, Adalet Mahallesinde planlarından nereleri,  ne şekilde, neden iptal edildi? Bilgilerini almak istiyorum.

BAŞKAN- Evet, şimdi arkadaşımızdan bilgi isteyelim o zaman

Sibel ELÇİ (Plan ve Proje Müdür V.)- Başkanım öncelikle Adalet Mahallesinde önce 1/5000 ölçekli nazım imar planı iptali geldi Büyükşehir Belediyesine mimarlar Odasına açtığı davada. Akabinde 1/1000 ölçekli revizyon imar planı ile ilgili mahkeme kararı geçtiğimiz Pazartesi günü elimize ulaştı. 1000’lik planların mevzuata uygun olduğu ancak dayanağı 5000 iptal olduğu için 1000 lik planın da iptal edilmesi gerektiği, usul yönünden iptal edilmesi gerektiğine dair bir mahkeme kararı bir hafta önce elimize geçti.

Abdullah AKTAŞ- Peki Sayın müdürüm dolayısıyla bu planlar şu an iptal mi oldu tamamen?

Sibel ELÇİ (Plan ve Proje Müdür V.)- Şu anda 5000 ve 1000 lik ler de iptal kararı gelmiştir. Büyükşehirle yaptığımız görüşmelerden aldığımız bilgilere göre Büyükşehir belediyesi nazım planındaki iptal kararını istinaf mahkemesine götürdü.

Abdullah AKTAŞ- Bir üst mahkemeye gitti yani?

BAŞKAN- Şimdi hemen şunu yapalım, uygun bir tarihte bu işi daha kapsamlı evet bir Çalıştay gibi kendi aramızda, katılmak isteyen meclis üyelerimiz, bürokratlarımız ve bu konuya ilgi duyan arkadaşlarımızla birlikte oturup bir tartışalım daha sonra öbür işe de karar verelim olur mu? Biz zaten başladık ta… Abdullah Bey tarihi söyleyin ben bürokratları o tarihe ayarlayacağım. Buyurun ne zaman uygunsunuz? Yarın dört olur mu? Yarın dört olur mu?

Abdullah AKTAŞ- Planlar zaten iptal olmuş.

BAŞKAN- Yarın dörtte yarın dörtte.

Yeşim TEKOĞKU- Çok anlayışlı bir belediye başkanı var vallaha tarihi bize bırakıyor.

BAŞKAN-Yarın dört yarın dört arkadaşlar.

Abdullah AKTAŞ- Meclisin olduğu gün meclis hangi gün bilmiyorum. Meclisin olduğu gün erken toplanalım meclis öncesi konuşalım, tartışalım meclise girelim. İki saat önce falan yani.

BAŞKAN- Ya önce biz meclis üyelerini bir bilgilendirsinler, tamam mı? Daha sonra kademe kademe plartform öneri doğru.

Abdullah AKTAŞ- Ya meclis öncesi birkaç saat toplanalım müdürlerimiz de bizi bilgilendirsin.

BAŞKAN- Arkadaşlarımız hazırlıklarını yapsınlar bu ay zaten biraz meclisimizi fazla yapacağız, bir meclisimizden önce dediğiniz çalışmayı yapalım. Tamam, arkadaşlar gündeme kaldığımız yerden devam ediyoruz. Efendim…

Yeşim TEKOĞLU- Önergelerin Gündemde yazıldığı şekilde okunmasını talep ediyoruz.

BAŞKAN- Evet arkadaşlar Abdullah Bey? Oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler?  Oy birliğiyle kabul edilmiştir.

IV. GÜNDEME İLAVE EDİLMESİ İSTENEN BİRİMLERDEN GELEN ÖNERGELER

V. BİRİMLERİN ÖNERGELERİNİN GÖRÜŞÜLMESİ

1- (MALİ HİZMETLER MÜDÜRLÜĞÜ-5811) 2020 - 2024 Dönemini kapsayan Bayraklı Belediyesi Stratejik Planı hk.

BAŞKAN- Yeşim Hanım?

Yeşim TEKOĞLU- Başkanım bugün dağıtıldı stratejik plan belediyemiz tarafından o yüzden gündemde kalmasını talep ediyoruz.

BAŞKAN- Abdullah Bey?

Abdullah AKTAŞ- Gündemde kalması uygundur başkanım.

BAŞKAN- Evet arkadaşlar bütün arkadaşlarımızın stratejik planı incelemeleri adına ve zaman adına bir sıkıntımız var sanıyorum. Değil mi?

Yeşim TEKOĞLU- Evet, incelensin başkanım tüm gruplar tarafından.

BAŞKAN- Evet incelensin. Eleştirileri, görüşleri öyle alalım. Gündemde kalmasını oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir. Bütün arkadaşlara dağıtıldı mı? Almayan yok herhalde. Evet devam edelim.

2- (PLAN VE PROJE MÜDÜRLÜĞÜ-922) Bayraklı ilçesi, Çiçek Mahallesi, 25N-1C pafta, 1615/1 ve 1615/2 sokağın kesiştiği noktada yer alan kamuya terkli alanda 3x5 metre ebatlarında trafo yeri belirlenmesine ilişkin 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı Değişikliği talebi hk.

BAŞKAN- Yeşim Hanım?

Yeşim TEKOĞLU- Başkanım İmar, Çevre ve Sağlık ve Sosyal Konutlar komisyonlarına havalesini talep ediyoruz.

BAŞKAN-Abdullah Bey?

Abdullah AKTAŞ- İlgili komisyonlara sevki uygundur başkanım.

BAŞKAN- Evet arkadaşlar ilgili maddeyi ilgili komisyonlara havale ediyoruz ve oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir.

3- (İNSAN KAYNAKLARI VE EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ-5336) Belediyemiz emrinde görev yapmakta olan, hizmet süresi ve müktesebine karşılık derece yükselmesi yapılması uygun görülen 22 personelin, Belediye Meclisimizce ihdas edilen kadro derecelerinin unvanlarına karşılık gelen kadro dereceleri ile değiştirilmesi hk.

BAŞKAN- Yeşim Hanım?

Yeşim TEKOĞLU- Başkanım bu zaten yasal bir düzenleme. O yüzden oylanmasını talep ediyoruz.

BAŞKAN-Abdullah Bey?

Abdullah AKTAŞ- Oylanması uygundur başkanım.

BAŞKAN- Evet arkadaşlar ilgili önergeyi oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir.

4- (EMLAK VE İSTİMLAK MÜDÜRLÜĞÜ-6085) Bayraklı ilçesi, Bayraklı Mahallesi, 26N-IIID pafta, 33110 ada, 5 nolu parseldeki 1/2 (101,34 m2) Belediyemiz hissesinin 3194 sayılı İmar Kanununun 17.maddesi gereğince parseldeki diğer hissedara hissesi oranında satılıp satılmaması hk.

BAŞKAN- Yeşim Hanım?

Yeşim TEKOĞLU- Başkanım 4. madde dâhil 37. maddeye kadar aynı gündem maddesi var. Bunların İmar ve Plan Bütçe komisyonlarına sevkini talep ediyoruz hepsi hisse satışlarıyla alakalı.

BAŞKAN-Abdullah Bey?

Abdullah AKTAŞ- İlgili komisyonlara sevki uygundur başkanım.

BAŞKAN- Evet arkadaşlar kaçtan başlıyorduk?

Yeşim TEKOĞLU- Başkanım 4. madde dahil 37.dahil başkanım.

BAŞKAN- 4 dâhil 37. madde dâhil tüm önergelerin ilgili komisyonlara havalesini oylarınıza sunuyorum.  Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir. Geriye bir şey kaldı mı?

Yeşim TEKOĞLU- Komisyon raporları var başkanım.

VI. İHTİSAS KOMİSYON RAPORLARININ GÖRÜŞÜLMESİ

1- (PARK VE BAHÇELER MÜDÜRLÜĞÜ-1768) İzmir ili, Bayraklı ilçesi, Mansuroğlu Mahallesi 269/13 sokak Baran Sitesi yanında bulunan parka " Özgecan ASLAN Parkı" isminin verilmesinin kabulüne ilişkin Hukuk, Çevre ve Sağlık, Kent Konseyi Komisyonları (oy birliği) ortak raporu.

BAŞKAN- Yeşim Hanım?

Yeşim TEKOĞLU- Başkanım komisyondan geldiği şekilde oylanmasını talep ediyoruz.

BAŞKAN-Abdullah Bey?

Abdullah AKTAŞ- Komisyondan geldiği şekilde oylanması uygundur.

BAŞKAN- Evet arkadaşlar komisyondan geldiği şekliyle önergeyi oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir.

2- (PARK VE BAHÇELER MÜDÜRLÜĞÜ-1767) İzmir ili, Bayraklı ilçesi, Manavkuyu Mahallesi 249/2 sokak Tınaztepe Hastanesi arkasında bulunan parka " Prof. Dr. Türkan SAYLAN Parkı" isminin verilmesinin kabulüne ilişkin Hukuk, Çevre ve Sağlık, Kent Konseyi Komisyonları (oy birliği) ortak raporu.

BAŞKAN- Yeşim Hanım?

Yeşim TEKOĞLU- Başkanım komisyonlardan geldiği şekilde oylanmasını talep ediyoruz.

BAŞKAN-Abdullah Bey.

Abdullah AKTAŞ- Komisyonlardan geldiği şekilde oylanması uygundur.

BAŞKAN- Komisyonlardan geldiği şekliyle oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir.

3- (PARK VE BAHÇELER MÜDÜRLÜĞÜ-1769) İzmir ili, Bayraklı ilçesi, Osmangazi Mahallesi 617/6 sokak Belediye Hizmet Binası arkasında bulunan parka " Hasan TAHSİN Parkı" isminin verilmesinin kabulüne ilişkin Hukuk, Çevre ve Sağlık, Kent Konseyi Komisyonları (oy birliği) ortak raporu.

BAŞKAN- Yeşim Hanım?

Yeşim TEKOĞLU- Başkanım komisyonlardan geldiği şekilde oylanmasını talep ediyoruz.

BAŞKAN-Abdullah Bey?

Abdullah AKTAŞ- Komisyonlardan geldiği şekilde oylanması uygundur.

BAŞKAN- İlgili önergeyi komisyonlardan geldiği şekliyle oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir.

4- (EMLAK VE İSTİMLAK MÜDÜRLÜĞÜ-5573) Bayraklı ilçesi, Osmangazi Mahallesi, 25O.1A Pafta, 3017 ada, 27 nolu parseldeki 171/10871 (3,42 m2) Belediyemiz hissesinin 3194 sayılı İmar Kanununun 17.maddesi gereğince parseldeki diğer hissedara satışının kabulüne ilişkin Plan ve Bütçe, İmar, Hukuk (oy birliği) ortak raporu.

BAŞKAN- Yeşim Hanım?

Yeşim TEKOĞLU- Komisyonlardan geldiği şekilde oylanmasını talep ediyoruz.

BAŞKAN-Abdullah Bey?

Abdullah AKTAŞ- Komisyonlardan geldiği şekilde oylanması uygundur.

BAŞKAN- Evet arkadaşlar komisyonlardan geldiği haliyle oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir.

5- (EMLAK VE İSTİMLAK MÜDÜRLÜĞÜ-5882) Mülkiyeti Belediyemize ait Mansuroğlu Mahallesi, 288/7 Sokak, No:4/A-B adresinde bulunan taşınmazın 5393 sayılı Kanunun 18/e maddesi gereğince İzmir Barosu İktisadi İşletmesi adına kamuya hizmet amacıyla kullanılmak üzere 3 yıllık süreyle bedelli tahsisinin yapılmasının kabulüne İlişkin Plan ve Bütçe, İmar, Hukuk, Çevre ve Sağlık, Sosyal Konutlar, Sosyal İşler Komisyonları (oy birliği) ortak raporu.

BAŞKAN- Yeşim Hanım?

Yeşim TEKOĞLU- Komisyonlardan geldiği şekilde oylanmasını talep ediyoruz.

Abdullah AKTAŞ- Komisyonlardan geldiği şekilde oylanması uygundur.

BAŞKAN- Evet arkadaşlar…

Mikail BİLİCİ- Sayın başkan, başkanım bu konuya ilişkin bir iki hatırlatma yapayım ben. Biraz önce gördüm ben komisyonda geç kalmıştım. Bu …

BAŞKAN- Dilek ve temennilerde alalım artık. Evet, arkadaşlar ilgili önergeyi oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir. Dilek ve temennilerde konuşuruz Mikail Bey.

VII. SONUÇLANMAYAN ÖNERGELER

1- (BAŞKANLIK MAKAMI-353) Bayraklı ilçe sınırları içinde bulunmakta olan ekonomik yönden muhtaç kişilere her türlü ayni ve maddi yardımda bulunmak; Maddi yetersizlikler sebebi ile eğitim-öğretim sürecine devam edemeyen ve eğitim imkanlarına sahip olamayan çocuk ve gençlerimize her türlü ayni ve maddi yardımı sağlamak, İlçemiz sınırları içerisinde kent estetiğine uygun olarak, tarihi dokuyu da yansıtacak şekilde çevre düzenlemesi (kavşak, meydan, park, sosyal tesis vb.) gerçekleştirmek için; Gönüllü vatandaşlarımızın maddi desteğini alabilmek adına 2860 sayılı Yardım Toplama Kanununun ilgili maddelerine istinaden Belediyemiz bünyesinde 3 farklı bağış hesabı açılması, bağış kampanyası ile ilgili hesapların açılabilmesi için Kaymakamlık makamından izin alınması hk.

Yeşim TEKOĞLU- Başkanım gündemde kalmasını talep ediyoruz. Komisyonlarımız tekrar bir Hukuk görüşü alındıktan sonra değerlendirilsin.

BAŞKAN- Abdullah Bey?

Abdullah AKTAŞ-  Gündemde kalması uygundur. Yalnız başkanım burada bana göre bu önergenin de ikiye bölünmesi lazım. Bu önergede bir terslik var. Şimdi belediyemiz zaten bağış toplama yetkisine sahip, belediye başkanımız da bağış toplama yetkisine sahip. Yani şartlı, şartsız her türlü yetkimiz var belediye olarak ve belediye başkanı olarak. Şimdi burada üst kısımdaki yani maddi yardımda bulunmakla ilgili durumu kötü olan öğrenci vs. onlara itirazımız yok. O zaten bizim bütçemizde de var, yapmakla da mükellefiz. Fakat burada kalan diğer kısım işte Cadde, Sokak, Sosyal Tesis, Park, Meydan falan gibi şeyler bizim belediyemizin asli görevlerinden bir tanesi. Böyle bir şey kurulduğunda bunun denetimi yani, şöyle bir şey yapılması çalışılıyor elimizdeki yetki başka birimlere veriliyor. Kaymakamlık girecek devreye kentle ilgili bir şey yaptığımızda Vakıflar Genel Müdürlüğü girecek devreye ilgili komisyonlar oluşturulacak, denetlemesi çıkacak bir sürü şey çıkacak. Bu belediyenin yapması gereken şeylerin buradan çıkartılması lazım. Bu tamamen yardımla alakalı değil tamamen farklı bir şeye gitti. Baş kısmı yardım gibi başlayan ama sonu belediyenin yapmasa gerek işleri bağış toplayan yani Galatasaray’ın geçen dönem Galatasaraylı arkadaşlardan özür diliyorum, Fenerbahçe de yaptı gerçi takımlarımızın yaptığı gibi bağış olayına döndü yani. Bana göre de belediyemizin böyle bir şey yapması uygun değil. Bana göre bu önerge bölünsün üst kısmı kalsın ve hep birlikte oy birliği ile buradan geçirelim gönüllü yardımsever vatandaşlarımız çok. Ben de biliyorum ben de bu işlerle ilgileniyorum, bir şeylerle uğraştıkça çıkıyor insanlar meydana ve iyi bir yardım ve katkı olacağını düşünüyorum ama bu maddeyi ikiye bölelim.

BAŞKAN- Evet Yeşim Hanım.

Yeşim TEKOĞLU- Başkanım maddeyi ikiye bölmeye gerek yok. Komisyonlarımız tekrar görüştüğünde değişiklikle onaylayabilirler o ayrı bir husus. Şunu ifade etmek istiyorum sadece. Tabi ki şartsız bağış başkanımızın inisiyatifinde istediği kadar alma yetkisi de var. Şartlı bağışlar meclise geliyor biliyorsunuz. Herhangi bir yerden firmadan, kurumdan…

Abdullah AKTAŞ-  Belediye kanununa göre belediye başkanımız belediyeye şartlı bağış alabilir.

Yeşim TEKOĞLU- Başkanın yetkisinde. Abdullah Bey ben sizin sözünüzü hiç kesmiyorum.

Abdullah AKTAŞ-  Ama yanlış söylüyorsunuz.

Yeşim TEKOĞLU- Düzeltirsiniz söz alıp.

BAŞKAN- Evet Abdullah Bey lütfen sözünü kesmeyin.

Yeşim TEKOĞLU- Herhangi bir kurum ya da firma belediyemize bağışta ve şartlı bağışta bulunmak istediğinde biz ret mi edeceğiz onu?

Abdullah AKTAŞ-  Hayır alabiliyoruz zaten yetkimiz var.

Yeşim TEKOĞLU- Geçen dönemlerde de… Demek sınırlandırmaya gerek yok buda bir bağış yardımdır. Ben Okul yaptırmak istiyorum dediğinde ismini şu koyalım denildiğinde biz bağış almayacak mıyız?

Abdullah AKTAŞ- Yetkimiz var yetki almaya gerek yok diyoruz.

Yeşim TEKOĞLU- Şartlı bağış bu…

Abdullah AKTAŞ- Yetkimiz var.

 Yeşim TEKOĞLU- Sonuçta vergi avantajı… Var şartlı bağışta meclis kararı gerekiyor.

Abdullah AKTAŞ- Yeşim Hanım ben size belediye yasasını vereyim isterseniz okuyun.

BAŞKAN- Arkadaşlar kendi aranızda değil.

Yeşim TEKOĞLU- Abdullah Bey karşılıklı konuşmayı seviyor herhalde mecliste.

BAŞKAN- Arkadaşlar bütün hatiplerimizin Başkana yönelik konuşmalarını rica ediyorum.

Abdullah AKTAŞ- Başkanım bir şey daha ekleyebilir miyim? Bakın burada…

Yeşim TEKOĞLU- Komisyonlar görüşsün başkanım uzatılacak bir şey yok. Hukuk biriminden de görüşümüz gelir ona göre değerlendirme yapılır.

BAŞKAN- Bir saniye Yeşim Hanım. Arkadaşımız da düşüncesini söylesin. Buyurun.

Abdullah AKTAŞ- Burada ki şeyimiz karşı durmak falan değil, burada bir yanlışlık olduğunuz söylüyoruz bunu daha önce de sizinle görüştüm ben. Şimdi burada bir atıf yapılmış diyor ki, 2860 numaralı Yardım Toplama Kanunu. Bu kanun neleri kapsıyor baktınız mı acaba? Ben size burada okuyayım. 2860 sayılı yardım toplama kanunu madde 3. ‘Kamu yararına uygun olarak amaçlarını gerçekleştirmek, muhtaç kişilere yardım sağlamak veya kamu hizmetlerinden bir ya da bir kaçını gerçekleştirmek ve ya destek olmak üzere gerçek kişiler, dernekler, kurumlar, vakıflar, Spor kulüpleri, gazete ve dergiler yardım toplayabilir.’ Belediyeler demiyor. Burada bir hata var, onu anlatmaya çalışıyorum. Yani bu önerge yanlış yapılmış ya da yanlış verilmiş. Bizim zaten yardım toplama yetkimiz var. Şartlı ya da şartsız her türlü yardım toplayabiliyoruz.

 Yeşim TEKOĞLU- Belediyeler kamu yararına…

Abdullah AKTAŞ- Ama burada önerge yanlışlığı var. Yani demek istediğim önerge ikiye bölünsün ayrılsın, doğru iş yapalım.

BAŞKAN- Yani bence arkadaşlar burada… Söz vereceğim… Burada olması gereken şey şu, sonuç itibari ile bir önerge verilmiş, önergenin ilk iki maddesini arkadaşlarımız evet burada bir sorun sıkıntı yok. Üçüncü önergeyle ilgili diyor ki, ilgili mevzuat vs ilgili sıkıntılar olabilir, bunu bir daha düşünelim tartışalım ve o konudaki fikrini söylüyor bu bizim adımıza negatif bir işlem değil, anlamak lazım. Haklı olabilir arkadaşımız zaten komisyonlarda bırakacağız orada da arkadaşlar bir daha tartışacaklar gerekli kararı verecekler yani bu çok büyütülecek bir mesele değil yani. Buyurun Özgür Bey.

Özgür HIZAL- Sayın başkan buradaki asıl mesele şu, yasal mevzuat açısından sorunları grup başkan vekilimiz dile getirdi ama belediyemizin asli görevlerinden bahsediyoruz. Belediyeyi aciz altında göstermek hiçbirimizin hakkı değil. 300 milyon TL yıllık bütçesi olan Bayraklı Belediyesinden bahsediyoruz ve 2020-2024 stratejik belge şuan önümüzde ve önümüzdeki günlerde bunu tartışacağız. Buralarda yazmışsınız Sevgi Yolu Sokak Sağlıklaştırma Projesi, Yunus Emre Dayanışma ve Paylaşma Projesi, Doğançay Mahallesi Pazar Yeri Projesi ve birçok projeniz var ve bunlar sizin seçim vaatleriniz ve bu vaatler karşılığında Bayraklı halkı bir irade ortaya koydu ve siz şuanda belediye başkanısınız. Yarın şunun garantisini bize bu önergeyi bu şekliyle kabul edersek şunun garantisini bize kim verecek? Bayraklı belediyesi çöp toplayamıyor hadi bir yardım kampanyası yapalım. Bunun garantisi var mı? Yok. Burada bahsedilen konu Bayraklı Belediyesinin bir asli görevi olan hususların yardım kampanyası şeklinde yapılabilmesi ya da yapılmak istenmesi. Biz buna karşı çıkıyoruz.

BAŞKAN- Biz grup başkan vekilimle bu konuyu telefonda konuştuk aslında bizim bu önergeyi bu şekliyle vermemizin altında yatan gerekçeleri sevgili grup başkan vekiliyle konuştuk. Yani önemli olan kaynağı sağa sola gitmeden belediyeye direk gelmesini sağlamakla ilgili. Açık söyledim zaten. Grup başkan vekilimizde konuştu.

Özgür HIZAL- Belediye başkanı olarak Bayraklının sağa sola gitmesinin önüne geçecek en tepede ki kişisiniz ve bizde bu konuda size yardım…

BAŞKAN- Bence o işi sıfırlamakla ilgili. Zaten olabilir.

Özgür HIZAL- Kaynağı sağa sola gitmemesi hususunda tedbirleri ortaya koyacak en tepedeki yönetici sizsiniz. Dolayısıyla bunu yapmak noktasında bizler de sizlere elbette ki destek olacağız ve yardımcı olacağız ama yöntemin bu olmadığı kanaatindeyim. 300 Milyon bütçesi olan bir belediyeden bahsediyoruz. Eğer bu bütçeyi sağlıklı kullanırsak Bayraklı Belediyesi, Bayraklının bütün şehircilik anlamındaki sorunlarını en kısa sürede çözebileceğini düşünüyoruz.

BAŞKAN- İnşallah.

Özgür HIZAL- Bunun için mücadele ediyoruz, bunun için çalışıyoruz. Yeter ki biz bu bütçelerimizi doğru kullanalım, geçmişte hatalar yapıldı geçmişte yapılan hataları biz ısrarla eleştirdik, bu meclis salonunda da eleştirdik, kamuoyunda da eleştirdik ama biz bu eleştirileri yaparken bir takım arkadaşlar bizleri eleştirdi. Biz bugün yaptığımız eleştirilerin de sağlıklı ve objektif eleştiriler olduğunu söylemeye çalışıyoruz. O yüzden Bayraklı Belediyesi eğer güçlü bir belediyeyse Bayraklı Belediyesi bu sorunları kendisi çözmek zorundadır. Siz Serdar SANDAL olarak ve Belediye başkanı olarak bu vaatlerle buralara geldiniz. Teşekkür ediyorum.

BAŞKAN- Teşekkür ediyorum, sağ olun. Evet, arkadaşlar söz konusu önergenin komisyonlarda kalmasını oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir.

VII. DİLEK VE TEMENNİLER

BAŞKAN- Evet, Dilek ve Temennilerde söz almak isteyen var mı? Buyurun Mikail Bey.

Mikail BİLİCİ- Sayın başkan bu biraz önce imzaladık komisyona ben geç geldim ama Mansuroğlu’nda İzmir Barosuna verilen kafeterya. Şimdi geçen mecliste Bayraklıdaki kira sıkıntılarına değinmiştik rakamların yüksekliğine bizim komisyondaki arkadaşlar bu konuda görev aldıklarında bizim oradaki yeri verdiğimiz unsuru da mal sahipleriyle paylaşsınlar. Oradaki şimdiki rakamı verilecek olan Emlak ve İstimlâk komisyonu sanırım, Bayraklının bir arka sokağında çok zayıf nüfusun olduğu erde kiralar 4-5 bin lira 100 metre 50 metre. Orada ki malzemelerde sanırım bize ait. Oradaki kira mevcut 5. maddede dillendirilmemiş. Yani İzmir Barosunu mevcut bu baroyu felan da fazla sevmem ben. Onlara öyle katma değer doğurabileceğimiz bir durum yok. Neyse, barodaki gelirin bizim katma değerimize herhangi bir şekilde ihtiyacı yok. Buradaki kira bedelinin Emlak ve İstimlâk Müdürlüğümüzce iyi değerlendirilmesi, malzememize ve oradaki alanı rayicin ne kadar yüksek tutulabilirse o kadar yüksek tutulması odaların ve baroların gelirlerinin yüksek olduğunu ben huzurunuzda bürokratlarımıza da ileteyim. Ayrıca sayın başkan arıyorum sizi sekreteriniz çıkıyor, tamam diyor döneceğiz diyor dönmüyorsunuz. Şimdi meclis üyesinin iktisadi duruşuna hukuki duruşuna falan değinmiştim bir daha değinmeme gerek yok. Ya sekreterinizde arıza var, ya da sizin talimatınızda bir arıza var. Meclis üyesi keyifsizliğini yaşatmayın bize telefonlarımıza ya dönün ya açın ona da değineyim. Orman yangınları başkanım orman yangınlarını biraz keyifsizliği bende de oldu, dilek ve temennilerdeyiz. Büyükşehir’in fidan dikme ya da bizim fidan dikme durumları olabilir, Çam ağacı ormanlarımıza hiç hoş bir ağaç değil. Bir yangında bir patlama yapıyor kozalaklar 80 metre ileri fırlıyor ateşi. Biz Büyükşehir’deki arkadaşlarımızda Büyükşehir de dillendirsin. Oralara zeytin ağaçları dikelim, başka ağaçlar dikelim. Çam ağaçlarından biraz temizlersek bulunduğumuz bölgeyi yangınları da o kadar az hasarla çıkarız. Onu da Büyükşehir de dillendirmenizi rica ediyorum. Bir de Büyükşehir’in ya da bizim ilçe belediyemizin şurada fidan dikeceğiz dediğinde ona sıkıntı olmaz dikebilir yani. Çam ağacındansa başka zeytin ağacı tercih edilmesini… Şimdilik bu kadar, teşekkür ederim.

BAŞKAN- Mikail Bey ben mesela bu konularda çok bilgi sahibi değilim, ne dikilir ne olur hangisi verimlidir, benim de uzmanlık alanım değil ama Büyükşehir meclis üyelerimize de bir sunum yapıldı orada Orman Bölge Müdürümüzdü sanırım yanılmıyorsam yani bence çok yerinde, çok sağlıklı, çok doğru şeyler söyledi. Benim birçok daha önce doğru bildiğim şeyinde düzelmesine neden oldu. Yani bence bu işleri birazcık uzmanlarınca… Yani mesela benim aklımdaki şey şuydu, kazalım, keselim gitsin yerine yenisini dikelim ama bilimsel metot başka bir şey söylüyor. Bence bu işi uzmanlarına bırakmak lazım diye düşünüyorum. Buyurun Cindi Bey.

Cindi Can POLAT- Sayın başkanım değerli arkadaşlar hepimizin bildiği gibi Bayraklı Belediyesi Spor Kulübünün yönetimi değişti, yeni yönetim seçildi. Yeni yönetimde tabiri caizse ayağının tozuyla da başarıya imza atmış. Türkiye Kadınlar Basketbol Federasyon kupasında Bayraklı Belediyesi Kadın Basketbol takımımız yarı finale yükselmiş. Ben kendilerini kutluyor başarılarının devamını diliyorum.

BAŞKAN- Biz de meclis olarak kutluyoruz.

Cindi Can POLAT- Ayrıca Mikail Bey değindiği için ifade edeceğim, arkadaşlar İzmir Büyükşehir Belediyesi İmar planlarında ağaçlandırılacak alan olarak lekelenmiş yaklaşık 3800 hektar kamuya ait olan arazide ağaç dikimi yapacak. Mikail Beyin dediği gibi sadece çam ağaçları değil İzmir’in coğrafyasına iklimselliğine ve toprak yapısına uygun farklı ağaçlar da dikilecek bu ifade edildi o günkü sunumda da ifade edilmişti. Teşekkür ediyorum.

BAŞKAN- Çok teşekkür ediyorum, Muhammet Bey buyurun.

Muhammet ŞAHİN- Tabi bizde Milliyetçi Hareket Partisi olarak orada yanan ormanlarla alakalı 3000 bin fidan dikilmesi ile ilgili Sayın İl Başkanımız ve İl yönetim kurulumuz bir kampanya başlattı. Bu kampanya anlamında şuanda arkadaşlarımız eğitim görüyor ağaç dikimi ile ilgili. Orman Bölge Müdürlüğünden yetkili arkadaşlarla birlikte, sertifika alacaklar aynı zamanda. Bu dikilecek yerlere keçiboynuzu, zeytin, badem ve cevizden oluşan 300 bin fidanla ağaçlandıracağız. Şuanda Milliyetçi Hareket Partisi olarak bunların plan ve programları yapılıyor, ileriki günlerde unlar basında da paylaşılacak. Diğer bir konuda başkanım kış geliyor, Pazar yerleri ile ilgili konu var. Yağmurdan, çamurdan Pazar yerlerindeki hem esnaf vatandaşlarımız, hem esnaflarımız, hem vatandaşlarımız bir kısım sıkıntılardan bahsediyor. Bu Pazar yerleri ile ilgili belediyemizde ilgili birimler, ilgili yetkililer bir kontrol edip eksiklikleri gidermek hususunda ellerinden geleni yaparlarsa çok mutlu oluruz. Hem vatandaşımız adına, hem esnafımız adına. Bir diğer konu da  kış ayına girdik, sabah erken hava kararırken öğrencilerimiz, vatandaşlarımız işe gidiyor sokakta başı boş hayvanlarla alakalı bir tedbir almanızı, bununla ilgili birimimizin bir çözüm getirmesini öneriyoruz. Çünkü çoluk çocuk okula gidiyor, sokak hayvanlarıyla ilgili bir zarar görecek diye korkuyor endişe duyuyor aynı zamanda da onlarca vatandaşımız bize bununla ilgili belediyede dile getirin bu konuyu, çocuklar rahatsız oluyor, kadınlar falan rahatsız oluyor diye. Bir çözüm üretirseniz sevinirim.

BAŞKAN- O konudaki hassasiyetinize katılıyorum ama Hayvan Hakları meselesi öyle bir mesele ki…

Muhammet ŞAHİN-  Biz hayvanları keselim edelim demiyoruz.

BAŞKAN- Mesela bir yerde birinin köpeği diğerini parçalamış, sokak köpeği diğerini parçalıyor ama onu almaya giderken ekipler orada vatandaş direniyor, alamazsınız. Ya ilginç bir durum, çözebilsek.

Muhammet ŞAHİN- Hayvanları daha gözetim altında tutup, daha iyi yerlere koyarsak daha iyi  olur.

Ertuğrul CİVELEK- Sayın başkanım Muhammet kardeşime tamamen katılıyorum. Bizim dükkanımız Sevgi Yolunda var ve aynı zamanda orada oturuyorum ben. Yıllardan beri bu sorunu biz orada yaşıyoruz, köpek sorununu.  Bazı an oluyor 20 tane köpek oluyor yolda yani, burasını bir alışveriş merkezi gibi düşünelim, çocuklara saldırıyor ister istemez. Daha öncede Veteriner müdürümüz Armağan Bey’e ben 3-5 defa dile getirdim bunu, Ertuğrul Bey alamayız. Yani biz bu hayvanları öldürmeye zaten karşıyız hayvanları seviyoruz tamamen ama Sevgi Yolunda özellikle bir an 10 tane 15-20 tane köpek oluyor ve gece geç saatlerde havlıyorlar ve uyuyamıyor vatandaşlar orada oturan vatandaşlar. Yani bunları alalım daha güzel bir yere verelim. Yamanlar’a götürelim, yani çarşının dışında daha uygun bir yer. Yamanlar olmaz da Gümüşpala olur, Manavkuyu olur.

BAŞKAN- Evet arkadaşlar tamam.

Ertuğrul CİVELEK- Özür dilerim belki yanlış bir şey telaffuz ettim ama kusura bakmayın. Yani çarşıda esnaf bundan rahatsız, vatandaş rahatsız.

BAŞKAN- Ya ne çektik bu köpeklerden.

Emre DEMİR- Dervişin fikri zikri meselesi oldu bu. Yamanlar, Gümüşpala.

BAŞKAN- Alim Bey çok önce söz istemişti.

Alim ÇANKAYA- Sayın meclis üyeleri Dünya Konut Günü bugün ama çok güzelde bir tartışma oldu başkanımın başkanlığında. Her bir meclis üyesinin başkanım da dahil Bayraklıdaki konutların yenilenmesi insanların medeni, çağdaş bir ortamda yaşaması konusundaki görüşleri için teşekkür ederim. Bu konuda ilave katkıların çok olacağı düşüncesindeyim.  Ayrıca bugün Dünya Yaşlılar Günü de.

BAŞKAN- Alim Bey sen gençsin ya.

Alim ÇANKAYA- Meclisin en yaşlısı da benim. Yani yaş olarak benim ama hakikaten şu bir gerçek bizim gençliğimizde yaşlılara karşı çok farklı saygılar gösterilir onlara yardımcı olunurdu. Ben iyi hatırlıyorum gençliğimizde yıllarca İstanbul’da kaldık 1-2 gün arabada tam olarak yürüyemedik. Temenni ediyorum gençlerimize bu eğitimlerin verilmesinde belediyemizin de katkısı olmalı diye düşünüyorum. Hepinize saygılar sunuyorum.

BAŞKAN- Çok teşekkür ederim. Buyurun Abdullah Bey.

Abdullah AKTAŞ- Başkanım hayvan barınaklarıyla ilgili sizin seçim vaatleriniz içinde vardı. Hayvanlarımızı oraya buraya götürmeye gerek yok, bu projeyi biran önce hayata geçirin hayvanlarımızı oraya koyalım, hem eğitimlerini verelim hem bakalım. Şimdi ben bir konuya daha değinmek istiyorum.

BAŞKAN- Buyurun.

Abdullah AKTAŞ – Bayraklı Belediyesinin geçtiğimiz dönemden bahsediyorum, mahkeme kararını gerekçe göstererek vurdumduymazlığı örtmeye çalıştığı 31.12.2017 tarihi itibari ile kapattığı Özkanlar Pazaryeri yeniden açılıyor. Geçtiğimiz hafta protokolleri imzalandı, Karayolları Genel Müdürlüğümüz ile Bornova Belediyesi ve Pazarcı Odasıyla protokoller yapıldı herhalde 1-1.5 ay içerisinde de viyadüklerin altında bu Pazar açılmaya başlanacak.

BAŞKAN- Yani 2 ay önce açılacaktı biraz gecikti.

Abdullah AKTAŞ- Şimdi öncelikle Bayraklı’lı olarak ve Bayraklı meclis üyesi olarak üzüldüğüm bir tarafı var. Biz bu pazara yardımcı olamadık, bir pazarı öyle yada böyle şu bu gerekçelerle oyalayarak kapattık Bornova Belediyesi sahip çıktı bu dönem, kendilerine önce teşekkür ediyorum.

BAŞKAN- Büyükşehir Belediyemizin öncülüğünde. Çünkü o alanda da geçici olarak verelim dedik ama inşaat başlarsa sıkıntıya düşerler. Böyle bir çözüm bulundu yani 2.5-3 ay önceydi ilk başta.

Abdullah AKTAŞ- Şimdi ayrıca buranında yeni ismi ‘Yeni Özkanlar Pazaryeri’ olacakmış. Aynı isimle devam ediyor. Bence bize düşen biran önce yapılacak olan projelerle vs. ile bu pazarı kendimize çekmek. Bayraklının bir pazarını biz başka ilçemize vermeyelim. Tamam, o da bizim bir ilçemiz ama Pazar Bayraklıyla özleşen bir Pazar biran önce bizim kendi bünyemize çekmemiz bizim görevimiz diye düşünüyorum.

BAŞKAN- Büyükşehirdeki bütün işlemler bitti yani gerekli plan tadilatları vs. ihale aşamasında. Bu bizim yerimiz evet.

Abdullah AKTAŞ- Bir de başından beri haklarını koşturan, haklarını savunan Esnaf kardeşlerimize teşekkür etmek istiyorum. Yaklaşık 22 ay boyunca emeklerinin karşılığını almak için gece gündüz eylem yaptılar, yol kapattılar, belediyeye geldiler ve en sonunda da belli bir nebze çözülmüş oldu. Ben o esnaf arkadaşlarıma teşekkür ediyorum, azimlerinden dolayı. Ayrıca katkı koyan tüm birimlere de teşekkür ediyorum. 

BAŞKAN- Buyurun Sonra size vereyim.

Emre DEMİR- Başkanım bende herkesi sevgiyle selamlıyorum. Ertuğrul Beydi sanırım biraz önce söylediğine gülüp geçtiniz ama Yamanlar, Gümüşpala, Cengizhan Mahallesi gibi biraz daha varoş dediğimiz mahallelerimize vatandaşlarımız der ki neden bize hizmet gelmiyor? O da o talihsiz söylem özetledi neden hizmet gitmediğini. Merkez mahallelerle bizim farkımız, ben de Yamanlar da doğup büyüdüm, maalesef özetledi bugüne kadar neden 10 senedir hizmet gitmediğini. Ben başkanım bugün şu konuya değinmek istiyorum.

BAŞKAN- Yok ya biraz abarttın ama.

Emre DEMİR- Yok başkanım olur mu? Direk akla Yamanlar’ın gelmesi ironik değil mi? Birde ardından Gümüşpala diyor bir de, ezberlemiş oranın mahallelerini. Hizmet götürelim demiyor da, neyse… Sayın başkan değinmek istediğim konu biraz üzücü bir konu, beni üzdü. Geldiğiniz ilk gün mobing uyguladığınız, fiziki şartları yetersiz olan bir yeri mesai alanına gönderdiğiniz personelinizin sosyal medyada yazmış olduğu yazıyla gündem gelmiş oldu bu bizim grubumuzda. Kendisine haksız yere mesai yazılmandan bahsediyordu. Gidip konuştuk, görüştük belgeleriyle beraber gördük kendisine haksız yere mesai yazılmış. Bunu dile getirmemdeki sebep ise… Buyurun bir şey söyleyecektiniz.

BAŞKAN- Haksız yere mesaimi yazılmış?

Emre DEMİR- Mesaiye kalmadığı halde mesaiye kaldı diye gösterilmiş, kendisi de bunu bas bas bağırıyor. Sosyal medyada haberiniz var. Haberiniz yok mu başkanım? O zaman ben anlatayım size başkanım.

BAŞKAN- Ana hatlarıyla söyleyin.

Emre DEMİR-  Tabi anlatayım. İsim vermeden anlatmak istiyorum ben, Fen İşlerinde çünkü belirli isimler geçiyor ben bunları da dile getirmek istemiyorum mecliste. Bunu dile getirmemdeki sebepte biraz önce siz bizde dönmez dediniz ya maalesef burada da dönmeye başladı herhalde. Çünkü bu bizim sadece sosyal medyada gündeme gelince öğrendiğimiz bir durum, haksız yere mesai yazılması fazla mesai yazılması. Bununla alakalı biz mesai parasını da vermek istediğini öğrendik beyefendinin fakat muhatap bulamıyor. Muhattap bulamadığı halde kendisi disiplin kuruluna sevk ediliyor ve 3 mesai ceza alıyor. Adam hem parayı geri vermek istiyor hem de neden geri vermek istiyorsun diye ceza alıyor ve buna BAY-BEL yani sendika üyelerimiz ceza vermeyiz diyorlar. Sendika üyelerimizin ret verdiği bir durumda kendi belediye personeliniz okeyliyor ve ceza alıyor. Bu konuyla alakalı ilgilenmenizi istiyoruz, bu konu bence ciddi bir konu.

BAŞKAN- Öncelikle buradan Adalet ve Kalkınma Partisindeki arkadaşlarımıza kendi personelimizin belediye bünyesinde siyasi manevralar yaparak ve bunu farklı mecralarda kullanılacak şekilde işlemlerden uzak durmanızı rica ediyorum. Ben buraya geldiğimde bir söz verdim, kimsenin ekmeğiyle oynamayacağız.

Emre DEMİR- Evet, biliyoruz.

BAŞKAN- Söz konusu arkadaşımızın sosyal medyalarında paylaştıklarının vesairelerinin herhangi birinin koltukları değişmiş olsaydı, biriniz adına yapılmış olsaydı ben inanıyorum ki ikinci gün o işlemi bitirirdiniz. Daha sonrasıyla ilgili bir görev değişikliğiyle ilgili daha önce aynı yerde aynı işlemler yapılırken yine havuz medyası içerisinde bunu manşet yapmasına kadar yine sesimizi çıkarmadık. Bir saniye…

Emre DEMİR- Bu sizinle onun arasında olan bir durum. Bizi ilgilendiren durum burada kalınmadığı halde mesai yazılması.

BAŞKAN- Hayır… Bu daha öncede gündeme geldi. Mesele şu, bu belediyenin yaptığı bütün işler nasıl bugün yaptığımız işler hepimizi ilgilendiriyorsa, geçmiş süreçte aslında herkesi ilgilendiriyor. Birçok işlem var, tartışmalı bir çok işlem var. O dönemde bu işleri yapan arkadaşların yetki ve sorumluluklarının nereden alındığı, ne kadar korunduğu, neler yapıldığı, seçim sürecinde nelerin olduğu vesairesi bunların hepsi bizim unuttuğumuz meseleler. Şimdi burada dediğimiz şey şu, lütfen bir daha bu tür meseleleri meclis gündemine getirmeyin. Bu bir sıkıntıysa…

Emre DEMİR- Bu konuyla alakalı aradık size ulaşamadık sayın başkan.

BAŞKAN- Böyle bir şey yok. Böyle bir meselede gelirsiniz, ulaşamazsınız meclisten sonra söylersiniz, meclisten önce söylersiniz.

Emre DEMİR- 2 defa aramışım ulaşamamışım bir de kalkıp meclisten sonra brifing mi vereceğim başkanım?

BAŞKAN- Bakın bir daha böyle bir şey yaparsanız gerekli tedbirleri ben alırım.

Emre DEMİR- Tabi alabilirsiniz. Önce tedbiri kendi personeliniz üzerinde almanız gerekmekte.

BAŞKAN- Bakın gerekli tedbiri ben alırım. Bu belediye de hiçbir arkadaşımızın, hiçbir bürokratımızın, hiçbir çalışanımızın siyaset yapma hakkı yok çalışma saatleri içerisinde. Bakın net.

Emre DEMİR- Sayın başkan tekrar söylüyorum, sizinle personelimiz arasında olan bir durumdur.

BAŞKAN- Herhalde ne dediğimi anladınız.

Emre DEMİR- Hukuki bir süreci varsa hukuki yoldan süreci takip edersiniz.

BAŞKAN- Bakın diyorum ki bu mesele ile ilgili sıkıntınızı meclis gündemi dışında siyasete bulaştırmadan gelir bize söylersiniz. Bir eksiklik bir fazlalık varsa biz gereğini yaparız. Bizim burada 1800 arkadaşımız çalışıyor, 1825 arkadaşımız çalışıyor ve bu arkadaşlarımızın bazen gerek müdürlüklerde, gerek diğer bürokraside olan işlemlerinin tamamının faturası bizim üzerimizden işlemez. Tabi ki zaman zaman yanlışlıklar zaman zaman kontrolümüzden kaçan bir sürü işlem olacak, zaten bizim de varlık gerekçemiz o. O yüzden meclis grubu seçiliyor. Denetleme görevini yerine getirsin diye ama bu tür meseleler siyasete malzeme olursa sıkıntı olur.

Emre DEMİR- Bunu mecliste konuşmayacağızda ne yapacağız?

BAŞKAN- İlgili arkadaşımıza da gerekli uyarılar…

Abdullah AKTAŞ- Sayın başkanım Emre kardeşimizin söylemek istediği orada siyasi veya başka bir şey değil.

BAŞKAN- Mevcut arkadaşımızın bütün alanlarda siyaset vesaire yaptığı çok açık.

Emre DEMİR- O sizinle kendisi arasında olan durum sayın başkan, beni ilgilendiren Bayraklı Belediyesinin Bütçesinden mesaiye kalmayan vatandaşa mesai yazılması. Dile getirmeyecektim dile getireyim. Fen İşleri Müdürünüzün mesaiye kaldığı halde mesaisini vermediği 5 personelimize tehditvari bir söylemle bildiğiniz yere şikâyet edin. İşte o bildikleri yer biziz bize şikâyet ettiler. Dile getirelim diye şikâyet ettiler. Mafya vari, tehdit vari söylemlerle…

BAŞKAN- Söyleminize lütfen dikkat edin. Burada size bir sorun aktarılmış, bakın siz bu meselenin avukatı değilsiniz ve bunda da bu sorunu dile getirirken, bir; dile getirdiğiniz mecra yanlış bir mecra iki; söyleminiz yerinde bir söylem değil.

Emre DEMİR-  Bayraklı Belediyesinin bütçesinden bu işçilerin hesabına fazla para yatırılıyor.

BAŞKAN- Bizim bürokratlarımızla ilgili hiçbir arkadaşımızın, hiçbir meclis üyemizin “mafya vari vs.gibi” söz söyleme hakkı yok.

Emre DEMİR-  Personelleriniz orada bir gün bir gezin…

BAŞKAN- Ben gerekli cevabı verdim. Aynı şekilde devam ederseniz gerekli tedbiri alırım, nokta.

Emre DEMİR- Bildikleri yer biziz. Ne kadar tedbir alırsanız alın bizim de hoşumuza gider bu biz de destekleriz.

BAŞKAN- Alın.

Emre DEMİR- Siz alın ki bizde sizi destekleyelim sayın başkan.

BAŞKAN- Şimdi sevgili arkadaşım bak… Yeşim Hanım lütfen. Bakın burada meclis gündemine gelecek işler belli, gelemeyecek işler belli.

Abdullah AKTAŞ- Başkanım zaten gündeme gelmeyecek işlerle başladık esas ondan başladı bu sinir stres. Alakasız bir şeyle gündeme başladık… Bayraklıyı bıraktık başka şeyler konuştuk hep.

BAŞKAN- Evet neyse.

Emre DEMİR- Ben bu konunun üzerinde durmanızı istiyorum sayın başkan. Bu konuyla alakalı daha bir çok notlarım var dile getirmek istemiyorum, size ulaşamadığımız için burada dile getirdik, kusura bakmayın ben arayıp da ulaşamadığım başkana birde gelip burada brifing vermek zorunda değilim.

BAŞKAN- O zaman üslubunuza…

Emre DEMİR- Üslubumda ne var benim ya? Sizin Fen İşleri Müdürünüzün söylediğini söylüyorum. Onun üslubu bu.

BAŞKAN- Sizin Fen İşleri Müdürünüzün değil, bizim Fen İşleri Müdürümüz bu bir.

Emre DEMİR- Bizim Fen İşleri Müdürümüz olsun. Çiğliden gelen Fen İşleri Müdürümüz.

BAŞKAN- İki, nerden geldiği kimseyi ilgilendirmez. Çiğliden de gelebilir, Atina dan da gelebilir, Van’dan da gelebilir, Muştan da gelebilir. Burada bir sıkıntı mı var?

Emre DEMİR- Yok bir sıkıntı yok.

BAŞKAN- E sorun ne?

Emre DEMİR- Sizin ekibiniz. Dönmez dediniz ya bunlar dönmeye başlamış. Ben de bunu size anlatıyorum.

BAŞKAN- Dönmez dönmez. Sen hiç canını sıkma dönmez. Bizim burada ne yaptığımız, ne tür tedbirler aldığımız, neler yaptığımız vatandaşın gönlünde ve yüreğinde açık ve net. Çok açık, bir yerde eğer ahlaktan, vicdandan doğru işten söz ediliyorsa altını çizerek söylüyorum benim adım Serdar SANDAL ekmek kadar aziz su kadar berrağım ben, bu kadar net.

Emre DEMİR- Maşallah.

BAŞKAN- Evet, buyurun.

Serap KESKİN- Mikrofon yeterli herhalde? Evet, Ekim ayındayız biliyorsunuz arkadaşlar. Ekim ayı bir kere mutluluklar getirmesini diliyorum. Bugün 1 Ekim Dünya Çocuk Günü, aynı zaman da Yaşlılar Günü. Çocuklara güven, yaşlılara huzur sağlamak sosyal devletin temel görevlerinden biri. En büyük temennim, devletin bu görevi hassasiyetle yerine getirmesi. 1 Ekim Dünya Çocuk Günü ve Yaşlılar günü kutlu olsun. Teşekkür ediyorum.

BAŞKAN- Evet arkadaşlar. İyi tamam son söz.

Abdullah AKTAŞ- Bizim sorduklarımız vardı size, cevap verecektiniz arada kaynamasın. Geçen meclis sorduklarımızın cevaplarını vereceğim demiştiniz. Onları bekliyoruz. Bir de …

BAŞKAN- Yazılı verelim size olur mu?

Abdullah AKTAŞ- Tamam olur başkanım. Şimdi bu böcekle ilgili son durum nedir başkanım? Uçmaya mı başladı, ne yaptı? Gelişmelerden haberimiz yok. Nedir son durum? Bir de bir şey daha soracağım biraz önce dediniz ya ben seçim zamanlarımda da vaatlerim içinde de vardı, hiçbir arkadaşımızın ekmeğiyle oynamayacağım dediniz ama işten çıkarılan personel olduğunu biz biliyoruz. Bunların çıkarılma gerekçesi nedir? Yani sözleşmesi mi bitti çıkartılmıştır veya başka bir sebep mi var. 20 nin üzerinde arkadaşımızın çıkartıldığını biliyoruz.

BAŞKAN-  Hayır, belirli sözleşmeleri yapan arkadaşların sözleşme süreleri bitmişse bitmiştir. Bizim onun dışında bir arkadaşı işten çıkarma gibi bir durumumuz yok ama bu şu demek değil, bu saat itibari ile görevinin ve sorumluluğunun farkında olmayan arkadaşlarla ilgili biz bu tedbiri alırız.

Abdullah AKTAŞ-  O ayrı bir konu. Yani rakamlar çok…

BAŞKAN- Yok o belirli dönemlerdeki şeylerle ilgili, biz hiçbir arkadaşımızın işine son vermedik. Gerekli uyarıları falan yapıyoruz…

Abdullah AKTAŞ- Siz yinede öyle demeyin de yinede bir bakın başkanım.

BAŞKAN- Bazı çok istisnayi durumlar var, bunları burada konuşmamak lazım. Biz birebir konuşabiliriz. Yani başka şey var. Mesela bugün bir arkadaşımızla ilgili bir şey geldi aslında durumu söylemekte karşı tarafı rencide eder diye söylemiyorum. Konuşuruz onları ama bizim birebir arkadaşın işine son verdiğimiz herhangi bir işlem yok.

Abdullah AKTAŞ- Böcekle ilgili son durum nedir başkanım?

BAŞKAN- Böcek, benim karar verebileceğim bir mesele değil. Biz gerekli yerlere gerekli şikâyetlerde bulunduk, arkadaşlar gerekli ifadelerini verdiler, iş Cumhuriyet Başsavcılığımızda sanıyorum. O meseleyi de sanırım Emniyet birimimiz hassasiyetle inceliyor. Karar oluştuğunda biz de öğreneceğiz yani. Şuan için bize bildirilen bir işlem yok ama ben bu meselenin üzerinde hassasiyetle durulduğuyla ilgili duyum alıyorum ama nedir, ne değildir? O konuda çok net bilgim yok. Biz de istiyoruz ki aydınlansın.

Abdullah AKTAŞ- Peki kamera kayıtlarının silindiğini falan duyuyoruz. Belli saatlerde belli günde ya da oraya montaj yapılırken 7 dakikalık kayıtların silindiği falan geliyor kulağımıza.

BAŞKAN- Tamamen asparagas. Burada temel sıkıntılardan bir tanesi bizim başkanlık katına çıkan merdiven dâhil, o bekleme salonu dâhil başkanlık katının diğer birimleri dahil buralarda kamera yoktu, yokmuş daha doğrusu ve biz şimdi bu alanların tamamına kamera taktırdık. Böyle bir şey yok yani.

VIII. TOPLANTIYA KATILAMAYAN MECLİS ÜYELERİNİN MAZERETLERİNİN GÖRÜŞÜLMESİ

BAŞKAN- Toplantıya katılamayan meclis üyelerimiz sadece Gamze Gül Hanım var sanıyorum. Katılamayan arkadaşın mazeretlerini oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliğiyle kabul edilmiştir.

IX.  2. BİRLEŞİMİN GÜN VE SAATİNİN TESPİTİ.

BAŞKAN- Bir dahaki meclisimiz…

Yeşim TEKOĞLU- 4 Ekim Cuma saat 18.00.

BAŞKAN- 4 Ekim Cuma saat 18.00. bir dahaki meclisimiz. Herkese hayırlı akşamlar diliyorum.

    Serdar SANDAL

   Belediye Başkanı

                                                   İpek KUL                                     Mukaddes IŞIN

                                                       Üye                                                        Üye