BAYRAKLI BELEDİYE MECLİSİNİN 2020 YILI MART AYI TOPLANTISININ 02.03.2020 TARİHLİ I. BİRLEŞİMİNİNE AİT TUTANAK
HAZIR BULUNANLAR :
Belediye Başkanı : Serdar SANDAL
Üyeler : İsmail SARI- İbrahim BALIKÇI- Hulisi BAŞARAN- Yeşim TEKOĞLU- Gamze Gül ÇAMUR- İrfan ÖNAL- Cindi Can POLAT- Serap KESKİN- İpek KUL- Nilgün ALPASLAN- Osman AKSEKİ- Zehra ONGUN- Gönül GÜNGÖR- Ali UĞUREL- Emel ARSLAN HÜR- Ertuğrul CİVELEK- Hasan KARABAĞ- Alim ÇANKAYA- Metin UYMA- Mukaddes IŞIN- Şentürk APAYDIN- Kıyasettin AYDEMİR- Özgür HIZAL- Osman SAĞLAM- Abdullah AKTAŞ- Mikail BİLİCİ- Hayrullah TELLİ- Seyfettin ATBAŞ- Murat PERVANE- Ahmet ÖZTEP- Emre DEMİR- Orhan TEMİZ- Muhammet ŞAHİN- Derviş KABACIK.
HAZIR BULUNMAYANLAR: Mehmet TOPTAŞ- Şeyhmus BIÇAKÇI- Dilek YILDIZ.
Saygı duruşu ve İstiklal Marşı
I. BAŞKAN TARAFINDAN MECLİSİN AÇILMASI
BAŞKAN- Evet değerli meclis üyelerim sevgili konuklar çoğunluğumuz var meclisi açıyorum. Bayraklımıza, İzmir’imize ve ülkemize hayırlı uğurlu olmasını temenni ediyorum. Her ayın ilk meclis oturumunda meclisimize Saygı duruşu ve İstiklal Marşı ile başlıyoruz, buyurun.
II. GEÇMİŞ TOPLANTI TUTANAĞININ OYLANMASI
07.02.2020 tarihli Meclis Tutanağı.
BAŞKAN- Geçmiş toplantı tutanağıyla ilgili Yeşim Hanım.
Yeşim TEKOĞLU- Oylanmasını talep ediyoruz başkanım.
BAŞKAN- Abdullah Bey?
Abdullah AKTAŞ- Oylanması uygundur başkanım.
BAŞKAN- Evet değerli meclis üyeleri geçmiş toplantı tutanağını oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir.
Yeşim TEKOĞLU- Başkanım gündeme geçmeden önce söz alabilir miyim?
BAŞKAN- Buyurun.
Yeşim TEKOĞLU- Sayın başkanım değerli meclis üyeleri hepinize saygı ve sevgiler sunuyorum. Bugünkü meclis açılışımızda saygı duruşumuz İdlib de şehit olan Mehmetçiklerimiz için olsun. Bu şehit olan Mehmetçiklerimiz için hepimizin yürekleri yandı, 36 askerimiz şehit düştü gencecik yavrularımız hayatlarını kaybediyor. Artık yetmedi mi bu kadar acıların yaşanması? Ülkemizde artık şehit haberi vermeyelim, ben artık bu meclisten sürekli şehit haberlerini, başsağlığı dilemekten çok üzgünüm. Analarımız, babalarımız, kardeşlerimiz, bacılarımız ağlamasın askerlerimizin ayağına taş değmesin. Huzurun barışın ve mutluluğun hâkim olduğu bir Türkiye diliyorum. Gerçekten üzülüp sorunlara çözüm bulunduğu adaletin desteklendiği yarınları istiyoruz. Kaybettiğimiz tüm şehitlerimize rahmet ve ülkemize başsağlığı diliyorum. Teşekkür ederim başkanım.
BAŞKAN- Evet Abdullah Bey siz bir şey söyler misiniz gündeme geçmeden önce?
Abdullah AKTAŞ- Bende o zaman söz alayım başkanım ben gündem sonunda alacaktım ama. Ülke menfaatlerimizi korumak için görevli oldukları Suriye’nin İdlib şehrinde şehit olan askerlerimize Allahtan rahmet yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz. Devletimiz bugüne kadar şehitlerimizin kanını asla yerde bırakmamış bundan sonrada bırakmayacaktır. Türk halkının menfaatlerini sonuna kadar müdafaa etmeye de devam edecektir. Ülkemiz sınırları içersinde ve dışında mevcut olan terör riski hiçbir zaman göz ardı edilmemiş edilmeyecektir. Bugün Suriye de yerli mühimmat sistemleriyle gereken yapılmakta ve dünya da bir ilk olan siha sürü sistemi ile en güvenilir savunma sistemlerinin imha edilebileceği tüm dünyaya gösterilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti milletimizin desteği ile her türlü zorluğu aşacak güce ve kudrete sahiptir. Zulme karşı verdiğimiz hak mücadelesi sonuna kadar da devam edecektir, şehitler tepesi boş değildir boş kalmayacaktır. Türkiye bugünü ve geleceği bakımından tarihi ve hayati mücadele içindedir. Neticeleri en az yüz yıl önceki kadar büyük olacak bir mücadeleden ülkemizin ve milletimizin menfaatlerini koruyacak zaferlerle çıkmak için gece gündüz demeden Türkiye sınırları içersinde ve dışında mücadelesini sürdürecektir. Her biri canımızdan birer parça olan askerlerimizin hayatına kast edenlere gerekeni yapmakta devlet ve millet olarak da boynumuzun borcudur. Bu büyük mücadeleyi verirken kanlarıyla bu toprakları bize vatan kılan tüm şehitlerimize bir kez daha Allahtan rahmet diliyorum, ruhları şad olsun.
BAŞKAN- Evet teşekkür ederim. Buyurun.
Muhammet ŞAHİN- Türkiye Cumhuriyeti Devleti 27 Şubat 2020 de İdlib kırsalında katil Esad unsurlarıyla zalim işbirlikçileri tarafından alanen ve alçak bir hava saldırısına maruz kalmıştır. Allah korkusu taşımayan insan sevgisi tanımayan caniler Regaip Kandilimizi kana bulamışlardır. Derinleşen İdlib krizi milli bekamız en üst düzeyde tehdit eden bir hüviyete bürünmüştür. İdlib de vuku bulan bu saldırıda 34 kahramanımız şehit olmuş 32 kahramanımız da yaralanmıştır. Elbette acımız büyüktür, bundan sonra hiçbir bahanenin hiçbir sözün itibarı iradesi ve inandırıcılığı kalmamış bütün ezberler bitmiş ve tükenmiştir. Rusya federasyonu bizim tarafımızdan malum olan menfur ve meşum yüzünü bir kez daha göstermiş Türkiye ye karşı beslediği gizli husumeti açıkça ifşa etmiştir. Katil Esad cinayet ve rezaletleriyle resmen düşman kafa yerleşmiş nefretin ve şiddetin yegâne failine dönüşmüştür. Milliyetçi Hareket Partisi Türkiye Cumhuriyetinin her türlü askeri müdahale hakkını ve mücadele kararını haklı ve meşru görmektedir. Suriye hava sahasının Rusya tarafından açılıp açılmaması hükmünü tümden kaybetmiş artık güç ve zor kullanmak kaçınılmaz bir mecburiyet haline gelmiştir. Milliyetçi Hareket Partisi hükümetin alacağı siyasi ve asgari her karar her uygulama her tasarrufun bedeli ne olursa olsun yanında duracak açıkça destekçisi olacaktır. Düşman görüldüğü yerde ezilmelidir. Nitekim İdlib’e kara hava operasyonu süratle icra edilmelidir ve edilmiştir. Gelişmeleri silahlı çatışmadan sıcak savaşa dönüşme konusu Türkiye’nin meselesi olmaktan artık çıkmış kan döken rejim unsurlarının bulundukları her yerde cezalandırılmaları Türk tarihine ve mahşeri vicdana karşı ertelenemez bir sorumluluk halini almıştır. Sonunu hazırlayan şerefsiz Esad hain ve umar saldırıların karşılığını en ağır şekilde almalı ve Türk milletine silah çevirmenin, bomba atmanın sonuçlarına acı şekilde muhatap olmalıdır. Milli güvenliğimizin temini maksadıyla bulunduğumuz alanlarda karşımıza kim çıkarsa çıksın doğduğuna pişman edilmeli bunun gereğini can pahasına yapılmalıdır. Bugünkü oldukça hassas ve nazik dönemde siyasi polemiklerle oyalanmak, ahlaken sorunlu tartışmalarla meşgul olmak vatanseverlikle Türk sevgisiyle asla tavzi ve tevil edilmeyecektir. Gün birlik olma beraber olma birlikte aynı cephede aynı şuur ve aynı ruhta buluşma günüdür. Kimin hangi siyaset anlayışının hangi fikrin ve ideolojik akımın mensubu olduğunun bir önemi elbette kalmamıştır. Önce ülkem ve milletim sonra partim ve ben ilkesinde cesaretle kucaklaşmak mühim ve müessir bir zorunluluk, bütün Türk vatandaşların seferberlik ruhuyla derin bir mücadele ortak paydasında kenetlenmeleri mukadderatımızda istikamet çizecek İstiklal ve İstikbal meselesidir. Esad ya pişman olup teslim bayrağını çekecek ya da bombaladığı topraklarda ona ve çetesine mezar olacaktır. Türkiye şehitlerine sahip çıkarak dökülen kanları yerde bırakmayacaktır. Muzaffer Türk milleti Allahın izniyle melaneti devirecek, hainleri yerle yeksan edecektir. Milliyetçi Hareket Partisi Türkiye’nin egemenlik haklarını muhafazasıyla birlikte güvenlik ihtiyaçlarının fedakârlıkla karşılanacağına inanmakta hükümete ve kahraman Türk Silahlı Kuvvetlerine sonuna kadar güvenmektedir. Biriz, diriyiz hep birlikte güçlüyüz aşılmaz islamın son kalesiyiz. Yılgınlık yoktur, umutsuzluk yoktur taviz ve teslimiyet asla söz konusu bile değildir. Aziz şehitlerimize Allahtan rahmet diliyorum, yaralı kardeşlerimize şifalar temenni ediyorum. Şehitler hepimizindir alınacak intikam hepimizin namusuna emanettir. Başımız sağ olsun vatan sağ olsun, zalimlere hainlere lanet olsun. Son olarak Yahya Kemal BEYATLI nın şu şiiri ile kapatmak istiyorum.
‘’Senin uğrunda ölen ordu, budur yâ Rabbi.
Tâ ki yükselsin ezanlarla müeyyed nâmın,
Galib et, çünkü bu son ordusudur İslâm'ın." Teşekkür ederim.
BAŞKAN- Evet değerli meclis üyeleri gerek Milliyetçi Hareket Partisi gerek Ak Parti gerekse Cumhuriyet Halk Partisi gurubu olarak biz de Bayraklı Meclisi olarak şehitlerimize Allahtan rahmet diliyoruz, yakınlarına ailelerine sabır diliyoruz. Umarız bir daha böyle acı haberler almayız. Arkadaşlarımızın da beyan ettiği gibi birlik beraberlik ve dayanışma günü bu anlamda herkes üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmeli diye düşünüyorum. Evet, arkadaşlar gündeme devam ediyoruz.
III. BELEDİYE BAŞKANI VE MECLİS ÜYELERİNCE GÜNDEME İLAVE EDİLMESİ İSTENEN ÖNERGELER
BAŞKAN- Yok mu? Dördüncü maddeye geçelim.
IV. GÜNDEME İLAVE EDİLMESİ İSTENEN BİRİMLERDEN GELEN ÖNERGELER
BAŞKAN- İki önergemiz var sanıyorum. Buyurun.
BAŞKANLIK MAKAMINA
22.02.2007 tarih ve 26442 sayılı Resmi Gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren Belediye Bağlı Kuruluşları ile Mahalli İdari Birlikleri Norm Kadro İlke ve Standartlarına Dair Yönetmelik çerçevesinde Sağlık Hizmetleri Sınıfında münhal bulunan ve Belediye Meclisimizin 14.04.2009 tarih 10/05 sayılı kararı ile ihdas edilen 1 adet 3 dereceli Ebe kadrosunun iptal edilerek yerine 1 adet 1 dereceli Hemşire kadrosunun ihdas edilmesi gerekmektedir.
Değişikliğe esas form ekte sunulmuş olup, konunun belediye meclisine havale edilmesi hususunu Olur’larınıza arz ederim.
BAŞKAN- Evet Yeşim Hanım.
Yeşim TEKOĞLU- Gündeme ilavesini talep ediyoruz başkanım.
Abdullah AKTAŞ- Gündeme ilavesi uygundur başkanım.
BAŞKAN- Arkadaşlar önergenin gündeme ilavesini oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir.
BAŞKANLIK MAKAMINA
İlgi yazı ekinde "T.C. İzmir Bayraklı Belediyesi Sosyal Yardım Yönetmeliği" Taslağına ilişkin Sayıştay Başkanlığının (b) görüş yazısına istinaden, Müdürlüğümüzce Yönetmelik Taslağında gerekli değişiklikler yapılmıştır.
T.C. İzmir Bayraklı Belediyesi Sosyal Yardım Yönetmeliğinin revize edilmiş hali yazımız ekinde sunulmuş olup, 5393 sayılı Belediye Kanuna göre evrakın meclis gündemine havalesini olurlarınıza arz ederim.
BAŞKAN- Arkadaşlar burada yapacağımız sosyal yardımların kriterlerini biz daha önce belirlemiştik aslında meclisimizden de geçmişti ama arkadaşlarımız bunu Sayıştay’a gönderip görüş istediler. Yani bu işi ne kadar doğru yapıyoruz oradan da her halde ufak tefek revizyonlarla geldi.
Yeşim TEKOĞLU- Gündeme ilavesini talep ediyoruz başkanım.
BAŞKAN- Abdullah Bey?
Abdullah AKTAŞ- Gündeme ilavesi uygundur başkanım.
BAŞKAN- Evet arkadaşlar önergenin gündeme ilavesini oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir.
V. BİRİMLERİN ÖNERGELERİNİN GÖRÜŞÜLMESİ
Yeşim TEKOĞLU- Başkanım gündemde yazıldığı şekilde okunmasını talep ediyoruz.
BAŞKAN- Abdullah Bey?
Abdullah AKTAŞ- Gündemde yazıldığı şekilde okunması uygundur.
BAŞKAN- Evet arkadaşlar gündemde yazıldığı şekilde oylanmasını oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir.
1- (ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME MÜDÜRLÜĞÜ-34) Belediye Meclisimizin 03.06.2019 tarih ve 46 sayılı meclis kararına istinaden Bayraklı Belediyesi Sosyal Etkinlik Merkezi açma,kapatma vb. işlemleri yürütme yetkisine sahip kurucu temsilcisi olarak atanan Kültür ve Sosyal İşler Müdür V. Selda ARSLAN'a verilen yetkinin iptal edilerek, Bayraklı Belediyesi Sosyal Etkinlik Merkezi açma,kapatma vb. işlemleri yürütme yetkisine sahip kurucu temsilcisi olarak Araştırma ve Geliştirme Müdür V. Osman Çağrı ŞAHİN'in atanması hk.
BAŞKAN- Evet Yeşim Hanım.
Yeşim TEKOĞLU- Başkanım zaten böyle bir yetki var sadece kişi değişimi olacak o yüzden oylanmasını talep ediyoruz.
BAŞKAN- Abdullah Bey?
Abdullah AKTAŞ- Başkanım şimdi 31 Marttan bu yana 9 ay geçti, iki ayı saymazsak 7 ayda şuan üçüncü müdür değişikliğine gidiliyor Sosyal İşler Müdürlüğünde bunun sebebi nedir?
Yeşim TEKOĞLU- Müdür değişikliği değil.
BAŞKAN- Kurucu temsilcisi.
Yeşim TEKOĞLU- Bu işlemleri yapmak için.
Abdullah AKTAŞ- Müdürün altına birim. Tamam.
BAŞKAN- Şimdi arkadaşlar burada da mesele şu; yani bizim geçmiş şemamızda müdürlüklerin işleri birbirlerine çok karışmış yani parça parça bunları ayıklayıp kendi alanlarına daha net çalışmalarını sağlayabilecek bir yapının peşindeyiz, bu işlemde onunla ilgili. Evet, arkadaşlar Yeşim Hanım?
Yeşim TEKOĞLU- Başkanım oylanmasını talep ediyoruz.
BAŞKAN- Abdullah Bey?
Abdullah AKTAŞ- Oylanması uygundur.
BAŞKAN- Evet oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir.
2- (ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME MÜDÜRLÜĞÜ-37) Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü bünyesinde faaliyet gösterip, Araştırma ve Geliştirme Müdürlüğü'ne devredilen Bayraklı Sosyal Etkinlik Merkezi ve Okul Öncesi Bakım ve Eğitim Merkezleri'ne 2020 yılı bütçesi kapsamında bütçe tertibi 03.02.01.04 olan Diğer Yayın Alımları bütçe ekonomik kodlu bütçe toplamı 340.000 TL ödeneğin Kültür ve Sosyal İşler Müdürlüğü bütçesinden, Araştırma ve Geliştirme Müdürlüğü bütçesine aktarılması hk.
BAŞKAN- Yeşim Hanım?
Yeşim TEKOĞLU- Başkanım bütçe tertibi değişim var o yüzden sadece Plan Bütçe komisyonuna havalesini talep ediyoruz. Yalnız bu ayki bir sonraki meclisimize arkadaşlarımız yetiştirsin.
BAŞKAN- Tamam. Abdullah Bey?
Abdullah AKTAŞ- Uygundur başkanım.
BAŞKAN- Evet önergeyi oylarınıza sunuyorum arkadaşlar. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir.
3- (ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME MÜDÜRLÜĞÜ-40) Japonya Büyükelçiliği 2021 Yerel Projelere Hibe Programına başvuruda bulunmak üzere; Belediyemizce hazırlanacak olan proje teklifinin sunulmasına, proje teklifinin başarılı bulunması durumunda uygulanmasına, sunulan proje için kurumumuzu temsile ve proje ile ilgili ihtiyaç duyulan tüm belgeleri imzalamaya yetkili kişi olarak Bayraklı Belediye Başkanı Serdar SANDAL'ın yetkilendirilmesi hk.
BAŞKAN- Yeşim Hanım?
Yeşim TEKOĞLU- Başkanım bu bir hibe programı zaten başvuruda bulunacaksınız. O yüzden oylanmasını talep ediyoruz.
BAŞKAN- Başvuruda bulunuldu herhalde.
Abdullah AKTAŞ- Oylanması uygundur.
BAŞKAN- Evet oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir.
4- (ARAŞTIRMA VE GELİŞTİRME MÜDÜRLÜĞÜ-44) Avrupa Demokrasi ve İnsan Hakları Türkiye Programı proje çağrısına iştirakçı olmak üzere; Belediyemizce hazırlanacak olan proje teklifinin sunulmasına, proje teklifinin başarılı bulunması durumunda uygulanmasına, sunulan proje için kurumumuzu temsile ve proje ile ilgili ihtiyaç duyulan tüm belgeleri imzalamaya yetkili kişi olarak Bayraklı Belediye Başkanı Serdar SANDAL'ın yetkilendirilmesi hk.
Yeşim TEKOĞLU- Aynı şekilde başkanım oylanmasını talep ediyoruz.
Abdullah AKTAŞ- Oylanması uygundur.
BAŞKAN- Evet dört nolu önergeyi oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir.
5- (PARK VE BAHÇELER MÜDÜRLÜĞÜ-358) İzmir ili, Bayraklı ilçesi, Tepekule Mahallesi 2089 sokak sağlık ocağı önünde bulunan parka "Şehit Jandarma Astsubay Üstçavuş Sadık Akın" adının verilmesi hk.
BAŞKAN- Yeşim Hanım?
Yeşim TEKOĞLU- Başkanım Sosyal İşler, Esnaf ve Kültür komisyonlarına sevkini talep ediyoruz.
Abdullah AKTAŞ- İlgili komisyonlara sevki uygundur.
BAŞKAN- Evet arkadaşlar beş nolu önergenin ilgili komisyonlara sevkini oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir.
6- (PARK VE BAHÇELER MÜDÜRLÜĞÜ-357) İzmir ili, Bayraklı ilçesi, Postacılar Mahallesi 7659 sokakta bulunan parka "Şehit Kara Pilot Yüzbaşı Ümit Özerli" adının verilmesi hk.
BAŞKAN- Yeşim Hanım?
Yeşim TEKOĞLU- Başkanım Sosyal İşler, Esnaf ve Kültür komisyonlarına sevkini talep ediyoruz.
Abdullah AKTAŞ- İlgili komisyonlara sevki uygundur.
BAŞKAN- Evet arkadaşlar altı nolu önergenin ilgili komisyonlara havalesini oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir.
7- (RUHSAT VE DENETİM MÜDÜRLÜĞÜ-1015) İlçemiz Mansuroğlu Mahallesi, 288/7 Sokak, No: 4/A ve Fuat Edip Baksı Mahallesi, 1609/12 Sokak, No:37/A adreslerinin içkili yer bölgesi olarak tespit edilmesi hk.
BAŞKAN- Yeşim Hanım?
Yeşim TEKOĞLU- Başkanım Hukuk, İmar, Çevre, Esnaf, Madde Bağımlılığı, Kent Konseyi ve Sosyal Konutlar komisyonlarına sevkini talep ediyoruz.
BAŞKAN- Komisyon kaldı mı?
Abdullah AKTAŞ- İlgili komisyonlara sevki uygundur.
BAŞKAN- Evet yedi nolu önergenin ilgili komisyonlara havalesini oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir.
8- (PLAN VE PROJE MÜDÜRLÜĞÜ-244) İzmir ili, Bayraklı ilçesi, Yamanlar Mahallesi, 26 M-4b paftada, 25432 ada 2 parselin güneyinde kalan kamuya terkli alanda bulunan ve yürürlükteki 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planında "Park" olarak belirlenmiş alan içerisine 6.00 m. x 3.00 m. ebatlarında 1 adet trafo yeri ayrılmasına ilişkin 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı değişikliği talebi hk.
BAŞKAN- Yeşim Hanım?
Yeşim TEKOĞLU- Başkanım İmar ve Çevre Sağlık komisyonlarına sevkini talep ediyoruz.
BAŞKAN- Abdullah Bey?
Abdullah AKTAŞ- İlgili komisyonlara sevki uygundur.
BAŞKAN- Evet sekiz nolu önergenin ilgili komisyonlara havalesini oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir.
9- (EMLAK VE İSTİMLAK MÜDÜRLÜĞÜ-995) Bayraklı ilçesi, Emek Mahallesi, 25M-1A pafta, 37094 ada, 10 nolu parseldeki 19/70 (38,00 m2) Belediyemiz hissesinin 3194 sayılı İmar Kanununun 17.maddesi gereğince parseldeki diğer hissedarlara hisseleri oranında satılıp satılmaması hk.
BAŞKAN- Yeşim Hanım?
Yeşim TEKOĞLU- Başkanım dokuzuncu gündem maddemiz dahil olmak üzere on üç dahil aynı gündem maddeleri hissedarlara satış. Bunların da Plan Bütçe, İmar, Hukuk komisyonlarına sevkini talep ediyoruz.
BAŞKAN- Abdullah Bey?
Abdullah AKTAŞ- İlgili komisyonlara sevki uygundur.
BAŞKAN- Evet dokuz, on, on bir, on iki ve on üç nolu önergelerin ilgili komisyonlara havalesini oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir.
14- (İNSAN KAYNAKLARI VE EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ-1181) Belediye Meclisimizin 14.04.2009 tarih 10/05 sayılı kararı ile ihdas edilen 1 adet 3 dereceli Ebe kadrosunun iptal edilerek yerine 1 adet 1 dereceli Hemşire kadrosunun ihdas edilmesi hk.
BAŞKAN- Yeşim Hanım?
Yeşim TEKOĞLU- Oylanmasını talep ediyoruz başkanım.
BAŞKAN- Abdullah Bey.
Abdullah AKTAŞ- Oylanması uygundur.
BAŞKAN- Evet oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir.
15- (SOSYAL YARDIM İŞLERİ MÜDÜRLÜĞÜ-287) Sosyal Yardım Yönetmeliğinde yapılan değişiklikler hk.
BAŞKAN- Yeşim Hanım?
Yeşim TEKOĞLU- Başkanım sizin de belirttiğiniz gibi Sayıştay’dan küçük değişiklikler varmış gelen raporda. Örneğin Bayraklı yazarken önüne İzmir eklensin diye ama yinede arkadaşlarımız komisyonda değerlendirsinler ve bir sonraki meclise yetiştirirlerse seviniriz. Sosyal İşler, Hukuk ve Ar-Ge komisyonlarını sevkini talep ediyoruz.
Abdullah AKTAŞ- İlgili komisyonlara sevki uygundur.
BAŞKAN- Evet arkadaşlar önergenin ilgili komisyonlara havalesini oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir.
VI. İHTİSAS KOMİSYON RAPORLARININ GÖRÜŞÜLMESİ
1- (BİLGİ İŞLEM MÜDÜRLÜĞÜ-102) Bilgi İşlem Müdürlüğü Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmeliğinde yapılan değişikliklerin kabulüne ilişkin Hukuk, Eğitim, Araştırma ve Geliştirme (AR-GE) Komisyonları (oy birliği) ortak raporu.
BAŞKAN- Yeşim Hanım?
Yeşim TEKOĞLU- Komisyonlardan geldiği şekliyle oylanmasını talep ediyoruz başkanım.
Abdullah AKTAŞ- Komisyonlardan geldiği şekliyle oylanması uygundur.
BAŞKAN- Evet arkadaşlar komisyonlardan geldiği şekliyle oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir.
2- (PLAN VE PROJE MÜDÜRLÜĞÜ-100) Bayraklı İlçesi, Mansuroğlu Mahallesi, 25o-IVc pafta, 23 ada, 276 no.lu parselde yer alan “Özkanlar Camii”ne ilişkin hazırlanan avan proje doğrultusunda yapılaşma koşullarının yeniden düzenlenmesine dair 1/1000 ölçekli Uygulama İmar Planı Değişikliği talebine ilişkin İmar, Hukuk, Kentsel Dönüşüm Komisyonları (oy birliği) ortak raporu.
BAŞKAN- Yeşim Hanım?
Yeşim TEKOĞLU- Başkanım bu gündem maddesiyle ilgili size ben tekrar teşekkür etmek istiyorum. Cami alanlarımız ile ilgili diyanetimizin müftümüzün istediği şekilde projeleri onayladınız, hiçbir şey gözetmeden. Teşekkür ediyorum meclis üyelerimize de.
BAŞKAN- Evet öncelikle komisyona sonra meclisimize.
Abdullah AKTAŞ- Başkanım ben de komisyon üyelerine rağmen buna olur verdiğiniz için ben size ayrıca teşekkür ediyorum.
Yeşim TEKOĞLU- Bu konuda hiç bir şey yoktu. Özkanlar Cami ile ilgili bir şey yoktu Abdullah Bey.
Abdullah AKTAŞ- İtiraz eden arkadaşlarımız vardı bu cami alanlarıyla ilgili bu tür değerler hepimizin değerleri, ibadethanelere özel bir ilgiyle bakılmasını ben rica ediyorum.
Yeşim TEKOĞLU- Ben emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Başkanım iki, üç, dört, beş, altı nolu komisyon raporlarının hepsi oy birliği ile gelmiş. Komisyonlardan geldiği şekilde oylanmasını talep ediyoruz.
BAŞKAN- Abdullah Bey.
Abdullah AKTAŞ- Uygundur başkanım oylanması.
BAŞKAN- Evet arkadaşlar iki, üç, dört, beş ve altı nolu önergelerin komisyonlardan geldiği şekliyle oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir. Teşekkür ediyorum.
VII. SONUÇLANMAYAN ÖNERGELER
1- (EMLAK VE İSTİMLAK MÜDÜRLÜĞÜ-871) Mülkiyeti Belediyemize ait; Org. Nafiz Gürman Mahallesi, Kubilay Caddesi, No:73 -73/A adresinde bulunan (37180 ada 10 no.lu parsel) 1 no.lu mesken niteliğindeki bağımsız bölümün, 2 no.lu mesken niteliğindeki bağımsız bölümün, 3 no.lu mesken niteliğindeki bağımsız bölümün, 4 no.lu dükkan niteliğindeki bağımsız bölümün 10 yıl süreli intifa haklarının değerleriyle birlikte Baybel Genel Personel Hizmet Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketi'ne ayni sermaye olarak konulması hk.
BAŞKAN- Yeşim Hanım?
Yeşim TEKOĞLU- Başkanım tekrar komisyonlarda değerlendirilmesini talep ediyoruz. Plan Bütçe…
BAŞKAN- Burada bir bilgilendirme eksiği var. Komisyonlarda bu bilgilendirmeleri yapalım komisyon üyelerimiz de kararlarını versinler. Bir dahaki meclise yetiştirelim.
Abdullah AKTAŞ- Evet ilgili komisyonlarla sevki gündemde kalması uygundur.
Yeşim TEKOĞLU- Evet Plan Bütçe, Hukuk, Sosyal Konutlar komisyonlarına tekrar sevk ediyoruz.
BAŞKAN- Evet önergelerin tekrar komisyonlara havalesini oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir.
2- (EMLAK VE İSTİMLAK MÜDÜRLÜĞÜ-967) İzmir ili, Bayraklı ilçesi sınırlarında Belediyemiz hüküm ve tasarrufu altında olan alanlarda bulunan 160 (yüzaltmış) adet Billboard, 150 (yüzelli) adet CLP(raket), 7 (yedi) adet Megalight, 3 (üç) adet Led ekran Reklam Panoları ve Muhtelif Reklam Tanıtım Gereçlerinin 10 yıl süreli işletme hakkının değerleriyle birlikte Baybel Genel Personel Hizmet Sanayi ve Ticaret Anonim Şirketine ayni sermaye olarak konulması hk.
BAŞKAN- Bu da aynı durumda. Evet, Yeşim Hanım?
Yeşim TEKOĞLU- Başkanım tekrar bilgilendirme olacak. Plan Bütçe, Hukuk, Sosyal Konutlar, Esnaf-Sanatkarlar ve Pazaryerleri…
BAŞKAN- Evet aynı komisyonlara havalesini oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir.
Abdullah AKTAŞ- Başkanım bu iki maddeyle ilgili ben bir söz almak istiyorum. Şimdi bu iki maddeyle biz komisyonlar toplandık birinde yönetim kurulu üyemiz geldi ama ikincisinde şirket müdürümüzle tanışamadık.
BAŞKAN- Orada iletişimle ilgili bir sıkıntı olmuş bu hafta…
Abdullah AKTAŞ- Şimdi haklısınız herkesin işi gücü olabilir…
BAŞKAN- Gerekiyorsa ben de geleceğim.
Abdullah AKTAŞ- …fakat yaklaşık 20 tane meclis üyesi toplanırken şirketin artık kapatılıp kapatılmamasının kararının alınacağı bir noktada şirket müdürümüzün gelmemesi bizi ayrıca düşündürmüştür. Yani işi çoksa bence gidip kendi işlerine bakması lazım yok gerçekten buraya faydası olacaksa böyle önemli bir konuda bu komisyona katılması lazım. Ayrıca biz geçtiğimiz aylardaki komisyonlarda istediğimiz bilgileri maalesef alamadık. Şimdi siz de daha önce dediniz ki, BAY- BEL’in şirketleri artık eskisi gibi değil bir takım borçlarını ödeyebiliyor belli bir yere geldi bir takım borçları da kapattık neredeyse kafa kafaya dediniz daha önceki bilgilendirmenizde. Şimdi biz bu komisyonlara gelirken ilgili müdürlerimizde buradaysa bu son 8 ayın değerlendirmesini istiyoruz bilançosunu. Tamam, geçmişte belki sizin dışınızda bir takım yanlışlar bir takım yanlış yönetilmeler ya da farklı işler yapılmış olabilir. Son 8 ayda bu BAY-BEL in çalışanları çalışan kadrosu elindeki tüm kafe, kafeterya, düğün salonu ne varsa işlettiği ilgilendiği tüm birimler ayrıca 8 ayda BAY-BEL ne kazanmış, ne getiri sağlamış buralardan, zarar eden kafeler, kafeteryalar, düğün salonları neler? Ya da BAY-BEL in ödediği borçlar ne ödenmiş. Bunların bize bir doküman halinde verilmesini istiyoruz. Yani şimdi komisyonda da söyledik biz burada bu durumun karar merciiyiz fakat hiçbir meclis üyesi arkadaşımız ne bu şirketin ne olduğunu biliyor, ne iş yaptığını biliyor, ne giderini biliyor ne gelirini biliyor. Şimdi bilmediğiniz bir konuda da komisyondan bir yetki isteniyor yani bu şirketi kurtar deniliyor. Şimdi biz meclis üyeleri olarak şirketin ne durumda olduğunu bilmeden, ne yaptığını bilmeden bu şirkete nasıl yardımcı olabiliriz? Dolayısıyla ilgili müdürümüz o gün gelirken hazırlıklı gelirse bu bilgileri bize verirse yazılı olarak verirse biz de üzerinde çalışalım bizde meclis üyeleri olarak gerekeni yapmayı biliyoruz yardımcı olmak istiyoruz ama gerektiği kadar da bilgilendirilmek istiyoruz. Teşekkür ediyorum.
BAŞKAN- Söylediğiniz mesele bize uygundur. Belediyeye ait bir şirket ile ilgili bilgiye, belgeye, dokümana bütün meclis üyesi arkadaşlarımızın erişim hakları vardır. Biz meseleye böyle bakıyoruz. Biz arkadaşımıza gereken notlarınızı iletiriz hatta siz bana whatsapp’dan atın ben atayım öyle hazırlıklı gelsin. Arkadaşımız gelsin gerekli bilgileri versin hiçbir sorun yok yani, haklısınız.
VIII. DİLEK VE TEMENNİLER
BAŞKAN- Söz almak isteyen arkadaşım var mı? Evet, buyurun Hasan Bey.
Kıyasettin AYDEMİR- Sayın başkanım değeri meclis üyeleri idlib de şehit düşen askerlerimize Allahtan rahmet diliyorum, yaralılara acil şifalar diliyorum, saygılar sunuyorum iyi akşamlar.
BAŞKAN- Peki teşekkür ederim. Başka söz almak isteyen arkadaşımız var mı? Abdullah Bey siz mi? Buyurun…
Emre DEMİR- Hakkını bana devretti başkanım.
BAŞKAN- Olsun fark etmez.
Emre DEMİR- Sayın başkan kıymetli üyeler hepinizi sevgiyle selamlıyorum. Başkanım geçen 20 Şubat ta Kentsel Dönüşüm Çalıştayı adı altında belediye toplandık hep beraber onunla alakalı birkaç konuya değinmek istiyorum ben. Sözünüze başlamadan önce burada bir önsözle alakalı siz geçmiş dönemde yapılan planların projelerin belirli siyasi engellere takıldığından bahsettiniz. Tabi biz burada en büyük problemi alt yapı ve kentsel dönüşüm olan Bayraklının neyine çare olabiliriz diye toplandık siyaset yapmak için değil o yüzden cevap hakkımızı kullanmadık. Tüm İzmir ve Bayraklı biliyor ki gerek geçmiş dönemlerden bahsedelim bu dönemle alakalı pek bir şey yok henüz ama geçmiş dönemlerde tüm siyasi engeller İlçe belediye başkanları ile Büyükşehir belediye başkanlarının çarpışması sonucun da oluşmuştur, bunun dışında herhangi bir siyasi engel var mıdır, yok mudur bilmiyorum sizden öğrenmek istiyoruz. Fuat Edip Baksı, Muhittin Erener ve Cengizhan Mahallelerimiz kentsel dönüşüm alanı olarak ilan edilmişti biliyorsunuz. Burada da Büyükşehire devredilen durumda vatandaşlarımızı Büyükşehir belediyemiz minimum 60 maksimumda da 160.000 lira borçlandırarak mülk sahibi etmeye çalışmıştı. Acaba siyasi engel vatandaşlarımızın bir kooperatif kurup Büyükşehir belediyesinin yapmış olduğu bu duruma set çekmesi midir? Onu da merak ediyoruz. Onun dışında Hasan Bey, Nemci Bey, Alper Bey sağ olsun bize gerekli bilgileri vereceklerdir diye düşündük çokta iyi çalışmışlar ama bu bir kentsel dönüşüm çalıştayı değil kooperatifçilik Çalıştayı oldu sayın başkan siz de birkaç kere müdahale ettiniz. Bayraklı ciddi manada zamana ihtiyacı olan ciddi manada çalışılması gereken bir ilçe sayın başkan. Burada siz de belirli durumlardan bahsettiniz ama bize Hasan Bey Bayraklıda kamyon ve kamyonetlerle biz yol alamıyorken akıllı şehirleri, elektrikli bisikletlerle elektrikli motosikletlerle yol almamızı tavsiye etti. Maalesef Bayraklıyla hiç ilinti kuramadık biz. Onun dışında kentsel dönüşüm ihracından bahsedildi müteahhitlerimiz zaten Avrupa da şehirler kentler inşa ediyorlar. Bayraklıyla alakalı hiçbir noktaya değinilmedi bir siz değindiniz. Bir hayalim var dediniz porsuk çayı hayali ben yağmurlu bir İzmir gününde şemsiyenizi alıp sizle beraber mahallelerde geziye davet ediyorum. Çünkü bayraklının her yanı porsuk çayı. Şimdi uzmanlar diyor ki hayallerinize inanın…
BAŞKAN- Zamanında dedelerimiz gelmiş tabi alanı kapatınca porsuk çayını dedelerimiz yapmış bir teşekkür de onlara yapmak lazım.
Emre DEMİR- Dedelerden bugüne belediye başkanlarımız da gelmiş maalesef herhangi bir çalışma olmamış her yer çay. Sayın başkan şimdi tabi konuyu da dağıttınız ama sağlık olsun bunlarla alakalı uzmanlar diyor ki, hayallerinize inanın. Hayallerimize inanalım ama sayın başkanım bunlar Hasan Bey’in, Necmi Beyin, Alper Beyin anlattığı o gün sizin bahsettikleriniz tılsımlı bir gül bahçesi ben sizin şu en başta bahsettiğiniz maydanozlar vardı ya onlarla alakalı bahçemizde açan maydanozları yeşertelim istiyorum ve Bayraklıyla alakalı ciddi manada kentsel dönüşüm çalıştayı yapalım istiyorum. Bu şekilde kooperatifçilik çalıştayıyla olmaz bu işler zaten vergi muafiyetleri birçok kolaylıkları hükümetimiz Çevre Şehircilik Bakanlığı kanalıyla bunları söylüyor buradan beyefendiler bahsederken bunlar kooperatifçilik kanalı ile oluyormuş gibi bahsedildi. Yanlış bir bilgilendirme vardı ben yine kendilerine teşekkür ediyorum bu çalışmayı düzenlediğiniz için size teşekkür ediyorum ama maydanozları artık sulayalım istiyorum sayın başkan.
BAŞKAN- Evet çok teşekkür ederim. Şimdi değerli arkadaşlar tabi bazı meseleler vardır öyle ya da böyle bir şekilde kangren olmuş ve bugün çözüm bekliyor ve bu kangren olmuş sorunları çözmek çokta sanıldığı gibi kolay bir işlem değil. Geçmiş süreçte uygulanan Büyükşehir’imizin öngördüğü işler vatandaş tarafından çok kabul görmemiş bunu farklı nedenleri var, biz de ilçe belediyesi olarak bu sürece çok destek olmamışız meclis üyemizle vatandaşımızla vesairemizle. Ama o güden bugüne geldiğimiz koşullar nezdinde değişen imar kanunlarındaki değişiklikler tapulardaki değişiklikler, kanunlardaki bu değişiklikler itibari ile söylüyorum, piyasanın geldiği son durum %50 -55 e rağmen iş yapan müteahhidin hala %55 i çok görmesi gibi birçok unsur bu sorunu kilitlemiş durumda. Biz tabii ki bu meselenin çözümü için vatandaşın ve iş dünyasının ikna edilmesi ile ilgili arayışımız var ve benim buradan bütün meclis üyelerime bütün kurum ve kuruluşlara çağrımdır. Bu işle ilgili elinde formülü olan her arkadaşın formülünü biz eğer çözüm içeriyorsa uygularız. Burada hiçbir tereddütümüz yok. Kooperatifçilik meselesine geldiğinde de aslında meselenin tıkandığı alanda yeni bir kazanç sağlayıp bu kazancı paydaşlara nasıl dağıtırız onun peşindeyiz. Aynı söylediğiniz gibi %17’lik KDV muafiyeti işte inşaattaki % 10 artış gibi vesaire gibi. Yani biz önce bu sistemi buna entegre eder miyiz, edemez miyiz bunu düşünüyoruz. Yani sadece biz o adamların kafalarında ne oluyor ne bitiyor onu duyuyoruz benzer şekilde iş dünyasından da duyuyoruz. Belki bir gün onları da çağıracağız onların da dertlerini, sıkıntılarını vesairelerini söyleyecekler. Bu birkaç gün sonra mahallelerde bizler toplantıya çıkacağız kahvelerde vatandaş ne diyor. Vatandaşı duyacağız. Eğer çözebilirsek elimizdeki şuanki sihirli değnek bir boyutuyla kooperatifçilik, onun da bize avantajı sadece artı bir şeyler daha oluşturması ve bu artıyı paydaşlara dağıtmakla ilgili bize bir şans veriyor. Ama onun dışında altını çizerek bir daha söylüyorum elinde başka bir formülü olan bir arkadaş varsa bunu halledeceğiz ve daha önemli bir mesele şu bir plan revizyonuna gitmemiz gerekiyor bölge ile ilgili. Geçmiş projemizde de eksiklikler var ana yollarla ilgili sıkıntı var, girişle ilgili sıkıntı var şimdi ilgili kamu kuruluşlarıyla görüşeceğiz buradan yeni bir giriş ve çıkış bağlantı yolları sağlamamız lazım. Yani 75. Yıldan gelip inip Bayraklı merkezden oraya gitmek ya da ağaçlı yoldan bölgeye gelmek bölgeyi kurtarır bir durumda değil. Bu alanların tamamını birlikte değerlendirip kentsel dönüşümü tencerenin tabanı gibi düşünürsek revizyonu da kulpları gibi düşünürsek kooperatifçiliği de kapak olarak getirip oturtalım ortaya bir tencere çıksın istiyoruz. Bütün çabamız o orda bütün arkadaşların yardımına ve desteğine ihtiyacımız var çünkü gerçekten kangren olmuş bir sorun. Yani şimdi burada böyle konuşurken belki sahaya gittiğimizde sahada farklı şeyler duyacağız. Ve biz atık Bayraklı Belediyesi olarak vatandaşa rağmen bir iş yapmak istemiyoruz. Bunun altını çizerek söylüyorum, biz vatandaşa gideceğiz geçmiş projedeki işlemi de anlatacağız şuan ki maliyetlerden de söz edeceğiz, iş dünyasının söylediklerini de söyleyeceğiz orda hep birliktede olabiliriz hiç bunun siyasi parti ile vs ile bir ilgisi yok yani Ak Partili MHP’li CHP’li meclis üyelerimiz de bizimle beraber bu toplantılarda olabilirler hiçbir sorun yok. Oradan duyduklarımızı iş dünyasından duyduklarımızı yine meclis olarak ya da bu işin bileşenleri olarak tekrar bir araya gelir tekrar bir çözüm yolu önerdiğimizde artık Büyükşehrimize biz bu işi bu boyutuyla yapalım istiyoruz yani yüzeysel olarak kafamızda oluşan şey bir üst kooperatif kurup altta küçük kooperatifler kurup meseleyi çözmekle ilgili ama daha işin ortasındayız yani.
Emre DEMİR- Ben bu siyasi engeli merak ettim ama yinede sormayayım başkanım? Cevaplamadınız.
BAŞKAN- Ya siyasetin olamadığı yer yok bende şimdi siyasete girersem ta en baştaki konuşmalardan başlarım buraya kadar gelirim benim işim iş siyaset değil. Evet, yani mesela neyse meselası yok.
İbrahim BALIKÇI- Sayın başkanım değerli meclis üyeleri. Mesele kentsel dönüşüme gelmişken ben de bir iki laf edeyim istedim. Kentsel dönüşüm ülkemiz için bir kurtuluş meselesi yani kurtuluş mücadelesi gibi bir durum hele Bayraklımız için artık bu kaçınılmaz bir gerçek. Bu bağlamda yapılan bir çalışma var sonuçlarını yakında inşallah göreceğiz ama benim de istediğim Ak Partili arkadaşlarımızdan grubumuzdan şu olacak 6306 bazı alanda 5393’e 73’ü kısıtlıyor yani bizde mesela diyor ki, kanunun bir kısmında 18. maddesinde 73’ün kira yardımlarını belediye verebilir diyor. Eğer biz riskli yapı yaptıktan sonra bu işi bize yıkarsa biz bu işin altından kalkamayız o yüzden sizlerin desteğine ihtiyacımız olacak o konuda yani el ele olursak kanundaki birkaç hassas şeyle Bayraklıyı kurtarabiliriz diye düşünüyorum.
BAŞKAN- Şimdi o noktada Ak Parti grubundaki arkadaşların hakkını yememek lazım genel merkezleri düzeylerinde genel başkan yardımcılarının da bu konuda biz gerekli desteği veririz sözünü aldık. Ama bizim önce bir sayfayı tam bir netleştirmemiz lazım netleştirdikten sonra gerekiyorsa o arkadaşlarımıza da kafamızdaki işi anlatırız. Zaten istediğimiz şeyde bugün imar mevzuatı anlamında deneyimli birkaç avukatımızla bu modellerin nasıl birleştirilebileceğini yani yasal zemine nasıl oturtulacağını kentsel dönüşüm işinden de vazgeçmek istemiyoruz çünkü yani vatandaşın biri itiraz ettiğinde yine sistem kilitlenecek. Ama revizyon da yapmamız gerekecek, kooperatif modelini de getirip şemsiye olarak koyacağız bakalım yani süreç ilerlesin daha sağlıklı sonuçlar ama eleştirilerinize önerilerinize açığız yani. Dediğin gibi birazcık daha netleşelim şu vatandaşlarla da bir konuşalım. Olmazsa bu toplantıyı bir Çalıştay gibi yapalım kentsel dönüşümle ilgili tarafları da davet edelim. Evet, arkadaşlar başka söz almak isteyen arkadaşım var mı? Buyurun.
Seyfettin ATBAŞ- Sayın başkanım değerli meclis üyesi arkadaşlarım hepinizi saygı ve sevgi ile selamlıyorum. Sayın başkanım öncelikle işçi arkadaşlarımızın toplu iş sözleşme görüşmelerinin hayırlı uğurlu olmasını diliyorum, inşallah ilk sözleşmede onların yüzünü güldürecek bir neticeye varılır bundan da eminiz şimdiye kadarda kimsenin burnu kanamadan…
BAŞKAN- Bitti ağabey sözleşme bitti bitti.
Seyfettin ATBAŞ- Bitti ise hayırlı uğurlu olsun diliyoruz.
BAŞKAN- Arkadaşlarımızın istediği ölçekte…
Seyfettin ATBAŞ- 16’sın da biteceği söylenmişti ama şimdi müjdeyi verdiniz teşekkür ederim. Nasıl bitti yalnız başkanım bunun da bir müjdesini verirseniz.
BAŞKAN- Onu onlarla beraber verelim arkadaşlarımızla uzlaşarak yani biz imkânlarımız ölçeğinde arkadaşlarımızın bizden talepleri vardı bizim kıstığımız şeyler vardı. Bizim asıl arkasında durduğumuz şey eşit işe eşit ücret ve esnek çalışma modellerine karşı çıkmak. Bu anlamda gerçekten çalışan arkadaşın emek verdiği bizimde o arkadaşın hakkını ödediğimiz bir sistemden yanayız. Yani hiçbir arkadaşımız bankamatik olarak ya da oturduğu yerden bir şeyler alması yerine bütün arkadaşlarımızın emekleri ölçeğinde bir değerlendirmenin peşindeyiz. Bizim temel sıkıntılarımızdan bir tanesi de şu, geçmiş dönem artık uygulamanın doğru ya da yanlışlığı farklı bir yerde ama şuan ki bizim ihtiyaçlarımıza cevap vermeyen bir yapı var her müdürlük kendi personelini kendi ihalesiyle almış. Kültür Müdürlüğü kendi personelini kendi almış, Sosyal Yardım İşler öyle, Temizlik öyle Fen İşleri öyle şimdi genel hatlarıyla baktığımızda asıl personelimizin Temizlik İşlerinde, Park Bahçelerde ve Fen İşlerinde olması gerekirken bu üç alanda ciddi bir sıkıntı çekiyoruz ve ben belediye başkanı olarak bu işe müdahale edemiyorum çünkü KHK gereği Haziran ayına kadar bu durum böyle devam etmesi gerekiyor. Haziran ayında yapacağımız ihale ilen bütün personelimizi havuza alacağız tek bir yerden ihalesini yapacağız ve ilgili müdürlüklerin ihtiyaçları doğrultusunda personelimizi görevlendireceğiz.
Seyfettin ATBAŞ- Hayırlısı olsun. Başkanım birde bu emeklisi dolan işçi kardeşlerimize teşvikle ilgili bir düşünceniz var mı? Onu da sizden bekliyorlar Büyükşehir belediye başkanımızın bu yönde bir çalışması olduğunu söyleniyordu, onunla da ilgili bilgi verirseniz seviniriz sağ olun.
BAŞKAN- Şimdi arkadaşlar malum ekonomik kriz her tarafı etkiliyor belediyemizi de etkiliyor. Gelirleriniz belli ve şuan gelir kalemlerimizden tüm belediyelerden olduğu gibi bizden de % 40 kesinti var. Yani bunu siyasi parti adına vesaire değil tüm belediyelerden bugün % 40’a yakını bir şekilde kesiliyor hepsinden, yok iller bankasından. Bizim ana gelir kaleminden kesiliyor.
Abdullah AKTAŞ- Yani gelir derken bizim belediyenin borçları olarak kesiliyor.
BAŞKAN- Evet yani. Yani bu sadece bize değil tüm belediyelere…
Abdullah AKTAŞ- Belediyenin borcuna münhasır kesiliyor yani yanlış anlaşılma oldu.
BAŞKAN- Hayır kimse yanlış anlamaz. Durup dururken kimse kesmez yani ve bu bize de değil tüm belediyelerde yapılan bir işlem CHP’li belediye diye bize yapılıyor demiyorum. Bir diğeri belediyelerin diğer gelir kalemleri emlaktır, inşaattır ve vatandaştan topladığımız emlak vergileri ve bu alanların da ne kadar daraldığı aşikâr. O yüzden bizim kısa vadeli projeksiyonumuzda şu var, önce yollarımızın tamamını bir çözmek, yani İZSU’nun girdiği alanlar var, Doğalgazın girdiği alanlar var, elektrik ile ilgili alanlar var asfaltlama çalışmaları devam ediyor ama yaza girerken bunların tamamını bitirmek istiyoruz. İkincisi bütün parklarımızı yeniden revize etmek istiyoruz, yürüyüş yollarımızdan oyun gruplarına, alttaki kauçuk zemine kadar. Üçüncü bir önemli nokta bütün sahalarımızı basket, futbol, tenis ne tür işler var ise bunların hepsini yeniden çocuklarımızın ve gençlerimizin kullanabileceği şekilde yapmak ile ilgili bir sıkıntımız var. Bu süreçte bu boyutu ile ilgili ekonomik sıkıntımız var. Şuan için bir teşvikten söz etmek mümkün değil.
Seyfettin ATBAŞ- Teşekkür ederim.
BAŞKAN- Sağ olun. Buyurun.
Abdullah AKTAŞ- Şimdi başkanım ilgili müdürünüz burada ise bir bilgilendirme istiyoruz. Gündemdeki maddeler, 7. madde Ruhsat ve Denetim Müdürlüğü, ilçemiz Mansuroğlu Mahallesi 288/7 Sokak, No: 4A Fuat Edip Baksı Mahallesi 1609/12 Sokak No:37A bu iki adresin neresi olduğu hakkında bilgi alabilir miyiz?
BAŞKAN- Zaten komisyona gidecek bu ya?
Abdullah AKTAŞ- Hayır, şimdi gidecek başkanım da şimdi komisyon öncesi bazı şeyleri konuşmamız lazım, şimdi yani şimdi şunu söyleyeyim, burada ben merak ediyorum niye burada Naz kafe veya Teras kafe diye yazılmadı? Yani niye adres olarak belirtiliyor da insanlara…
BAŞKAN- Zaten biliyormuşsun?
Abdullah AKTAŞ- Hayır, biliyorum ama buradaki insanların hiç birisi bilmiyor. Yani bunda…
BAŞKAN- Arkadaşlar şimdi bu komisyonda görüşüldüğünde…
Abdullah AKTAŞ- Başkanım bir saniye, ben sözümü tamamlayabilir miyim? Şimdi gündeme gelen bir şey neden böyle Ali Cengiz oyunu yapar gibi yani farklı bir şeyin altında, yani bu hiç yakışmamış yani. Bunu sadece şunu bekliyorduk bakın burası Naz kafe diğeri ise Teras kafe biz buraya alkol alacağız diyerek geçebilirdiniz yani burada gündeme yayınlarken insanlar görmesin, vatandaş görmesin, bilmesin gibi bir hal olmuş burası.
BAŞKAN- Niye vatandaş görmesin yani, gizli saklı bir iş mi yapıyoruz?
Yeşim TEKOĞLU- Başkanım, daha önce ki ruhsatlar da böyleydi adres olarak geliyor zaten.
Abdullah AKTAŞ- Hayır değil burası adres değil. Burası Belediye’nin yerleri, burası adres değil.
Yeşim TEKOĞLU- Abdullah Bey daha öncekilerde de aynı şekilde geldi.
Abdullah AKTAŞ- Sözümü bitirebilir miyim? Şimdi daha önceki adres doğru onlar şahsa ait adresler. Onların açıklanamaması normal ama bunlar belediyenin kafeleri. Belediyenin yani vatandaşın oturduğu kafeler. Dolayısıyla yani ya Naz kafe siz daha 3 ay önce burayı, baroya tahsis ettirdiniz doğru mu bir gelir karşılığı. Biz de sizlere yardımcı olmaya çalıştık, neden? BAY-BEL battığı için batakta olduğu için, şuanda da kapanması gündemde olduğu için. Şirketin yani bir Belediye şirketinin kapatılmasına biz de göz yummamak için buna destek olduk baroya verdiniz bir bedel karşılığı verildi, tamam bir gelir getirmek amacı ile yapıldı tamam buna amenna biz de doğru olduğunu düşünüyoruz. Çünkü Bayraklı halkının gelirlerinin sürekli Bayraklı A.Ş’ye aktarılması uygun değildir. Şu an hesaplara göre de yaklaşık 5 yılda 60 Trilyon para BAY-BEL A.Ş’de batmıştır, gitmiştir, nerede olduğu da belli değildir ve bu şirkette batak haldedir. Şimdi Naz kafe’yi bu şekilde devrettiniz baroya, şimdi bakıyoruz ki aradan 3 ay geçmiş aynı yere alkol ruhsatı, şimdi diğer bir konu Teras kafe vatandaşların oturup çay kahve içtiği ailecek çay kahve içtiği bir yer burayı önce bir içkili yer haline eminim ki ikinci adımda buranın satışı ve devri Büyükşehir’e veyahut bir şahsa devri gündeme gelecek. Şimdi bu olay bana şeyi anlatıyor, Özkanlar Pazar yeri kapatılmadan yaklaşık iki ya da üç sene önce bir gündem maddesi gelmişti. Pazarcılar Odası belediyeye üç tane sıfır transit bağışlamışlardı o zaman, hibe etmişlerdi. Ben de dernek başkanıyım, dernekçilikten gelme bir insanım, dernekler nasıl yönetilir çok iyi biliyorum. Çokta merak etmiştim ya sıfır transit baya bir bedel yani şuan ki para ile 700-800 milyar bir para yapıyor. Bir derneğin böyle bir paraya nasıl sahip olduğunu da bir de neden belediyeye bağışladığını çok merak etmiştim, o gün de sormuştum. Bu dedim dernek nasıl oluyor da bir belediyeye böyle sıfır araçları bağışlıyor demiştim. O zamanki belediye başkanı ise demişti ki; Ne yapalım hibe olanı almayalım mı? Demişti. Doğru. Hibe olanı almayalım mı? Dediği doğru. Yani, alması gerekiyor. Ama daha sonradan gördük ki, bunun arkasın da önce esnaftan para toplamalar gündeme geldi yaklaşık 1 milyon lira o zamanın parası, yaklaşık 1 milyon liraya yakın esnaftan para toplandı. Bunların bir kısmı daha sonra baskılar ile geri dağıtıldı. Hatta en son 520.000 lira idi yanlış hatırlamıyorsam şuan hala belediyenin kasasında bekletiliyor veya duruyor. Dağıtıldı mı? Bilmiyorum. Daha sonra da aradan bir 5 yıl geçti, mahkeme kararı dayanak göstererek hâlbuki hiçbir alakası yok tamamen belediyenin sorumsuzluğundan kapatılan bir Pazaryeri mahkeme kararı dayanak gösterilerek kökünden kapatıldı.
BAŞKAN- Yok mu, bir mahkeme kararı yok muydu?
Abdullah AKTAŞ Hayır değil, başkanım kapatıldı. Hayır değil mahkeme kararı değil orada belediyenin sorumsuzluğu mahkeme kararı…
BAŞKAN- Mahkeme kararı… Yani ben sonuç itibari ile geçmiş belediye başkanı arkadaşımız mahkeme kararını dayanak alıp kapatmış yani. Yapabilecek bir şey yok yani.
Abdullah AKTAŞ Değil mahkeme kararı değil. Orada 2013 yılında orayı bağışlayan bir vatandaş diyor ki, ben burayı kapalı otopark olarak belediyeye bağışlıyorum. Fakat belediye burayı zamanında pazara çeviriyor, tabi pazar genişliyor, büyüyor İzmir’in en büyük ikinci pazarı haline geliyor ve dışarılardan artık vatandaşlar buraya alışveriş yapmaya geliyor.
BAŞKAN- Bak şimdi bir konu ile ilgili söz aldın oradan pazara gittin bakalım nereye gideceksin hadi?
Abdullah AKTAŞ - Başkanım, konuyu bağlayacaktım ama siz konuyu dağıttırdınız bana yani. Şimdi Bornova Pazaryeri de bu şekilde kapatılmıştı bu kalemlerle, şimdi görüyoruz ki Naz kafe önce bir dediniz ki borcumuz var buradan kurtulmamız lazım bu şirketin şey olması lazım, şimdi içkili…
BAŞKAN- Biz Naz kafe ile ilgili borç ile ilgili bir şey söylemedik. Baronun ihtiyaç duyduğu bir alan vardı 5000 baro mensubu var, o baro mensubunun başka bir ilçeye değil bizim ilçemiz içerisinde kalması bizim bölgenin de cazibe merkezi olması adına önemliydi. Biz de gereğini yaptık.
Abdullah AKTAŞ -Şu an orası vatandaşa açık mı?
BAŞKAN- Yani yoksa oradaki kira ile 15.000 lira ile kurtulabilecek bir yer değil yani.
Abdullah AKTAŞ -Şu an orası vatandaşa açık mı?
BAŞKAN- Açık tabii ki.
Abdullah AKTAŞ -Gittiniz yani, siz vatandaşın oturduğunu gördünüz orada?
BAŞKAN- Vatandaş… Daha hala tadilatları sürüyor, gitmedim.
Abdullah AKTAŞ - Peki yani Teras kafenin bir sonraki adımıda mı aynı olacak, yani burası birine satılacak birine verilecek birine devredilecek ya da Büyükşehir’e mi devredilecek?
BAŞKAN- Evet şimdi bitti mi?
Abdullah AKTAŞ - Evet, bitti başkanım. Teşekkür ederim.
BAŞKAN- Ben de teşekkür ederim. Ben belediyemizin ya da belediyecilik faaliyetleri içerisinde bu kafe işlerini çok anlamış bir adam değilim ve biz şuan hangi...
Abdullah AKTAŞ - Başkanım, özür dilerim sözünü kesiyorum anlamış değilim diyorsunuz ama bir halı sahayı kapatıyorsunuz yerine kafe açıyorsunuz bu ne anlama geliyor peki o zaman?
BAŞKAN- Talep.
Abdullah AKTAŞ- Bunu da 1 ay önce yaptınız 3 gün önce yaptınız.
BAŞKAN- Biz işletmeyeceğiz orayı, bunların hepsini süreci geldiğinde bakın bugün kendi grubumuza da söyledim bir dahakinde sizin grubunuzda ya da meclisinizde, bizim yol almamızda bir tereddüt yok. İlk meclisleri de hatırlarsanız, şirketi konuştuğumuzda da söylemiştim zarar ederlerse kapatırız ya da devrederiz. Bakın biz gerekli tedbirleri alırız belediye olarak. Üzerimize düşeni yaparız. Eksik bildirilen her işi kapatmak ile ilgili üzerimize düşeni yaparız ama halen burası zarar ediyorsa da biz bu zarara katlanamayız yani. Yeri ve zamanı geldiğinde zaten bizim alıp bunu birine şahsi devri vesaire söz konusu değil. Ancak kamu yararına bir kurum, kuruluştan bir talep gelmesi ayrı bir mesele, bu gene bizim meclisimizin verebileceği bir karar. Onun dışında ihale ile baktık zarar ediyor verebilirizde yani. Yani benim bu günden verip veremeyeceğimi söylememin bir anlamı yok, ama sözümün arkasındayım. Zarar ediyorsa bu zararlardan bir şekilde kurtulmamız lazım. Bir diğeri, adının burada okunup okunmamasının bir anlamı yok. Daha önceki örneklerde adreslerle gelen ki bu zaten komisyonlarda görüşüldüğünde ilgili müdür arkadaşımız gerekli bilgiyi verecektir. Mecliste görüştüğümüzde bu talep açık ve net söylenir yani burada bir gizlenen saklanan kaçırılan hiçbir şey yok yani. Çok teşekkür ediyorum Özgür Bey.
Seyfettin ATBAŞ- Başkanım halktan o zaman şey alalım?
BAŞKAN- Ne ağabey?
Seyfettin ATBAŞ Evet-Hayır. Kabul edip etmiyor mu oradaki insanlarımız bunları kabul ediyor mu, etmiyor mu? Yani ben Teras kafenin içkili ruhsat almasından yana değilim, ailece de gidiyoruz yani ve oradaki çevreninde hiç biri razı değil ve hatta ve hatta biliyorum ki çok iyi de biliyorum ki Cumhuriyet Halk Partisi meclis üyelerimizin bir kısmı da buna karşı.
Abdullah AKTAŞ- Yani olduğu bölgeye uygun değil bu yapılmak istenenin. Yani şimdi başkanım şunu söyleyeyim, sizin de bizim şirketlerimiz…
BAŞKAN- Arkadaşlar, şimdi şöyle yapalım mı? Biz bu konuyu komisyona havale ettik.
Abdullah AKTAŞ- Şimdi bakın evet Muhammet Bey doğru söylüyor. Bunu bugün gündeme getirmeseydik aynı mahallede meclis üyesi haberi olmayacaktı bundan.
BAŞKAN- Ya arkadaşlar, yani sonuç itibari ile komisyona gitmesin mi, komisyon görmesin mi? Ya da komisyon üyesi olmayan arkadaşı biz komisyona mı dâhil edelim? Yani ben arkadaşlar bir saniye. Sonuç itibari ile biz burada yasal bir iş yapıyoruz. Bir talep bize gelmiştir talebi meclise getirmişizdir…
Abdullah AKTAŞ -Ya başkanım…
BAŞKAN- Bir saniye ağabey, bir saniye.
Abdullah AKTAŞ- Talebi yapan kim? Belediye kendi kendine mi talep ediyor burada? Alkolü alacağım diye?
BAŞKAN- Bir saniye sakin ol. Biz de bunu komisyonlara havale etmişiz. Sizin de meclis üyeleriniz var komisyon kararını bildirir burada meclis olarak biz bir daha tartışırız. Ne karar verirler ise onu uygularız yani. Bizim böyle bir dayatmamız vesairemiz yok.
Abdullah AKTAŞ- Bir o zaman başkanım, madem sizin bu sözünüze güveniyoruz şöyle bir talepte bulunmak istiyoruz. Bu hangi komisyona gitti ise o ilgili komisyondaki arkadaşlarıma seslenmek istiyorum. Lütfen bu kararı vermeden önce o bölgeye gidin, oradaki insanlarla oturan kalkan insanlar ile konuşun, vatandaş ile konuşun yerini görün yerlerini görün daha doğrusu ondan sonra bu kararı verin. Yani burada bizim bu insanlar o bölge hakkında şimdi bakın biz alkol olayına kesinlikle karşı değiliz herkes içtiğinde kendisinden sorumludur ona bir şey demiyoruz ama şimdi bir yer hakkında ki orası buna uygun olmayan bir yer diye düşünüyoruz bir yer hakkında bir karar alınıyor bir meclis kararı ama oradaki vatandaşın haberi olmadan alınıyor. Yani şimdi…
BAŞKAN- Bakın o yamaçların tamamında güneş batınca bütün gençler araçları ile yanaşanlar, alıp biralarını orada içiyorlar. Yani uygun değil dediğiniz bölge alkolün en çok tüketildiği üst sınırdaki bölgelerden bir tanesi yani. Ben anlamadım. Evet, komisyondan bir gelsin.
Abdullah AKTAŞ- Başkanım bir şey daha söyleyeceğim. Şimdi bize göre bizim BAY-BEL A.Ş bağlı kafeler neden zarar ediyor? Şimdi Bostanlı sahilini düşünün, Karşıyaka Belediye’sinin ve Büyükşehir’in hiç ettiği kafeleri düşünün. Oradaki hizmet kalitesine bakın, bir de bizim kafelerdeki hizmet kalitesine bakın. Baktığınız zaman satış fiyatları yaklaşık birbirleri ile neredeyse aynı hizmet ya da çeşitlilik bakımından ya da bir insanın gittiğinde her şeyi görebileceği ya da ailesi ile çeşit çeşit yiyebileceği şekilde bakarsanız da neredeyse biz onun çeyreği kadar bile değiliz. Yani bizim önce bu kafelerin bir ıslah edilmesi lazım. Bu kafelerin düzene sokulması lazım. Nasıl oradaki kafe oturulacak yer bulunmuyor ise orası nasıl o hale geldiyse ilgili müdürlerimiz gitsin o kafenin çalışma sistemini incelesin. O kafedeki verilen hizmetleri incelesin, ondan sonra gelsin bizimde bayraklıdaki kafelerimize bunu uygulasın. Artı bizim şuan aynı şekilde sahilde yapabileceğimiz çok büyük bir yer var ve İzmir körfezinde en büyük yerlerinden birine sahibiz. Fakat bu sahilden faydalanamayan tek ilçede maalesef biziz. Biz neden Büyükşehir’e veriyoruz kendi işleteceğimiz yeri? Niye Bayraklı olarak biz işletmiyoruz? Bostanlıyı Karşıyaka Belediyesi işletirken bizim buradaki burnumuzun dibindeki yeri niye Büyükşehir işletiyor?
BAŞKAN- Hangisini ya?
Abdullah AKTAŞ- İskelenin dibindeki yeri. Niye Büyükşehir işletiyor başkanım?
BAŞKAN- Arkadaşlar, iskelenin oradaki yeri Büyükşehir bize verdi.
Abdullah AKTAŞ - Tamam, devralalım biz onu.
BAŞKAN- Devralalım da, ecrimisilini vesairesini düşündüğünde bir balık restaurantı olmuyor. Onlarca arkadaşımız gitti geldi herhangi bir restauranta dönüşebilme şansı minimum alanı çok küçük.
Abdullah AKTAŞ- Başkanım sahil büyük.
BAŞKAN- Sahil büyükte… Arkadaşlar onun oluruna baktılar öyle küçük rakamlar değil arkadaşlar. Biz hazır bu işten kurtulalım derken yeni bir sorun yeni bir işle, bizim işimiz çay kahve satmak değil. Yemek vermekte değil.
Abdullah AKTAŞ- Başkan o zaman çay kahve satmak değil de biz neden o zaman BAY-BEL e 12.5 milyon bir aktarım yapıyoruz niye Bayraklı halkının gelirini buraya aktarıyoruz kapatalım bu şirketi kapatalım gitsin o zaman. Bu kafeleri de kapatalım o zaman.
BAŞKAN- Bir önceki kendi meclis üyelerinize de sorun sonra gelin beraber konuşalım.
Abdullah AKTAŞ- Yani bir tarafta hem şirketler zarar ediyor hem kapatalım kapatmayalım yani bunun bir çözümü olması lazım.
BAŞKAN- Şirketin zarar eden bak önce açıkların olduğu alanı kapatacağız sonra bu işleri nasıl karlı işler yapıp nasıl bilançosunu düzlettir vergisini sigortasını nasıl hallederiz bu şirketler nasıl bir daha ayaklanır ona bakacağız başka bir alternatif yok.
Abdullah AKTAŞ- Peki başkanım siz şuan ne yapıyorsunuz hem on iki buçuk milyon lira bir parayı oraya aktarıyorsunuz bu şirkete daha önceki dönemin aynısı oluyor yani değişen bir şey yok daha önce beş yıl…
BAŞKAN- Biz para aktarmıyoruz şuan.
Abdullah AKTAŞ- Beş yılda beş kez 3.000.000 – 3.000.000 olarak şimdi siz iki önerge ile 1 ay içerisinde bir saat içerinde bunu aktarıyorsunuz. O zaman ne anlamı kaldı önceki dönemle bu dönem arasında.
BAŞKAN- Abdullah Bey benim şimdi merak ettiğim komisyona havale edilen şeyi biz niye şuanda mecliste konuşuyoruz.
Abdullah AKTAŞ- Hayır konu o olduğu için BAY-BEL in şirketlerini tartıştığımız için konuşuyoruz.
BAŞAKAN- Gitsin gelsin konuşalım, komisyona ne güzel dediniz değil mi ilgili şirket müdürümüz gelsin dimi bize gerekli bilgileri versin.
Abdullah AKTAŞ- Alamıyoruz ki başkanım onu da alamıyoruz tenezzül etmiyorlar ki arkadaşlar.
BAŞKAN- Abdullah Bey diyorum ki bak bir saniye bak bir saniye. Bir bu çok uzadı iki haklı bir şey söylediniz dediniz ki biz Bayraklıda yaşayan yurttaşlar olarak meclis üyeleri olarak ne olup ne bittiğini bilmek istiyoruz bende diyorum ki adam gelip bilgi verecek. Ben de olacağım hatta. Sizde ne sormanız gerekiyorsa sorun bilgilenin burada bir sorun yok. Peki, çok teşekkür ederim görüşürüz…
Abdullah AKTAŞ- Başkanım bir saniye başka konu şunu bakın başkanım ufak bir şey ama bedelinin ne kadar büyük olduğu ir şey anlatacağım. Şimdi bu ilgili iki komisyon iki önerge bir sonraki aya kaldı değil mi?
BAŞKAN- Yok arada görüşeceğiz.
Abdullah AKTAŞ- Bir sonraki aya kaldı.
Yeşim TEKOĞLU- Hayır bir sonraki meclise.
Abdullah AKTAŞ- Yine bir bedel ödüyoruz. Niye ödüyoruz yani bunları, niye komisyon parası veriyoruz? Hani bu kadar sıkıntıdayız. İlgili insan gelsin insan gibi adam gibi bir açıklama yapsın bu komisyonlar anında geçsin. Neden bekletiliyor?
BAŞKAN- Söylüyorum işte bir iletişim hatası olmuş bunu niye bu kadar abarttın bir iletişim hatası olmuş olamaz mı?
Abdullah AKTAŞ- Başkanım ben abartmadım biz BAY-BEL e karar verecek 20 kişi bekledik…
BAŞKAN- Tamam arkadaşımız bir hata yapmıştır bir iletişim hatası var diyorum, diyorum ki bir dahakine çağıracağız gelecek bilgileri verecek. Bir daha söylüyorum çağıracağız gelecek bilgiyi verecek. Evet buyurun.
Muhammet ŞAHİN- Başkanım tabi uzadı konu öncelikle biliyorum başkanım kafelerle ilgili sizinde rahatsızlığınızı daha önce konuştuğumuzda da kafelerin zarar ettiği belediyeye külfet sağladığıyla ilgili alakalı konuları defalarca sizinle konuşmuştuk. Gerek burada gerekse birebir olduğumuz konularda o konularla ilgili hassasiyetinizi biz biliyoruz yakından. Gördüğüm kadarıyla buraların devredilmeyle ilgili bir planlama yapılmaktadır. Bununla ilgili buralar devredilirken buranın ruhsatıyla ilgili alkolün olması buranın değerini arttıracaktır vesaire gibi konular. Çünkü biz de ticaretle uğraşıyoruz bir de kafem var benim aynı zamanda. Şimdi tabi kiralayacak insan yarın öbür gün buranın alkol ruhsatı var mı, yok mu diye oranın değeri artacak. Şimdi sayın başkanım biz Cengizhan Mahallesinde oturuyoruz 75. Yıl Mahallesinde oturuyoruz bizim buralarda insanların ailesiyle, çocuğuyla rahat bir nefes alıp bir çay içebileceği başka bir sosyal alan yok. Yani ben de eşimle çocuklarımla bir yere çıkacağım zaman akşam Teras kafeye çıkıyorum. Teras kafede çalışan arkadaşlar orada gidip gelen arkadaşlar bilir yazın. Burada insanlar küçük çocuklarıyla aklı vali olmayan çocuklarıyla birlikte orada rahat bir nefes alıp bir çay içip bir tatlı yiyip sohbet etmek istiyor. Fakat alkol girince insanlar 5 yaşındaki çocuğunu getirip alkol masalarının yanında oturtmak istemez. Yani bizim buradaki insanlarımız muhafazakâr gidip insanlar ailesiyle çoluğuyla çocuğuyla rahat bir nefes alacak yerler istiyorlar.
BAŞKAN- Muhammet Bey bazı muhafazakâr kentlerimizdeki alkol tüketiminin normal kentlere göre iki katı fazla.
Muhammet ŞAHİN- İnsanlar içer ama eşiyle birlikte çocuğuyla gidip rahat nefes alacağı yer farklı. Şimdi sizden rica ediyorum buranın alkolle ilgili konusunu lütfen bir daha gözden geçirin. Buranın alkol ruhsatı verilmesine ben oradaki huzurun ve rahatlığın konforun bozulacağından dolayı başka bir yerin de olmamasından dolayı bunu istemiyorum. Bunu bir daha gözden geçirirseniz Abdullah Beyin de söylediği gibi oradaki vatandaşlarında fikirlerini alırsanız zaten bunu da açık beyan bir şekilde görmüş olacaksınız.
BAŞKAN- Şimdi arkadaşlar mevzu şu, biz grup olarak alkolden yana, arkadaşlarımız grup olarak alkole karşı gibi bir algı oluşuyor böyle bir şey yok.
Muhammet ŞAHİN- İçmek herkesin kendi sorunu bibim sorunumuz değil.
BAŞKAN- Oradaki meseleyi…
Muhammet ŞAHİN- Başka yer yok bir yer daha olsa alkollü…
BAŞKAN- Arkadaşlar… Tamam anladım. Komisyon üyelerimiz var biraz önceki çağrında iyiydi vatandaşla da konuşsunlar görüşsünler yani vatandaşında talebi bu yöndeyse…
Muhammet ŞAHİN- Bizim ricamız bu yönde.,.
Abdullah AKTAŞ- O zaman mürdüm kafeyi de aynı şekilde yapalım. Çok samimi söylüyorum madem buna ihtiyaç var mürdüm kafeyi de ilgili müdürlüğümüz ya da kim talep ettiyse gitsin bakalım orada talep etsin ben göreyim orada. Mürdüm kafeyi de alkollü hale getirelim diğer Değirmeni de alkollü hale getirelim bizde size buradan oy birliği ile geçirelim varsanız eğer. Sadece bunun sebebi yani oraya alkol vermekse.
BAŞKAN- Yani bu teklifse arkadaşlar bir değerlendirsinler.
Abdullah AKTAŞ- Söylüyorum gidin bakalım Mansuroğlu dediğiniz Bayraklının en gelişmiş yeri.
BAŞKAN- Evet arkadaşlar, devam ediyoruz.
Özgür HIZAL- Sayın başkan, kıymetli meclis tabi bu konu elbette ki, komisyonlar da uzun uzadıya görüşülecek ve sonrasında tekrar mecliste görüşeceğiz ama asıl bir sorundan bahsetmek istiyorum. Yani Bayraklı Belediyesi’nin meselelere bakış açısı ve Bayraklı Belediyesi’nin gelecek vizyonu açısından bir değerlendirme yapmak istiyorum. Bu sadece Adalet ve Kalkınma Partisi mensubu olarak ya da Milliyetçi Hareket Partisi grubu olarak bizi ilgilendiren bir konu değil bütün meclis heyetini ve başta sizi ilgilendiren bir konu. Biz 31 Mart seçimlerinden bu yana herhalde 10 aydır, ayda 2 meclis toplantısı yapsak 20 meclis toplantısı yaptık belki daha fazla bütçe görüşmelerini de işin içine katacak olursak. Tutanaklarımıza bakacak olursak, meclis gündemimize bakacak olursak, Bayraklıyı yöneten siz Bayraklı Belediye Başkanı olarak ve Bayraklı ile ilgili karar alan en yüksek merci olarak bizler önümüze 2 konudan ibaret meclis gündeminin geldiğini görebiliriz. Bir arsa satışları evet vatandaşların lehine olduğunu düşünüyoruz. İki Bayraklının gelirlerini arttırmak adına bir takım yerlerin alkol ruhsatıyla donatılması. Burada meseleyi alkol içimine karşı olup olmamakla alakalı değerlendirmiyoruz. Şimdi siz geldiğinizde ortaya bir vizyon koydunuz Sayın Başkan. Ne dediniz; “Biz Bayraklı’yı Çocuk ve Genç kenti yapacağız” dediniz. Çok güzel bir vizyon, bunun için hep beraber mücadele edelim ortaya koyduğunuz projeler bunlardı. Ama bugün geldiğimiz nokta da yapmış olduğunuz faaliyetler ya da yapmak istediğiniz bu takım faaliyetler, esasında sizin ortaya koymuş olduğunuz vizyondan çok daha uzaklaştığınızı gösteriyor. Az önce verdiğiniz örnek gerçekten çok içimizi acıtan bir örnekti. Şunu söyleyebilirdiniz, “Cengizhan’da araçların içerisinde gençlerimiz bu noktada bir takım faaliyetler içerisinde bulunuyor gelin hep beraber emniyetle birlikte bunun mücadelesini verelim” diyebilirdiniz. Ama bu örneği vererek yapılacak olan ya da yapılmak istenen faaliyetin meşrulaştırılması gibi bir durum söz konusu. Asıl sorun bu, ortaya koyduğunuz vizyonla çelişmeniz sorunu. Yoksa elbette ki bir takım yerlerin değerlerini arttırmak için ortaya bazı faaliyetler koyabilirsiniz. İkinci mesele bu insanın aklı ile alay etmek gibi bir şeydir ki bu gerçekten çok doğru bir hareket tarzı değil. Biz baroya tahsis ettiğimiz alanla ilgili ki ben bir avukatım, avukat arkadaşlarımız da var tamamen sosyal amaçlı bir tahsisti. Evet, oldukça fazla meslektaşımız Bayraklı sınırları içerisinde faaliyet gösteriyor. Adliyemiz hukuken Bayraklı sınırları içerisinde değil ama fiilen Bayraklı sınırları içerisinde. Dolayısıyla avukat arkadaşlarımızın, meslektaşlarımızın Bayraklı içerisinde zaman geçirmesini düşündüğümüz bir faaliyetti. Baro bir kamu kurumu olduğu için tahsis edildi. Ticari işletme olsaydı tahsis edilebilecek miydik? Edemeyecektik. Dolayısı ile baronun burada bir kar amacı yoktu. Şimdi öyle bir noktaya geliyoruz ki, biz burayı baroya tahsis ettik, oy birliği ile tahsis ettik, tamamen iyi niyet ile tahsis ettik, baronun belli bir noktada kira ödemesini bekliyoruz ama geldiğimiz nokta şu, bunu biz vatandaşa nasıl izah edeceğiz gerçekten merak ediyorum. Baro bu kirayı çıkartamıyor, biz oraya alkol ruhsatı verelim bir şekilde gelirlerini arttıralım. Bunun Bayraklılara doğru anlatılması gerektiğini düşünüyorum. Elbette ki dediğim gibi komisyonlarda konuşacağız, komisyonlarda değerlendireceğiz, tartışacağız ve bir karara varacağız ama buradaki meseleyi alkol karşıtlığı şekline getirirseniz bu gerçekten çok sığ bir tartışma olur ki ne Bayraklıya ne bayraklı meclisine nede gelecek vizyonumuza ve gelecek nesillere bir katkı koymuş oluruz ki o zaman biz Bayraklıya hiçbir şey kazandırmayız biz bayraklı için elimizden gelen bütün mücadeleyi doğru şekilde vermek zorundayız. Saygılar sunuyorum.
Yeşim TEKOĞLU- Vizyon ve içkinin ne alakası var?
Özgür HIZAL- Bunun sen istersen nasıl bir vizyon olduğunu öğren…
BAŞKAN- Arkadaşlar bir saniye…
Yeşim TEKOĞLU -İçki içilince vizyon mu değişiyor?
Özgür HIZAL -Bu kadar sığ bakıyorsunuz Yeşim hanım.
Yeşim TEKOĞLU -Bence siz sığ bakıyorsunuz.
BAŞKAN- Lütfen arkadaşlar son sözü söyleyerek kapatacağız. Biz, mevcut vizyonumuzdan mevcut duruşumuzdan vesairemizden adım atmadığımızı Özgür bey de biliyor, diğer arkadaşlarımızda biliyor ne yaptığımızı ne yapacağımızı bütün boyutlarıyla söylüyoruz, içki ruhsatıyla ilgili gelen ruhsatların büyük bir bölümü bizden önce bölgeye verilen içki ruhsatlarıyla ilgili aslında onu da ne kadar geciktirip verdiğimiz de bütün arkadaşlarımızın da malumudur. Biz bunun bir bölgeye aktif olarak gitmesi ile ilgili tasarrufumuz vesairemiz de yok, yalnız bize gelen önerileri biz sonuç itibariyle meclisimize, meclisimizde komisyonlara komisyonlarda gelir oylanır olur biter. Bir diğeri bir mahalle adına ya da bir bölge adına bir şeyin doğru ya da yanlış olduğunu böyle çok genel hatlarıyla konuşmak çok doğru bir işlem değil. Benim o bölge de, mesela okuldan gelen bir itiraz var. Okulun önündeki alanda bütün arkadaşlarımızın gelip işte vesaireleri oturdukları çocukların rahatsız olduğu alkol aldıkları bir bölge. Tam aksine biz orayı kapatıp okula tahsis edeceğiz. Okul öğrencilerinin önünde ya da karşıda konutlarımız var öyle bir ortamda bu işin tüketilmesi ve istenmeyen hareketlerin sergilenmesine bizde evet demiyoruz ben sadece bu örneği birilerini incitmek adına değil demek ki bir talep var ki o bölgede millet oturup bir şekilde içiyor yani. Bakın arkadaşlar, bakın bu işi abartmayın, bakın o kadar açık o kadar basit bir mesele ki yani bunu daha derine götürmeyelim. Ben de çocuğumla gittim içkili mekânda da oturdum, kalktım benim çocuğumda hiçbir değişiklik olmadı. Hiç bir şey olmadı yani bununla bir şey olur olmaz deme, alkolün tüketilmediği coğrafyalarda insanların birbirlerini nasıl yediğine bak. Boş ver.
Abdullah AKTAŞ- Başkanım siz eğitimcisiniz dibinde okul var, yani…
BAŞKAN- Ya arkadaşlar bakın…
Abdullah AKTAŞ- Düşündürüyor bizi yani dibinde okul var.
BAŞKAN- Bakın arkadaşlar anlamadığınız, anlamak istemediğiniz ya da görmek istemediğiniz şey şu arkadaşım diyorum ki değerlendirin vatandaşa sorun vatandaşın talebi sizin dediğiniz ile örtüşüyorsa evet yapmayalım diyorum ben de. Bir şey demiyorum yani.
Özgür HIZAL- Sayın başkan, belediyenin, kurumsal twitter hesaptan sosyal medya hesaplarını takip ediyorsunuzdur zannedersem, sizin şahsi hesaplarınızı takip ettiğinizi düşünüyorum, bizler de tamamen Bayraklı için takip ettiğimizi biliyorsunuz o hesaplardan bir takım şikâyetlerin özellikle Mansuroğlu Mahallesine ilişkin olarak özellikle konut alanlarında ki bu mekânlarla alakalı şikâyetler ile ilgili size bir takım şikayetlerin geldiğini sizler de biliyorsunuz. Oralarda ki o şikâyet konularının daha revize edilmezken yeni alanların sadece ticari kaygılarla ortaya konulması çok doğru olmadığını düşünüyorum, bu olaya elbette sosyolojik açıdan bakıyoruz. Sosyolojik açıdan bakmak zorundayız ama siz sosyolojik açıdan bakmıyorsunuz, siz tamamen ticari kaygılarla bakıyorsunuz. Biz Bayraklıyı bir takım arsa paylarına…
BAŞKAN- Özgür Bey Allah aşkına söylediğinize siz inanıyor musunuz?
Özgür HIZAL— İnanıyorum, gayet doğru, gayette inanıyorum sayın başkan. Gayet gayet inanıyorum. Bayraklının değerini bu şekilde arttırmaya çalışıyorsanız hata yapıyorsunuz. Hata yapıyorsunuz, hata yapıyorsunuz sayın başkan. Ben buradan gerçekten bir Bayraklı meclis üyesi olarak sizi uyarıyorum. Hata yapıyorsunuz.
BAŞKAN- Arkadaşlar biz ana meselemizi ana işimizi öngördüğümüz işleri sadece Naz kafe üzerinden değerlendirip bu sonuçlara varıyorsanız söylenebilecek hiç bir şey yok. Çok teşekkür ediyorum, Cindi Bey’e son sözü verip kapatıyorum.
Cindi Can POLAT- Sayın başkanım, değerli meclis üyesi arkadaşlarım, bende hepinizi sevgi ve saygı ile selamlıyorum. Değerli arkadaşlar ülke olarak çok ciddi bir ekonomik kriz ile karşı karşıyayız. Dolayısı ile bu ekonomik krizden hepimizin şahsen olduğu gibi belediyemiz de etkileniyor. Belediyemizin de bu durumdan bu ekonomik krizden içinde bulunmuş olduğumuz bu ortamdan etkilenmemiş olması zaten mümkün değildir. Dolayısı ile belediyemizin etkilendiği gibi belediyemizin şirketleri de bu olumsuz tablodan maalesef olumsuz etkileniyor. Şimdi söz konusu kafelere içki ruhsatı verilecek mi, verilmeyecek mi? Bunun kararını verecek olan komisyonlar zaten konu komisyonlara havale edildi orada değerlendirecek en nihayetinde kararı biz meclis vereceğiz. Bunu da önümüzdeki süreçte göreceğiz. Sayın başkan açık bir şekilde ifade ediyor, işte bu söz konusu kafeler belediye şirketimizce işletiliyor ve belediye şirketlerimizin sürekli zarar ettiğini ve bu kafelerin özellikle bu kafelerin belediyenin şirketleri üzerinde bir kambur olduğunu gerekirse bunların elden çıkartılabileceğini söylüyor. Bunu da süreçte göreceğiz. Eğer elden çıkartılacaksa arkadaşımızda ifade etti değer arttırıcı bu kafeler elden çıkarırken belediyemize daha fazla gelir getirmesi noktasında eğer bazı girişimler de bulunabileceksek varsa böyle bir imkânımız bunu yapmamızın ne mahsuru var değerli arkadaşlar? Ayrıca, ayrıca Bayraklıda oturan hemşerilerimizin sadece gidip oturarak çocuğuyla dinlenebileceği yerler belediye kafeteryaları değil başka yerler de var.
BAŞKAN- Arkadaşlar, arkadaşlar lütfen. Siz konuşurken arkadaşlar müdahale etmedi.
Cindi Can POLAT- Evet katılıyorum hassas bir konu ancak bu bir tercih meselesi işte sayın başkanda ifade etti orada gençlerin gerçekten de bizim tasnif etmediğimiz bir şekilde alkolü tükettiğini. Belki oraya bu tesise alkol ruhsatı verilerek bunun önüne geçilebileceğini ve çevrede oluşturmuş olduğu rahatsızlıkların bu şekilde giderilebileceğini ifade etti. Belki doğrusu bu arkadaşlar bir deneyelim görelim diye düşünüyorum. Teşekkür ediyorum.
Seyfettin ATBAŞ- Evet, mesafeden dolayı zaten ruhsat verilemez başkanım. 100 metre mesafe var burada yani…
BAŞKAN- Önce bir bakalım zaten şimdi arkadaşlarımız doğmamış çocuğa don biçiyorlar da ben de anlamadım.
Seyfettin ATBAŞ- Komisyondaki arkadaşların kaç tanesi bu şeyi biliyor başkanım yani 100 metre mesafe olduğunu?
Emre DEMİR- Kaç tanesi Bayraklı da oturuyor?
Muhammet ŞAHİN- Biz İlçe Emniyet Müdürü ile Asayiş Şube Müdürü ile ben her hafta görüşüyorum. Her hafta yunus ekiplerini gönderiyor adam orada uygulama yaptırıyor. İlçe Emniyet Müdürü ekiplerini gönderiyor, biz zaten konunun içerisindeyiz bu konularla vatandaş durmadan bizi arıyor, ya diyor evimin önüne çıkamıyorum diyor. Bir araba gelmiş içerisinde 4 tane kişi apartmanın önünde tuvaletini yapıyor diyor, bu konulardan vatandaş yeterince rahatsız durumda zaten…
BAŞKAN- Arkadaşlar, işte mesele gelmiştir komisyon ile görüşülecektir. Gidin vatandaşın kanaatini toplayın. Nedir, Ne değildir? Komisyonlarda da bunu usulüne… Bir saniye ama böyle değil böyle değil bakın bu böyle değil. Komisyonlarda bunu tartışın konuşun sonra meclise getirin biz de buradayız karar verecek biziz yani.
MİKROFONSUZ KONUŞULDUĞU İÇİN DEŞİFRE EDİLEMEMİŞTİR.
BAŞKAN- Arkadaşlar bir saniye.
Muhammet ŞAHİN- Komisyonlardan geldikten sonra gurup kararı aldık diyorsunuz geçiyor o zaman…
BAŞKAN- Hangi meselede bunu yaptık biz? Böyle bir hakkımız varken nerede yaptık biz bunu?
MİKROFONSUZ KONUŞULDUĞU İÇİN DEŞİFRE EDİLEMEMİŞTİR.
BAŞKAN- Muhammet Bey bak bu senin kabulün, bak bu senin kabulün. Bu senin şuan Cumhuriyet Halk Partisi grubuna ve bize haksız yere bir eleştirin. Evet, son söz… Muhammet Bey ya bir dahaki döneme çalışın siz de gelin komisyona. Arkadaşlar bir saniye komisyonda olmama meseleniz bizim değil ki? Ya biz vatandaşın tercihi ile seçilip geliyoruz. Vatandaşın verdiği oyla geliyoruz. Burada komisyonlarda kimin ne olup olmayacağına verilecek karar vatandaşındır, vatandaş tercihini kullanmıştır. Evet, son söz ve bitiriyorum.
İpek KUL- Sayın başkanım, sevgili meclis üyelerim, toparlayıcı nitelikte bir konuşma yapmak istiyorum. Öncelikle son olarak gündeme gelen…
BAŞKAN- İsim vermeden.
İpek KUL- Tamam. Cumhuriyet Halk Partili meclis üyelerinin iradesini yok sayan ve başkanın talimatı ile hareket eden meclis üyeleriymiş gibi lanse ettirilmesini kesinlikle kabul etmiyoruz. Bu anlamda da zaten Cumhuriyet Halk Partisini ne denli demokratik olduğu hem kongrelerin de hem de komisyon toplantıların da çok açık görülebilmektedir diye düşünüyorum. Göremediğiniz için ben de üzgünüm ama bu ne yazık ki grup çoğunluğunuzun olmamasından kaynaklı bir durum. Buna rağmen başkanımızın inisiyatifinde belediyemizce görevlendirildiği hususlar var Milliyetçi Hareket Partisi grup üyelerinin. Benim şahsi kanaatim başkanımın siyaset yapmayıp ılımlı bir tavır izlemesi sonucu bu derece ileri giden konuşmalara cesaret edilebiliyor olması. Evet, bu anlamda…
BAŞKAN- Muhammet Bey bir saniye arkadaşlar…
İpek KUL- CHP meclis üyelerine dediniz ya başkan ne derse o diye, size itafen hiç bir şey yok lütfen üstünüze alınmayın. Hayır, sizinle ilgili ağzımdan bir cümle çıkmadı lütfen yanlış yönlere çekmeyelim. Emre’ye bile söylemiyorum şu an.
BAŞKAN- Arkadaşlar isterseniz tartışalım. Muhammet bey ne oldu bu gün sana kardeşim ? Ya ne oldu bir dur…
İpek KUL- Tepki vermeniz çok normal bence daha sonra sizde düşününce hak vereceksiniz bu duruma.
BAŞKAN- Evet toparlıyoruz…
İpek KUL- Onun dışında toparlıyorum, şunu söylemek istiyorum Sayın cumhurbaşkanının külliyeye davet ettiği ve eşinin özel olarak taleplerini karşılaması anlamında bir kişiyi görevlendirdiği bir insan bugün şu elimde görmüş olduğunuz davetiyeyi başkanıma yolladı. Niye diye derseniz, kendisinin vizyonu çocuk ve gençlik kenti ve kendisi Cumhurbaşkanımızın dahi bu denli önemsediği bir kişinin öncülük ettiği bir derneğe Çocuk İstismarı ile Mücadele ve Önleme Merkezinin açılışı konusunda ortaya koyduğu tavır yine Bayraklıdaki tutumları, gençlik dernekleri ile ilgili imzaladığı protokoller ve Çocuk Gençlik Meclisi bünyesi ve Bayraklı Belediyesinde bu bünyeyi açması vizyon projeyi ne kadar ortaya koyduğunu göstermekte, ikna olmanız için Sayın Emine Erdoğan’ın ve Cumhurbaşkanının adını söyledim. Düşünün ki aynı insan başkana davetiye gönderiyor ne kadar gerçekleşebilirse.
Abdullah AKTAŞ- Yalnız o davetiyeden 1 ay öncesinde de Cumhurbaşkanımız bütün meclis üyelerine göndermişti. Yani o gönderebilir tabi bunda anormal bir durum yok.
BAŞKAN- Ya biz Sayın Cumhurbaşkanımızın davetiyesini önemli addediyoruz sorun yok. Evet, sevgili arkadaşlar, sevgili dostlar, ben bütün meclis üyelerimize, bütün arkadaşlarımıza çok çok teşekkür ediyorum. Takdir vatandaşındır, bir dahaki meclis toplantımız…
Yeşim TEKOĞLU- Başkanım mazeretleri…
IX. TOPLANTIYA KATILAMAYAN MECLİS ÜYELERİNİN MAZERETLERİNİN GÖRÜŞÜLMESİ
BAŞKAN- Mazeretleri oylarınıza sunuyorum. Kabul edenler, etmeyenler? Oy birliği ile kabul edilmiştir.
X. 2. BİRLEŞİMİN GÜN VE SAATİNİN TESPİTİ.
BAŞKAN- Bir dahaki birleşim
Yeşim TEKOĞLU- Başkanım 5 Mart 2020, saat 18:00’de. Ayrıca şunu da ifade etmek istiyorum. Başkanım bütün komisyon üyeleri, bütün komisyon üyeleri olmadan da komisyona girebilirler. Meclis üyelerimiz bilginiz olsun.
BAŞKAN- Evet Muhammet bu lafta sana. 5 Mart 2020 saat 18:00 de görüşmek üzere.
Serdar SANDAL
Belediye Başkanı
İpek KUL Mukaddes IŞIN
Üye Üye